logo
Bireysel Başvuru Kararları Kullanıcı Kılavuzu English

(Oussama Sari [1. B.], B. No: 2024/26428, 14/10/2025, § …)
Kararlar Bilgi Bankasında yayınlanan karar metni
editöryal düzeltmelere tabi tutulmuş olabilir.
   


 

 

 

 

TÜRKİYE CUMHURİYETİ

ANAYASA MAHKEMESİ

 

 

BİRİNCİ BÖLÜM

 

KARAR

 

OUSSAMA SARİ BAŞVURUSU

(Başvuru Numarası: 2024/26428)

 

Karar Tarihi: 14/10/2025

 

BİRİNCİ BÖLÜM

 

KARAR

 

 

Başkan

:

Hasan Tahsin GÖKCAN

Üyeler

:

Recai AKYEL

 

 

Yusuf Şevki HAKYEMEZ

 

 

İrfan FİDAN

 

 

Yılmaz AKÇİL

Raportör

:

Muzaffer KORKMAZ

Başvurucu

:

Oussama SARİ

Vekili

:

Av. İsrafil ÇİÇEK

 

I. BAŞVURUNUN ÖZETİ

1. Başvuru; sınır dışı etme kararı verilmesi nedeniyle adil yargılanma hakkı ve seyahat hürriyetinin, idari gözetim altında tutmanın hukuki olmaması nedeniyle de kişi hürriyeti ve güvenliği hakkının ihlal edildiği iddialarına ilişkindir.

2. Fas vatandaşı olan başvurucu hakkında Batman Valiliği tarafından menşe ülkesine sınır dışı edilme ve bu maksatla idari gözetim altına alınma kararı verilmiştir.

3. Başvurucu, sınır dışı etme kararına karşı Batman İdare Mahkemesinde (Mahkeme) iptal davası açmıştır.

4. Mahkeme 1/2/2024 tarihinde davayı kesin olarak reddetmiştir. Kararda, yasal yollarla Türkiye'ye giriş yapan başvurucunun ikamet izni bulunmaksızın ülkede kaldığı ifade edilmiştir.

5. 27/2/2024 tarihinde nihai kararı öğrenen başvurucu 27/3/2024 tarihinde bireysel başvuruda bulunmuştur.

6. Komisyon tarafından başvurunun kabul edilebilirlik ve esas incelemesinin Bölüm tarafından yapılmasına karar verilmiştir.

7. Başvurucu hakkındaki idari gözetim 17/7/2024 tarihinde sona erdirilmiş ve başvurucu aynı gün serbest bırakılmıştır.

II. DEĞERLENDİRME

8. Ödeme gücünden yoksun olduğu anlaşılan başvurucunun adli yardım talebinin kabulüne karar verilmesi gerekir.

A. Sınır Dışı Etme İşlemine İlişkin İddialar

1. Adil Yargılanma Hakkının İhlal Edildiğine İlişkin İddia

9. Başvurucu; sınır dışı etme kararının hukuka aykırı şekilde alındığını ve süreçte usuli güvencelere riayet edilmediğini belirterek adil yargılanma hakkının ihlal edildiğini ileri sürmüştür.

10. Anayasa’nın 148. maddesinin üçüncü fıkrası ile 30/3/2011 tarihli ve 6216 sayılı Anayasa Mahkemesinin Kuruluşu ve Yargılama Usulleri Hakkında Kanun’un 45. maddesinin (1) numaralı fıkrasına göre bireysel başvurunun incelenebilmesi için kamu gücü tarafından ihlal edildiği iddia edilen hakkın Anayasa’da güvence altına alınmış olmasının yanı sıra Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi'ne (Sözleşme) veya Türkiye’nin taraf olduğu Sözleşme'ye ek protokoller kapsamına da girmesi gerekir. Anayasa ve Sözleşme’nin ortak koruma alanı dışında kalan hak ihlali iddiasını içeren başvurular bireysel başvurunun kapsamında değildir (Onurhan Solmaz [1. B.], B. No: 2012/1049, 26/3/2013, § 18).

11. Devletin yabancıları ülkeye kabul etmekte veya sınır dışı etmekte takdir yetkisi olduğu kuşkusuzdur. Ancak anılan işlemlerin Anayasa'da güvence altına alınan temel hak ve özgürlüklere müdahale oluşturması hâlinde bireysel başvuruya konu edilebilmesi mümkündür. Öte yandan Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi yabancıların ülkeye girmesine, ülkede kalmasına veya ülkeden çıkarılmasına ilişkin işlemlerin Sözleşme'nin 6. maddesi kapsamında kalmadığını kabul etmektedir. Bir başka ifadeyle söz konusu işlemlere ilişkin davaları medeni hak ve yükümlülüklerle ilgili görmemektedir (Aıgul Mavlıanova [1. B.], B. No: 2016/6293, 9/11/2017, § 27). Dolayısıyla sınır dışı etme işlemini konu alan uyuşmazlıkları içeren yargılamaların Anayasa'nın 36. ve Sözleşme'nin 6. maddesinde güvence altına alınan adil yargılama hakkının ortak koruma alanı kapsamında kalmadığının kabulü gerekir (Aıgul Mavlıanova, § 28).

12. Başvuru konusu olayda yukarıda da belirtildiği üzere başvurucunun adil yargılanma hakkına ilişkin iddialarının konusunun Anayasa'nın ve Sözleşme'nin ortak koruma alanı dışında kaldığı anlaşılmıştır.

13. Açıklanan gerekçelerle başvurunun bu kısmının diğer kabul edilebilirlik şartları yönünden incelenmeksizin konu bakımından yetkisizlik nedeniyle kabul edilemez olduğuna karar verilmesi gerekir.

2. Seyahat Hürriyetinin İhlal Edildiğine İlişkin İddia

14. Başvurucu, vize muafiyetine dayanarak Türkiye'ye giriş yaptığını ancak hakkında sınır dışı kararı verildiğini belirterek seyahat hürriyetinin ihlal edildiğini ileri sürmüştür.

15. Anayasa’nın 23. maddesinde yer alan yerleşme ve seyahat hürriyeti, Sözleşme ile Sözleşme’ye ek 1 No.lu Protokol’de Tanınmış Bulunan Haklardan ve Özgürlüklerden Başka Haklar ve Özgürlükler Tanıyan 4 No.lu Protokol’ün 2. maddesinde ve "Serbest dolaşım özgürlüğü" başlığı altında düzenlenmiştir. Sözleşme’ye ek 4 No.lu Protokol’e ülkemiz taraf olmadığından Anayasa’nın 23. maddesinde yer alan yerleşme ve seyahat hürriyetine yönelik şikâyetle ilgili olarak bireysel başvuruda bulunulamaz (Sebahat Tuncel [1. B.], B. No: 2012/1051, 20/2/2014, § 53). Bu nedenle somut olayda başvurucunun seyahat hürriyetinin ihlal edildiği iddiasına yönelik konu bakımından yetkisizlik kararı verilmesi gerektiği sonucuna ulaşılmıştır.

16. Açıklanan gerekçelerle başvurunun bu kısmının diğer kabul edilebilirlik şartları yönünden incelenmeksizin konu bakımından yetkisizlik nedeniyle kabul edilemez olduğuna karar verilmesi gerekir.

B. Kişi Hürriyeti ve Güvenliği Hakkının İhlal Edildiğine İlişkin İddia

17. Başvurucu, idari gözetim altında tutulmasının hukuka aykırı olduğunu belirterek kişi hürriyeti ve güvenliği hakkının ihlal edildiğini ileri sürmüştür.

18. Adalet Bakanlığı (Bakanlık) görüşünde, ilgili Anayasa Mahkemesi ve Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi kararlarına atıf yapılarak değerlendirmenin bu içtihat doğrultusunda yapılmasının uygun olacağı ifade edilmiştir. Başvurucu, Bakanlığın görüşüne karşı beyanda bulunmamıştır.

19. Anayasa Mahkemesinin B.T. ([GK], B. No: 2014/15769, 30/11/2017) ve A.A. ([1. B.], B. No: 2014/18827, 20/12/2017, § 37) kararlarında idari gözetimin sona erdiği durumlarda tam yargı davası açmak üzere idari yargıya müracaat edilebileceği ifade edilmiştir. Somut olayda başvurucu hakkındaki idari gözetimin sona erdiği görülmüş olup başvurucunun anılan kanun yoluna başvurduğuna ilişkin herhangi bir bilgi/belge mevcut değildir.

20. Açıklanan gerekçelerle başvurunun bu kısmının diğer kabul edilebilirlik koşulları yönünden incelenmeksizin başvuru yollarının tüketilmemesi nedeniyle kabul edilemez olduğuna karar verilmesi gerekir.

III. HÜKÜM

Açıklanan gerekçelerle;

A. Adli yardım talebinin KABULÜNE,

B. 1. Adil yargılanma hakkının ihlal edildiğine ilişkin iddianın konu bakımından yetkisizlik nedeniyle KABUL EDİLEMEZ OLDUĞUNA,

2. Seyahat hürriyetinin ihlal edildiğine ilişkin iddianın konu bakımından yetkisizlik nedeniyle KABUL EDİLEMEZ OLDUĞUNA,

3. Kişi hürriyeti ve güvenliği hakkının ihlal edildiğine ilişkin iddianın başvuru yollarının tüketilmemesi nedeniyle KABUL EDİLEMEZ OLDUĞUNA,

C. 12/1/2011 tarihli ve 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 339. maddesinin (2) numaralı fıkrası uyarınca tahsil edilmesi mağduriyetine neden olacağından adli yardım talebi kabul edilen başvurucunun yargılama giderlerini ödemekten TAMAMEN MUAF TUTULMASINA 14/10/2025 tarihinde OYBİRLİĞİYLE karar verildi.

I. KARAR KİMLİK BİLGİLERİ

Kararı Veren Birim Birinci Bölüm
Karar Türü (Başvuru Sonucu) Kabul Edilemezlik vd.
Künye
(Oussama Sari [1. B.], B. No: 2024/26428, 14/10/2025, § …)
   
Başvuru Adı OUSSAMA SARİ
Başvuru No 2024/26428
Başvuru Tarihi 27/3/2024
Karar Tarihi 14/10/2025

II. BAŞVURU KONUSU


Başvuru, sınır dışı etme kararı verilmesi nedeniyle adil yargılanma hakkı ve seyahat hürriyetinin, idari gözetim altında tutmanın hukuki olmaması nedeniyle de kişi hürriyeti ve güvenliği hakkının ihlal edildiği iddialarına ilişkindir.

III. İNCELEME SONUÇLARI


Hak Müdahale İddiası Sonuç Giderim
Adil yargılanma hakkı (Medeni Hak ve Yükümlülükler) Kanun yolu şikâyeti (idare) Konu Bakımından Yetkisizlik
Kapsam dışı haklar Kapsam dışı (hak) Konu Bakımından Yetkisizlik
Kişi özgürlüğü ve güvenliği hakkı İdari gözetim Başvuru Yollarının Tüketilmemesi
  • pdf
  • udf
  • word
  • whatsapp
  • yazdir
T.C. Anayasa Mahkemesi