TÜRKİYE CUMHURİYETİ
ANAYASA MAHKEMESİ
BİRİNCİ BÖLÜM
KARAR
AHMET DAĞCI BAŞVURUSU
(Başvuru Numarası: 2012/260)
Karar Tarihi: 26/3/2013
Başkan
:
Serruh KALELİ
Üyeler
Mehmet ERTEN
Zehra Ayla PERKTAŞ
Erdal TERCAN
Zühtü ARSLAN
Raportör
Recep BENLİ
Başvurucu
Ahmet DAĞCI
Vekili
Av. Cihan KOÇ
I. BAŞVURUNUN KONUSU
1. Başvurucunun tutuklama müzekkeresinde yer aldığı biçimiyle Türkiye Cumhuriyetini cebren devirmek, hükümetin görevlerini kısmen veya tamamen engellemek, engellemeye teşebbüs etmek, darbeye teşebbüs etmek suçlarından dolayı, 21/4/2012 tarihinde Ankara 12. Ağır Ceza Mahkemesi Hâkimliği tarafından tutuklandığı, soruşturma devam ederken tahliye talebinde bulunduğu, talebinin reddedilmesi üzerine bu karara karşı yaptığı itirazın da reddedildiği, 6 aydır tutuklu olması sebebiyle kişi hürriyeti ve güvenliği hakkının ihlal edildiği ileri sürülmüştür.
II. BAŞVURU SÜRECİ
2. Başvuru, 17/10/2012 tarihinde Anayasa Mahkemesine doğrudan yapılmıştır. Dilekçe ve eklerinin idari yönden yapılan ön incelemesinde Komisyona sunulmasına engel bir eksikliğin bulunmadığı tespit edilmiştir.
3. Birinci Bölüm İkinci Komisyonunca, 22/3/2013 tarihinde başvurunun karara bağlanması için Bölüm tarafından ilke kararı alınması gerekli görüldüğünden, Anayasa Mahkemesi İçtüzüğü’nün 33. maddesinin (3) numaralı fıkrası uyarınca, kabul edilebilirlik incelemesinin Bölüm tarafından yapılmasına, dosyanın Bölüme gönderilmesine karar verilmiştir.
III. OLAY VE OLGULAR
A. Olaylar
4. Başvuru dilekçesindeki ilgili olaylar özetle şöyledir:
5. Başvurucu, Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından yürütülen 2011/206 sayılı soruşturma kapsamında Türkiye Cumhuriyetini cebren devirmek, hükümetin görevlerini kısmen veya tamamen engellemek, engellemeye teşebbüs etmek, darbeye teşebbüs etmek suçlarından dolayı, 21/4/2012 tarihinde Ankara 12. Ağır Ceza Mahkemesi Hâkimliği tarafından tutuklanmıştır.
6. Başvurucunun Ankara Terörle Mücadele Kanunu’nun (TMK) 10. Maddesi İle Görevli 1 No’lu Hâkimliğine yaptığı tahliye talebine ilişkin müracaatı, 7/9/2012 tarih ve 2012/81 Değişik İş sayılı karar ile reddedilmiştir.
7. Başvurucu, 18/9/2012 tarihli dilekçe ile bu karara itiraz ederek bihakkın tahliyesini veya adli kontrol altına alınmak suretiyle serbest bırakılmasını talep etmiştir.
8. Ankara TMK’nın 10. Maddesi İle Görevli 2 No’lu Hâkimliği 20/9/2012 tarih ve 2012/84 Değişik İş sayılı kararı ile başvurucunun itirazının reddine kesin olarak karar vermiştir.
9. Dosyadaki bilgilere göre, başvurucu halen tutuklu bulunmaktadır ve başvuru tarihinde soruşturma derdesttir.
B. İlgili Hukuk
10. 4/12/2004 tarih ve 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 108. maddesinin (2) numaralı fıkrası ile 267, 268 ve 271. maddeleri.
IV. İNCELEME VE GEREKÇE
11. Mahkemenin 26/3/2013 tarihinde yapmış olduğu toplantıda, başvurucunun 17/10/2012 tarih ve 2012/260 numaralı bireysel başvurusu incelenip gereği düşünüldü:
A. Başvurucunun İddiaları
12. Başvurucu, 5271 sayılı Kanun’un 101. maddesinin (2) numaralı fıkrası uyarınca tutuklamaya veya tutukluluğun devamına karar verilirken kararda kuvvetli suç şüphesini, tutuklama nedenlerinin varlığını ve tutuklama tedbirinin ölçülü olduğunu gösteren delillerin somut olgularla gerekçelendirilerek açıkça gösterilmesi gerekirken Mahkemenin tüm şüpheliler için dayandığı gerekçenin ortak olduğunu, kaçma şüphesi ve delilleri karartma ihtimali bulunmadığı hâlde kaçma şüphesi ve delilleri karartma ihtimali gerekçe gösterilerek tutukluluk hâlinin devamına karar verildiğini, aynı gerekçelerle 6 aydır tutuklu olduğunu belirterek Anayasa’nın 19. maddesinde tanımlanan kişi hürriyeti ve güvenliği hakkının ihlal edildiğini ileri sürmüş ve tazminat talebinde bulunmuştur.
B. Değerlendirme
13. 30/3/2011 tarih ve 6216 sayılı Anayasa Mahkemesinin Kuruluşu ve Yargılama Usulleri Hakkında Kanun’un geçici 1. maddesinin (8) numaralı fıkrası şöyledir:
“Mahkeme, 23/9/2012 tarihinden sonra kesinleşen nihai işlem ve kararlar aleyhine yapılacak bireysel başvuruları inceler.”
14. Anılan hüküm uyarınca Anayasa Mahkemesinin yetkisinin zaman bakımından başlangıcı 23/9/2012 tarihi olup, Mahkeme, ancak bu tarihten sonra kesinleşen nihai işlem ve kararlar aleyhine yapılan bireysel başvuruları inceleyebilecektir. Bu açık düzenlemeler karşısında, anılan tarihten önce kesinleşmiş nihai işlem ve kararları da içerecek şekilde yetki kapsamının genişletilmesi mümkün değildir.
15. Öte yandan, Anayasa Mahkemesinin bireysel başvurularda zaman bakımından yetkisi için kesin bir tarihin belirlenmesi ve Mahkemenin yetkisinin geriye yürür şekilde uygulanmaması hukuk güvenliği ilkesinin bir gereğidir (B. No: 2012/51, § 18, 25/12/2012).
16. Başvuru konusu olayda, başvurucu hakkında yürütülen soruşturma tutuklu olarak devam ederken, başvurucunun tahliye talebi Ankara TMK 10. Maddesi İle Görevli 1 No’lu Hâkimliğince, 7/9/2012 tarih ve 2012/81 Değişik İş sayılı karar ile reddedilmiştir. Başvurucu tarafından bu karara karşı yapılan itiraz ise Ankara TMK’nın 10. Maddesi İle Görevli 2 No’lu Hâkimliğince 20/9/2012 tarih ve 2012/84 Değişik İş sayılı karar ile reddedilmiştir. Başvurucunun tutukluluğu hakkında verilen karar, Anayasa Mahkemesinin bireysel başvurulara ilişkin zaman bakımından yetkisinin başladığı tarihten önce kesinleşmiştir.
17. Açıklanan nedenlerle, başvuru konusu tutukluluğa itirazın reddine ilişkin kararın 23/9/2012 tarihinden önce kesinleşmiş olduğu anlaşıldığından başvurunun, diğer kabul edilebilirlik şartları yönünden incelenmeksizin “zaman bakımından yetkisizlik” nedeniyle kabul edilemez olduğuna karar verilmesi gerekir.
V. HÜKÜM
Başvurunun, “zaman bakımından yetkisizlik” nedeniyle KABUL EDİLEMEZ OLDUĞUNA, yargılama giderlerinin başvurucu üzerinde bırakılmasına, 26/3/2013 tarihinde OY BİRLİĞİYLE karar verildi.