TÜRKİYE CUMHURİYETİ
|
ANAYASA MAHKEMESİ
|
|
|
BİRİNCİ BÖLÜM
|
|
KARAR
|
|
İRFAN AKKAYA BAŞVURUSU
|
(Başvuru Numarası: 2012/69)
|
|
Karar Tarihi: 12/2/2013
|
|
BİRİNCİ BÖLÜM
|
|
KARAR
|
|
Başkan
|
:
|
Serruh
KALELİ
|
Üyeler
|
:
|
Mehmet ERTEN
|
|
|
Hicabi
DURSUN
|
|
|
Erdal TERCAN
|
|
|
Zühtü ARSLAN
|
Raportör
|
:
|
Murat AZAKLI
|
Başvurucu
|
:
|
İrfan AKKAYA
|
Vekili
|
:
|
Av. Kemal Vehbi GÜL
|
I. BAŞVURUNUN
KONUSU
1. Başvurucu, Samsun ili Tekkeköy ilçesinde bulunan
taşınmazının Karayolları Genel Müdürlüğü tarafından kamulaştırıldığını, ancak kamulaştırma
bedelinin düşük takdir edildiğini, bedelin artırılması amacıyla Tekkeköy Asliye
Hukuk Mahkemesinde açtığı davanın reddedildiğini belirterek mülkiyet hakkının
ihlal edildiğini ileri sürmüştür.
II. BAŞVURU
SÜRECİ
2. Başvuru, 1/10/2012 tarihinde
Samsun 3. Asliye Hukuk Mahkemesi vasıtasıyla yapılmıştır. Dilekçe ve eklerinin
idari yönden yapılan ön incelemesinde Komisyona sunulmasına engel bir
eksikliğin bulunmadığı tespit edilmiştir.
3. Birinci Bölüm İkinci Komisyonunca, başvurunun çözümünün
ilke kararını gerektirmesi nedeniyle Anayasa Mahkemesi İçtüzüğü’nün
33. maddesinin (3) numaralı fıkrası uyarınca kabul edilebilirlik incelemesinin
Bölüm tarafından yapılmasına, dosyanın Bölüme gönderilmesine karar verilmiştir.
III. OLAYLAR VE
OLGULAR
A. Olaylar
4. Başvuru dilekçesindeki ilgili olaylar özetle şöyledir:
5. Başvurucunun Samsun ili, Tekkeköy ilçesinde bulunan
taşınmazı Karayolları Genel Müdürlüğü tarafından kamulaştırılmış ve
kamulaştırma bedelinin başvurucuya ödenmesi üzerine başvurucu tarafından 17/6/1997 tarihinde noterde, bedel artırım davası
açmayacağına dair taahhütname düzenlenmiştir.
6. Başvurucu tarafından kamulaştırma bedelinin artırılması
amacıyla Tekkeköy Asliye Hukuk Mahkemesinde açılan dava sonucunda 19/8/1999 tarih ve E.1997/813, K.1999/269 sayılı kararla
davanın reddine karar verilmiştir.
7. Temyiz üzerine Yargıtay 5. Hukuk Dairesinin 21/12/1999 tarih ve E.1999/16854, K.1999/21041 sayılı
ilamıyla hüküm onanmıştır.
8. Başvurucunun beyanına göre 24/1/2000
tarihinde karar düzeltme isteminde bulunulmuş ancak Yargıtay 5. Hukuk Dairesi
tarafından istem reddedilmiştir.
B. İlgili Hukuk
9. 24/4/2001 tarih ve 4650 sayılı Kamulaştırma
Kanununda Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun’un 7. maddesi ile yapılan
değişiklikten önceki 4/11/1983 tarih ve 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu’nun 14.
maddesi, 30/3/2011 tarih ve 6216 sayılı
Anayasa Mahkemesinin Kuruluşu ve Yargılama Usulleri Hakkında Kanun’un
49. maddesinin (7) numaralı fıkrası ile 50. maddesinin (5) numaralı fıkrası,
12/1/2011 tarih ve 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 307. maddesinin
(1) numaralı fıkrası ile 312. maddesinin (1) numaralı fıkrası.
IV. İNCELEME VE
GEREKÇE
10. Mahkemenin 12/2/2013 tarihinde
yapmış olduğu toplantıda, başvurucunun 1/10/2012 tarih ve 2012/69 numaralı
bireysel başvurusu incelenip gereği düşünüldü:
A. Başvurucunun İddiaları
11. Başvurucu, Samsun ili Tekkeköy ilçesinde bulunan
taşınmazının Karayolları Genel Müdürlüğü tarafından kamulaştırıldığını ve
kamulaştırma bedelinin ödenmesi üzerine 17/6/1997
tarihinde noterde, bedel artırım davası açmayacağına dair taahhütname
düzenlendiğini, kamulaştırma bedelinin artırılması amacıyla Tekkeköy Asliye
Hukuk Mahkemesinde açtığı dava sonucunda, 19/8/1999 tarih ve E.1997/813,
K.1999/269 sayılı kararla davanın reddine karar verildiğini, temyiz üzerine
Yargıtay 5. Hukuk Dairesinin 21/12/1999 tarih ve E.1999/16854, K.1999/21041
sayılı ilamıyla hükmü onadığını, karar düzeltme isteminin ise Yargıtay 5. Hukuk
Dairesi tarafından 2000 yılında reddedildiğini belirterek Anayasa'nın 35.
maddesinde düzenlenen mülkiyet hakkının ihlal edildiğini ileri sürmüş ve
yeniden yargılama yapılmasını talep etmiştir.
12. Başvurucu 5/12/2012 tarihli
dilekçesiyle de başvurusundan vazgeçtiğini bildirerek giderlerin düşülmesinden
sonra bireysel başvuru harcının bakiye miktarının iadesini istemiştir.
B. Değerlendirme
13. 6216 sayılı Anayasa Mahkemesinin
Kuruluşu ve Yargılama Usulleri Hakkında Kanun’un, “Esas hakkındaki inceleme” kenar başlıklı 49. maddesinin (7) numaralı fıkrası
şöyledir:
“Bireysel başvuruların incelenmesinde, bu
Kanun ve İçtüzükte hüküm bulunmayan hâllerde ilgili usul kanunlarının bireysel
başvurunun niteliğine uygun hükümleri uygulanır.”
14. 6216 sayılı Kanun’un “Kararlar”
kenar başlıklı 50. maddesinin (5) numaralı fıkrası şöyledir:
“Davadan feragat hâlinde, düşme kararı verilir.”
15. Anayasa Mahkemesi İçtüzüğü'nün
“Düşme kararı” başlıklı 80.
maddesinin (1) ve (2) numaralı fıkraları şöyledir:
“(1) Bölümler ya da komisyonlarca yargılamanın
her aşamasında aşağıdaki hallerde düşme kararı verilebilir:
a) Başvurucunun davadan açıkça feragat etmesi
…
(2) Bölümler ya da Komisyonlar; yukarıdaki
fıkrada belirtilen nitelikteki bir başvuruyu, Anayasanın uygulanması ve yorumlanması
veya temel hakların kapsamının ve sınırlarının belirlenmesi ya da insan
haklarına saygının gerekli kıldığı hâllerde incelemeye devam edebilir.”
16. 6216 sayılı
Anayasa Mahkemesinin Kuruluşu ve Yargılama Usulleri Hakkında Kanun’un 50.
maddesinin (5) numaralı fıkrası ve Anayasa Mahkemesi İçtüzüğü’nün
80. maddesine göre başvurucunun başvurunun her aşamasında başvurudan feragat
etmesi mümkündür. Feragat, kelime olarak “vazgeçme” anlamına gelir. 6216
sayılı Kanun’un 49. maddesinin (7) numaralı fıkrasına göre bu konuda
uygulanması gereken 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 307. maddesinde, “Feragat, davacının, talep sonucundan kısmen veya tamamen
vazgeçmesidir” şeklinde
tanımlanmıştır. İçtüzük'ün 80. maddesinin (1)
numaralı fıkrasının (a) bendi gereğince başvurucunun talep sonucundan
vazgeçmesi hâlinde Anayasa Mahkemesi tarafından, başvurunun İçtüzük’ün
80. maddesinin (2) numaralı fıkrasındaki istisnalar arasında bulunup
bulunmadığı değerlendirilecektir.
17. Başvuru konusu olayda, başvurucunun
5/12/2012 tarihli dilekçesiyle talep sonucundan
vazgeçmesi 6216 sayılı Kanun’un
50. maddesinin (5) numaralı fıkrası ve İçtüzük’ün 80.
maddesinin (1) numaralı fıkrasının (a) bendi kapsamında bir feragat olup, İçtüzük’ün 80. maddesinin (2) numaralı fıkrasındaki
istisnalar arasında olmayan başvuru hakkında düşme karar verilmesi gerekir.
18. Öte yandan bireysel başvuru
harcının iadesi hususu, 6216 sayılı Kanun ve İçtüzük’te
özel olarak düzenlenmemiştir. İlgili diğer mevzuatta da, buna ilişkin bir hüküm
bulunmamaktadır. 6216 sayılı Kanun’un 49. maddesinin (7) numaralı fıkrasındaki
atıf gereği, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 312. maddesindeki “Feragat veya kabul beyanında bulunan taraf, davada aleyhine hüküm
verilmiş gibi yargılama giderlerini ödemeye mahkûm edilir. Feragat ve kabul,
talep sonucunun sadece bir kısmına ilişkin ise yargılama giderlerine
mahkûmiyet, ona göre belirlenir” hükmünden, feragat beyanında bulunan tarafın yargılama
giderlerinden sorumlu olacağı anlaşılmaktadır. Bununla birlikte bireysel
başvuru harcı, başvuru sürecinin başlatılması için alınmaktadır. Anılan
sürecin, esas hakkında inceleme ile sonuçlanması zorunlu olmayıp, ön inceleme
veya kabul edilebilirlik incelemesi neticesinde de sona ermesi mümkündür.
Dolayısıyla fazla veya yersiz olarak tahsilat yapılması hâlleri hariç,
başvurudan feragat durumunda bireysel başvuru harcının iadesi mümkün değildir.
19. Açıklanan nedenlerle, başvurucunun
başvurudan feragat ettiği anlaşıldığından, başvurunun kabul edilebilirlik
şartları yönünden incelenmeksizin, “feragat”
nedeniyle düşmesine ve bireysel başvuru harcının iadesi talebinin reddine karar
verilmesi gerekir.
V. HÜKÜM
1. Başvurunun, bireysel başvurudan “feragat” nedeniyle DÜŞMESİNE,
2. Bireysel başvuru harcının iadesi talebinin REDDİNE, yargılama giderlerinin başvurucu
üzerinde bırakılmasına, 12/2/2013 tarihinde OY BİRLİĞİYLE karar verildi.