TÜRKİYE CUMHURİYETİ
|
ANAYASA MAHKEMESİ
|
|
|
BİRİNCİ BÖLÜM
|
|
KARAR
|
|
ALİ KAYA VE DİĞERLERİ BAŞVURUSU
|
(Başvuru Numarası: 2013/1999)
|
|
Karar Tarihi: 9/1/2014
|
|
BİRİNCİ BÖLÜM
|
|
KARAR
|
|
Başkan
|
:
|
Serruh KALELİ
|
Üyeler
|
:
|
Mehmet ERTEN
|
|
|
Zehra Ayla PERKTAŞ
|
|
|
Burhan ÜSTÜN
|
|
|
Nuri NECİPOĞLU
|
Raportör
|
:
|
Muharrem İlhan KOÇ
|
Başvurucular
|
:
|
Ali KAYA
|
|
|
Özcan İLDENİZ
|
|
|
Veysel ATEŞ
|
Vekili
|
:
|
Av. Yurdakan YILDIZ
|
I. BAŞVURUNUN
KONUSU
1. Başvurucular, kasten öldürme, kasten öldürmeye teşebbüs
ve kasten yaralama suçlarından Van 3. Ağır Ceza Mahkemesince verilen ve Yargıtayca onanan mahkumiyet
kararı nedeniyle kişi özgürlüğü ve güvenliği ile adil yargılanma haklarının
ihlal edildiğini ileri sürmüşlerdir.
II. BAŞVURU
SÜRECİ
2. Başvuru, 18/3/2013 tarihinde
Anayasa Mahkemesine doğrudan yapılmıştır. Dilekçe ve eklerinin idari yönden
yapılan ön incelemesinde Komisyona sunulmasına engel bir eksikliğin bulunmadığı
tespit edilmiştir.
3. Birinci Bölüm Birinci Komisyonunca, 12/7/2013
tarihinde kabul edilebilirlik incelemesinin Bölüm tarafından yapılmasına,
dosyanın Bölüme gönderilmesine karar verilmiştir.
III. OLAY VE
OLGULAR
A. Olaylar
4. Başvuru dilekçesindeki ilgili olaylar özetle şöyledir:
5. Başvurucular hakkında 9/11/2005
tarihinde Hakkari ili Şemdinli ilçesinde S.Y.’ye ait
Umut Kitabevi’nin bombalanması olayıyla ilgili olarak, devletin birliğini ve
bütünlüğünü bozma, suç için anlaşma, suç işlemek amacıyla kurulan örgüte üye
olma, kasten öldürme ve kasten yaralama suçlarını işledikleri iddiasıyla Van
Cumhuriyet Başsavcılığının 3/3/2006 tarih ve Soruşturma No: 2006/32, Esas No:
2006/31 sayılı iddianamesiyle Van 3. Ağır Ceza Mahkemesine kamu davası
açılmıştır.
6. Van 3. Ağır Ceza Mahkemesinin 19/6/2006
tarih ve E.2006/45, K.2006/74 sayılı kararıyla, suç işlemek amacıyla kurulan
örgüte üye olma, kasten öldürme, kasten öldürmeye teşebbüs ve kasten yaralama
suçlarından başvurucuların ayrı ayrı mahkûmiyetine karar verilmiştir.
7. Temyiz incelemesi sonunda, Yargıtay 9. Ceza Dairesinin 8/5/2007 tarih ve E.2007/2839, K.2007/3924 sayılı kararıyla,
sanıkların işlediği iddia edilen suçların terörle mücadele kapsamında olduğu,
Türk Silahlı Kuvvetlerinin terörle mücadele kapsamındaki bütün faaliyetlerinin
askeri nitelikte olduğu belirtilerek davanın askeri mahkemenin görevine girdiği
ve eksik soruşturma yapıldığı gerekçeleriyle hükmün bozulmasına karar
verilmiştir.
8. Bozma kararına uyan Van 3. Ağır Ceza Mahkemesi 14/9/2007 tarih ve E.2007/189, K.2007/213 sayılı görevsizlik
kararıyla dosyayı Van Jandarma Asayiş Kolordu Komutanlığı Askeri Mahkemesine
göndermiştir.
9. Van Jandarma Asayiş Kolordu Komutanlığı Askeri Mahkemesi,
eylemlerin sabit görülmesi halinde Veysel Ateş’in kasten öldürme, kasten
öldürmeye teşebbüs ve kasten yaralama suçlarını, diğer sanıkların bu suçlara
azmettirme suçunu işlemiş olabileceklerini ve bu suçların askeri suç olmadığını
beliterek 22/1/2010
tarihinde görevsizlik kararı vermiştir.
10. Bu karar Askeri Yargıtay 3. Ceza Dairesince onanmış ve
dava dosyası görev uyuşmazlığının giderilmesi amacıyla Uyuşmazlık Mahkemesine
gönderilmiştir.
11. Uyuşmazlık Mahkemesi Ceza Bölümü 2/5/2011
tarih ve E.2011/12, K.2011/12 sayılı kararıyla, Anayasa’nın 145. maddesinde
yapılan değişiklikler ve yasal düzenlemeler gözetilerek isnat edilen suçlarla
ilgili olarak adli yargının görevli olduğuna, Van 3. Ağır Ceza Mahkemesi
14/9/2007 tarih ve E.2007/189, K.2007/213 sayılı görevsizlik kararının
kaldırılmasına karar vermiştir.
12. Van 3. Ağır Ceza Mahkemesi yargılama sonunda 10/1/2012 tarih ve E.2011/257, K.2012/2 sayılı kararıyla,
devletin birliğini ve bütünlüğünü bozma suçundan başvurucuların beraatına, suç
işlemek amacıyla kurulan örgüte üye olma, kasten öldürme, kasten öldürmeye
teşebbüs ve kasten yaralama suçlarından ayrı ayrı mahkûmiyetlerine karar
vermiştir.
13. Temyiz incelemesi sonunda, Yargıtay 9. Ceza Dairesinin 1/10/2012 tarih ve E.2012/7559, K.2012/10174 sayılı
kararıyla, suç işlemek amacıyla kurulan örgüte üye olma ve devletin birliğini
ve bütünlüğünü bozma suçlarından doğrudan zarar görmeyen katılanların temyiz
taleplerinin reddine, kasten öldürme, kasten öldürmeye teşebbüs ve kasten
yaralama suçlarından verilen hükmün onanmasına, suç işlemek amacıyla kurulan
örgüte üye olma kapsamındaki hükmün bozulmasına karar vermiştir.
14. Başvurucular hakkında devletin birliğini ve bütünlüğünü
bozma suçundan verilen beraat kararı ile kasten öldürme, kasten öldürmeye
teşebbüs ve kasten yaralama suçlarından verilen mahkûmiyetler kesinleşmiştir.
15. Başvurucular hakkında suç işlemek amacıyla kurulan örgüte
üye olma suçu ile bozma sonrası yargılamanın Van 3. Ağır Ceza Mahkemesinin
E.2013/9 sayılı dosyasına kayıtla devam ettiği anlaşılmaktadır.
16. Yargıtay 9. Ceza Dairesinin 1/10/2012
tarih ve E.2012/7559, K.2012/10174 sayılı ilamı hükmen tutuklu olan Ali KAYA ve
Özcan İLDENİZ’e 18/2/2013 tarihinde, Veysel ATEŞ’e 30/1/2013 tarihinde bulundukları ceza infaz
kurumlarında tebliğ edilmiştir.
17. Başvurucuların ortak müdafii
olan vekile, başvuru konusu kararın onanmasına dair Yargıtay 9. Ceza Dairesinin
1/10/2012 tarih ve E.2012/7559, K.2012/10174 sayılı
ilamı 8/2/2013 tarihinde tebliğ edilmiştir.
B. İlgili Hukuk
18. Anayasa’nın 145. maddesinin birinci ve ikinci fıkraları
şöyledir:
“Askerî yargı, askerî mahkemeler ve disiplin
mahkemeleri tarafından yürütülür. Bu mahkemeler; asker kişiler tarafından
işlenen askerî suçlar ile bunların asker kişiler aleyhine veya askerlik hizmet
ve görevleriyle ilgili olarak işledikleri suçlara ait davalara bakmakla
görevlidir. Devletin güvenliğine, anayasal düzene ve bu düzenin işleyişine
karşı suçlara ait davalar her halde adliye mahkemelerinde görülür.
Savaş hali haricinde, asker olmayan kişiler
askerî mahkemelerde yargılanamaz.
…”
19. 4/12/2004 tarih ve 5271sayılı Ceza
Muhakemesi Kanunu’nun 3. maddesinin (2) numaralı fıkrası şöyledir:
“Barış zamanında, asker olmayan kişilerin
Askeri Ceza Kanununda veya diğer kanunlarda yer alan askerî mahkemelerin yargı
yetkisine tabi bir suçu tek başına veya asker kişilerle iştirâk
halinde işlemesi durumunda asker olmayan kişilerin soruşturmaları Cumhuriyet
savcıları, kovuşturmaları adlî yargı mahkemeleri tarafından yapılır.”
20. 26/9/2004 tarih ve 5237 sayılı Türk Ceza
Kanunu’nun 82. maddesi şöyledir:
Kasten öldürme suçunun;
…
c) Yangın, su baskını, tahrip, batırma veya
bombalama ya da nükleer, biyolojik veya kimyasal silah kullanmak suretiyle,
…
İşlenmesi halinde, kişi ağırlaştırılmış
müebbet hapis cezası ile cezalandırılır.
21. 5237 sayılı Kanun’un 86. maddesi şöyledir:
“(1)Kasten başkasının vücuduna acı veren veya
sağlığının ya da algılama yeteneğinin bozulmasına neden olan kişi, bir yıldan
üç yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır.
(2) Kasten yaralama fiilinin kişi üzerindeki
etkisinin basit bir tıbbî müdahaleyle giderilebilecek ölçüde hafif olması
hâlinde, mağdurun şikâyeti üzerine, dört aydan bir yıla kadar hapis veya adlî
para cezasına hükmolunur.
(3) Kasten yaralama suçunun;
…
e) Silahla,
İşlenmesi halinde, şikâyet aranmaksızın,
verilecek ceza yarı oranında artırılır.
22. 5237 sayılı Kanun’un 35. maddesi şöyledir:
(1) Kişi, işlemeyi kastettiği bir suçu
elverişli hareketlerle doğrudan doğruya icraya başlayıp da elinde olmayan nedenlerle
tamamlayamaz ise teşebbüsten dolayı sorumlu tutulur.
(2) Suça teşebbüs halinde fail, meydana gelen
zarar veya tehlikenin ağırlığına göre, ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası
yerine onüç yıldan yirmi yıla kadar, müebbet hapis
cezası yerine dokuz yıldan onbeş yıla kadar hapis
cezası ile cezalandırılır. Diğer hallerde verilecek cezanın dörtte birinden
dörtte üçüne kadarı indirilir.
IV. İNCELEME VE
GEREKÇE
23. Mahkemenin 9/1/2014 tarihinde
yapmış olduğu toplantıda, başvurucunun 18/3/2013 tarih ve 2013/1999 numaralı
bireysel başvurusu incelenip gereği düşünüldü:
A. Başvurucuların İddiaları
i. Tanık ifadelerindeki çelişkilere
ilişkin savunmanın ve olayda kullanılan el bombaları ile istihbarat aracında
olay sonrasında ele geçen el bombalarının benzerlik gösterdiğine yönelik
savunmadaki maddi ve teknik delillerin dikkate alınmaması, bozma ilamına uygun
olarak bombanın atılış saatinin çelişkisiz olarak tespitinin yapılmaması,
olayın terör örgütü tarafından işlendiğine dair mahkeme kararıyla dinlenen
iletişim tespit tutanaklarında yer alan terörist beyanlarının hükme esas
alınmaması,
ii. Uyuşmazlık
Mahkemesinin görevli kıldığı adli yargı ve buna bağlı olarak Hakkari
Ağır Ceza Mahkemesi yetkili olduğu halde, Van 3. Ağır Ceza Mahkemesinde
yargılama yapılması,
iii. Deliller
yargılama sürecinde değişmediği halde, yargı mercii değiştiğinde her durumda
Van 3. Ağır Ceza Mahkemesince tutuklanmaları nedeniyle,
Anayasa’nın 36. maddesinde tanımlanan adil yargılanma hakkının,
37. maddesinde tanımlanan kanuni hakim güvencesinin ve
19. maddesinde tanımlanan kişi özgürlüğü ve güvenliğinin ihlal edildiğini ileri
sürmüş, yeniden yargılanma talebinde bulunmuştur.
B. Değerlendirme
24. 30/3/2011 tarih ve 6216 sayılı Anayasa Mahkemesinin Kuruluşu ve Yargılama Usulleri Hakkında
Kanun’un “Bireysel başvuru usulü”
kenar başlıklı 47. maddesinin (5) numaralı fıkrası şöyledir:
“Bireysel başvurunun, başvuru yollarının
tüketildiği tarihten; başvuru yolu öngörülmemişse ihlalin öğrenildiği tarihten
itibaren otuz gün içinde yapılması gerekir.…”
25. Anayasa Mahkemesi İçtüzüğü’nün
“Başvuru süresi ve mazeret”
başlıklı 64. maddesinin (1) numaralı fıkrası şöyledir:
“Bireysel başvurunun, başvuru yollarının
tüketildiği ve buna ilişkin kararın kesinleştiği tarihten, başvuru yolu
öngörülmemişse ihlalin öğrenildiği tarihten itibaren otuz gün içinde yapılması
gerekir.”
26. Bireysel başvuruların, 6216 sayılı Kanun'un 47. maddesinin
(5) numaralı fıkrası ile İçtüzük'ün 64. maddesinin
(1) numaralı fıkrası uyarınca, başvuru yollarının tüketildiği tarihten, başvuru
yolu öngörülmemiş ise ihlalin öğrenildiği tarihten itibaren otuz gün içinde
Anayasa Mahkemesine doğrudan veya diğer mahkemeler yahut yurt dışı
temsilcilikler vasıtasıyla yapılması gerekmektedir.
27. Başvuru konusu Van 3. Ağır Ceza Mahkemesinin 10/1/2012 tarih ve E.2011/257, K.2012/2 sayılı kararı,
Yargıtay 9. Ceza Dairesinin 1/10/2012 tarih ve E.2012/7559, K.2012/10174 sayılı
kararıyla kasten öldürme, kasten öldürmeye teşebbüs ve kasten yaralama
suçlarından verilen mahkûmiyet hükümlerinin onanmasına karar verilmekle bu
suçlar yönünden kesinleşmiştir.
28. Başvurucular hakkında suç işlemek amacıyla kurulan örgüte
üye olma suçundan verilen hükmün anılan ilamla bozulması sonrası Van 3. Ağır
Ceza Mahkemesinin E.2013/9 sayılı dosyasında yeniden başlayan yargılamada,
Yargıtay 9. Ceza Dairesinin 1/10/2012 tarih ve
E.2012/7559, K.2012/10174 sayılı kararı başvurucuların ortak müdafii Avukat Yurdakan Yıldız’a
8/2/2013 tarihinde tebliğ edilmiştir.
29. 7201 sayılı Kanun'un 11. maddesinde yer alan kural
uyarınca vekil vasıtasıyla takip edilen işlerde tebligat vekile yapılır ve
tebliğ edilen evrakın içeriğine göre bir kanun yoluna başvurulması söz konusu
ise kanunda öngörülen süreler bu tarih itibarıyla işlemeye başlar (B. No:
2012/1075, 12/2/2013, § 24).
30. Somut olayda, başvurucuların ortak müdafii
olan vekile, başvuru konusu kararın onanmasına dair Yargıtay 9. Ceza Dairesinin
1/10/2012 tarih ve E.2012/7559, K.2012/10174 sayılı
ilamının 8/2/2013 tarihinde tebliğ edildiği anlaşılmaktadır. Ceza muhakemesinde
tüketilmesi gereken son başvuru yolu kural olarak temyizdir (B. No: 2013/1267, 13/6/2013, § 22). Bu belirlemeler karşısında 18/3/2013 tarihinde yapılan başvuruda süre aşımı bulunduğu
sonucuna varılmaktadır.
31. Açıklanan nedenlerle, mahkûmiyet kararlarına ilişkin
başvuru yollarının tüketildiği tarihten itibaren otuz gün içinde yapılmayan
bireysel başvurunun, diğer kabul edilebilirlik şartları yönünden incelenmeksizin “süre aşımı” nedeniyle kabul edilemez
olduğuna karar verilmesi gerekir.
V. HÜKÜM
Açıklanan gerekçelerle;
Başvurunun, “süre
aşımı” nedeniyle KABUL EDİLEMEZ OLDUĞUNA, yargılama giderlerinin başvurucular üzerinde
bırakılmasına, 9/1/2014 tarihinde OY BİRLİĞİYLE karar verildi.