TÜRKİYE CUMHURİYETİ
ANAYASA MAHKEMESİ
İKİNCİ BÖLÜM
KARAR
EMİNE KAYA BAŞVURUSU
(Başvuru Numarası: 2022/54869)
Karar Tarihi: 29/7/2025
Başkan
:
Basri BAĞCI
Üyeler
Yıldız SEFERİNOĞLU
Kenan YAŞAR
Ömer ÇINAR
Metin KIRATLI
Raportör
Muzaffer KORKMAZ
Başvurucu
Emine KAYA
Vekili
Av. Gülistan ATAŞ
I. BAŞVURUNUN ÖZETİ
1. Başvuru, tutuklama tedbirinin hukuki olmaması nedeniyle kişi hürriyeti ve güvenliği hakkının ihlal edildiği iddiasına ilişkindir.
2. Başvurucu, silahlı terör örgütüne (PKK/KCK) üye olma suçlamasıyla 16/3/2022 tarihinde gözaltına alınmıştır.
3. Başvurucu, sorgusunun ardından Diyarbakır 3. Sulh Ceza Hâkimliğinin 18/3/2022 tarihli kararıyla terör örgütüne üye olma suçundan tutuklanmıştır.
4. Başvurucunun anılan karara itirazı Diyarbakır 9. Asliye Ceza Mahkemesi tarafından 30/3/2022 tarihinde kesin olarak reddedilmiştir.
5. Bu karar başvurucuya 31/3/2022 tarihinde tebliğ edilmiştir. Başvurucu 28/4/2022 tarihinde bireysel başvuruda bulunmuştur.
6. Başvurucu hakkında tutuklamaya konu suçu işlediği iddiasıyla kamu davası açılmıştır.
7. Başvurucu,22/9/2022 tarihinde verilen kararla tahliye edilmiştir.
8. Yargılama sonucunda Diyarbakır 8. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından 17/2/2025 tarihinde başvurucunun beraatine karar verilmiştir. Beraat kararı istinaf edilmeden kesinleşmiştir.
9. Başvurunun kabul edilebilirlik incelemesinin Bölüm tarafından yapılmasına karar verilmiştir.
II. DEĞERLENDİRME
10. Başvurucu; suç şüphesi ve bunu haklı kılan deliller olmamasına rağmen hakkında tutuklama kararı verildiğini, tutuklama kararının ve bu karara itirazı üzerine verilen tutukluluğun devamına ilişkin kararın gerekçe içermediğini belirterek ölçülü olmayan tedbir nedeniyle kişi hürriyeti ve güvenliği hakkının ihlal edildiğini ileri sürmüştür.
11. Öte yandan başvurucu, ifade hürriyeti kapsamında kalan eylemlerinin tutukluluğuna dayanak kılındığını belirterek kişi hürriyeti ve güvenliği hakkıyla bağlantılı olarak ifade hürriyeti, örgütlenme hürriyeti ile toplantı ve gösteri yürüyüşü düzenleme hakkının da ihlal edildiğini ileri sürmüştür.
12. Adalet Bakanlığı (Bakanlık) görüşünde, ilgili Anayasa Mahkemesi ve Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi kararlarına atıf yapılarak değerlendirmenin bu içtihat doğrultusunda yapılmasının uygun olacağı ifade edilmiştir. Başvurucu, Bakanlığın görüşüne karşı beyanında bireysel başvuru formundaki açıklamalarını yinelemiştir.
13. 4/12/2004 tarihli ve 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 141. maddesinin (1) numaralı fıkrasının (e) bendinde, kanuna uygun olarak yakalandıktan veya tutuklandıktan sonra haklarında kovuşturmaya yer olmadığına veya beraatlerine karar verilen kişilere tazminat talebinde bulunabilme imkânı tanınmaktadır. Bu yol, başvurucunun tutukluluk nedeniyle uğradığı zararın tazmini imkânını sağlamaktadır.
14. Başvurucu, hakkındaki beraat kararının tebliğ edildiği tarihten itibaren 5271 sayılı Kanun'un 141. maddesine dayanarak tazminat talebinde bulunma imkânına sahiptir. Bahsi geçen dava yolunun başvurucunun durumuna uygun, telafi kabiliyetini haiz, etkili bir hukuk yolu olduğu ve bu olağan başvuru yolu tüketilmeden yapılan bireysel başvurunun incelenmesinin bireysel başvurunun ikincil niteliği ile bağdaşmadığı sonucuna varılmıştır.
15. Yukarıda ulaşılan sonuçlar karşısında başvurucunun tutuklama tedbiri nedeniyle ifade hürriyeti, örgütlenme hürriyeti ile toplantı ve gösteri yürüyüşü düzenleme hakkının ihlal edildiği iddialarının incelenmesi gerekli görülmemiştir.
16. Açıklanan gerekçelerle kişi hürriyeti ve güvenliği hakkının ihlal edildiğine ilişkin iddianın başvuru yollarının tüketilmemesi nedeniyle kabul edilemez olduğuna karar verilmesi gerekir.
III. HÜKÜM
Açıklanan gerekçelerle;
A. Tutuklamanın hukuki olmaması dolayısıyla kişi hürriyeti ve güvenliği hakkının ihlal edildiğine ilişkin iddianın başvuru yollarının tüketilmemesi nedeniyle KABUL EDİLEMEZ OLDUĞUNA,
B. Yargılama giderlerinin başvurucu üzerinde BIRAKILMASINA 29/7/2025 tarihinde OYBİRLİĞİYLE karar verildi.