TÜRKİYE CUMHURİYETİ
ANAYASA MAHKEMESİ
İKİNCİ BÖLÜM
KARAR
ABDULKADİR İDE BAŞVURUSU
(Başvuru Numarası: 2021/518)
Karar Tarihi: 2/5/2024
Başkan
:
Basri BAĞCI
Üyeler
Engin YILDIRIM
Rıdvan GÜLEÇ
Kenan YAŞAR
Ömer ÇINAR
Raportör
Ayşenur TUNCER
Başvurucu
Abdulkadir İDE
Vekili
Av. Sefer Sani GÜLCÜ
I. BAŞVURUNUN ÖZETİ
1. Başvuru; başvurucunun sosyal güvenlik kayıtlarında yer alan işten çıkış kodu nedeniyle özel hayata saygı hakkının ihlal edildiği iddiasına ilişkindir.
2. Başvurucu; müzik öğretmeni olarak özel kurslarda ve eğitim kurumlarında çalıştığını, 2016 yılında çalıştığı özel eğitim kurumunun Olağanüstü Hal Kanun Hükmünde Kararnamesi ( OHAL KHK'sı) ile kapatıldığını, akabinde hem kamu kurumlarında hem de özel kurumlarda işe alınmadığını belirtmiştir. Başvurucu en son 2020 yılının Aralık ayında iş başvurusu yaptığını, işyeri yetkilisinin sigorta işlemleri sırasında başvurucunun OHAL KHK'sı ile kapatılan kurumda çalıştığını ve 36 No.lu kod ile işten çıkışının yapıldığını tespit etmesi üzerine işe alınmayacağının tarafına bildirildiğini belirtmiştir. Bunun yanında başvurucu 8/12/2020 tarihinde Türkiye İş Kurumu Genel Müdürlüğüne (İş-Kur) başvurduğunu, iş başvurusunda OHAL KHK'sı ilekapatılan okulda sigortalı olarak çalıştığı ve hakkında 36 No.lu sigorta kodunun kayıtlara işlendiğinin kendisine sözlü olarak bildirildiğinde bu durumu öğrendiğini ifade etmiştir.
3. Bunun yanında başvurucu hakkında Fetullahçı Terör Örgütü/Paralel Devlet Yapılanmasına (FETÖ/PDY) üye olma suçundan yapılan bir soruşturma veyahut kovuşturma olup olmadığının bildirilmesi talebiyle Erzurum Cumhuriyet Başsavcılığına başvuruda bulunduğunu, başvurusunun reddedildiğini belirtmiştir.
4. Başvurucu anılan kodun varlığını 8/12/2020 tarihinde öğrendiğini belirterek 6/1/2021 tarihinde bireysel başvuruda bulunmuştur.
5. Başvurunun kabul edilebilirlik incelemesinin Bölüm tarafından yapılmasına karar verilmiştir.
6. Bireysel başvuru tarihinden sonraki süreçte başvurucunun anılan kaydın silinmesine yönelik başvurusunun reddi üzerine idari yargıda açtığı iptal davasının görevsizlik kararıyla sonuçlandığı tespit edilmiştir.
II. DEĞERLENDİRME
7. Başvurucu; Sosyal Güvenlik Kurumu (SGK) kayıtlarında yer alan kodlama nedeniyle terör örgütü üyesi olarak algılandığını, bu nedenle iş bulamadığını, bu durumun ayrıca sosyal hayatını olumsuz etkilediğini belirterek çalışma ve sosyal güvenlik hakkının, kamu hizmetine girme hakkının, lekelenmeme hakkının, kanunilik ilkesinin, gençliğin korunması hakkının ihlal edildiğini ileri sürmüştür.
8. Bakanlık görüşünde, başvurucunun şikâyetlerinin incelenmesinde Anayasa ve ilgili mevzuat hükümlerinin, Anayasa Mahkemesi içtihadı ve somut olayın kendine özgü koşullarının dikkate alınması gerektiği belirtilmiştir. Başvurucu, Bakanlık görüşüne karşı beyanında bireysel başvuru formundaki hususları tekrar etmiş olup konuya ilişkin idari yargıda dava açtıklarını bildirmiştir.
9. Mesleki hayata yönelik tedbirlerin ya da müdahalelerin hangi durumlarda özel hayat bağlamında uygulanabilir olduğu hususunda belirlenen ölçütler Tamer Mahmutoğlu kararında açıklanmıştır (Tamer Mahmutoğlu, [GK], B. No: 2017/38953, 23/7/2020, §§ 84-96).Başvuru dosyası incelendiğinde başvurucunun hakkındaki kod nedeniyle mesleki hayatını devam ettiremediğini ileri sürdüğü anlaşılmıştır. Böylelikle ortaya çıkan durumun kişinin sosyal ve kişisel ilişkileri ile mesleğini yapmasına engel teşkil etme niteliği olduğundan kişinin özel hayatına ciddi şekilde etki ettiği ve bu etkinin belirli bir ağırlık düzeyine ulaştığı görülmüştür. Bu durum dikkate alındığında somut olayda anılan kararda belirtilen ilkelerden ayrılmayı gerektiren bir yön bulunmadığı ve başvurucunun iddialarının bir bütün hâlinde, sonuca dayalı nedenlerle özel hayata saygı hakkı kapsamında incelenebilir nitelikte olduğu değerlendirilmiştir.
10. Bireysel başvuru yolunun ikincil niteliği gereği, Anayasa Mahkemesine başvuruda bulunabilmek için öncelikle olağan kanun yollarının tüketilmesi zorunludur. Başvurucunun bireysel başvuru konusu şikâyetini öncelikle ve süresinde yetkili idari ve yargısal mercilere usulüne uygun olarak iletmesi, bu konuda sahip olduğu bilgi ve delilleri zamanında bu makamlara sunması, bu süreçte dava ve başvurusunu takip etmek için gerekli özeni göstermiş olması gerekir (İsmail Buğra İşlek, B. No: 2013/1177, 26/3/2013, § 17).
11. Somut olayda başvurucunun şikâyetinin özü SGK kaydına işten ayrılış nedeni olarak eklenen kod yüzünden özel hayata saygı hakkının ihlal edildiği iddiasına ilişkindir. Başvurucu bireysel başvuru formunda şikâyet konusuna ilişkin herhangi bir dava açtığından bahsetmemektedir. Bunun yanında süreç incelendiğinde bireysel başvurudan sonra kaydın silinmesine dair başlattığı idari ve hukuksal sürecin de iş mahkemelerinin görevli olduğuna dair kesin hükümle sonuçlandığı tespit edilmiştir.
12. Sonuç olarak başvurucunun bireysel başvuruya konu ettiği şikâyetlerini hukuk sisteminde mevcut yargısal yolları tüketmeksizin ve iddialarını kesinleşmiş kararla görevli olduğu belirtilen yargısal makam önünde ileri sürmeksizin doğrudan bireysel başvuruda bulunduğu anlaşılmaktadır.
13. Açıklanan gerekçeyle başvurunun başvuru yollarının tüketilmemesi nedeniyle kabul edilemez olduğuna karar verilmesi gerekir.
III. HÜKÜM
Açıklanan gerekçelerle;
A. Özel hayata saygı hakkının ihlal edildiğine ilişkin iddianın başvuru yollarının tüketilmemesi nedeniyle KABUL EDİLEMEZ OLDUĞUNA,
B. Yargılama giderlerinin başvurucu üzerinde BIRAKILMASINA 2/5/2024 tarihinde OYBİRLİĞİYLE karar verildi.