logo
Bireysel Başvuru Kararları Kullanıcı Kılavuzu English

(Mehmet Reşit Arslan (2) [2.B.], B. No: 2013/7902, 24/2/2016, § …)
Kararlar Bilgi Bankasında yayınlanan karar metni
editöryal düzeltmelere tabi tutulmuş olabilir.
   


 

 

 

 

TÜRKİYE CUMHURİYETİ

ANAYASA MAHKEMESİ

 

 

İKİNCİ BÖLÜM

 

KARAR

 

MEHMET REŞİT ARSLAN BAŞVURUSU (2)

(Başvuru Numarası: 2013/7902)

 

Karar Tarihi: 24/2/2016

 

İKİNCİ BÖLÜM

 

KARAR

 

 

 

Başkan

:

Engin YILDIRIM

Üyeler

:

Osman Alifeyyaz PAKSÜT

 

 

Recep KÖMÜRCÜ

 

 

Muammer TOPAL

 

 

M. Emin KUZ

Raportör Yrd.

:

Hikmet Murat AKKAYA

Başvurucu

:

Mehmet Reşit ARSLAN

 

I. BAŞVURUNUN KONUSU

1. Başvuru, cezaevinde bulunan başvurucunun bel fıtığı rahatsızlığı nedeniyle kullandığı minderin cezaevi idaresi tarafından alıkonulmasının ve buna karşı yaptığı başvuruların reddedilmesinin eşitlik ilkesi ile adil yargılanma, işkence ve kötü muameleye tabi tutulmama hakkını ihlal ettiğine ilişkindir.

II. BAŞVURU SÜRECİ

2. Başvuru 14/10/2013 tarihinde Kırıkkale Cumhuriyet Başsavcılığı vasıtasıyla yapılmıştır. Başvuru formu ve eklerinin idari yönden yapılan ön incelemesi neticesinde başvurunun Komisyona sunulmasına engel teşkil edecek bir eksikliğinin bulunmadığı tespit edilmiştir.

3. İkinci Bölüm ÜçüncüKomisyonunca 24/4/2014 tarihinde, başvurucunun adli yardım talebinin kabul edilmesine karar verilmiştir.

4. İkinci Bölüm ÜçüncüKomisyonunca 24/4/2014 tarihinde, başvurunun kabul edilebilirlik incelemesinin Bölüm tarafından yapılmasına karar verilmiştir.

5. Bölüm Başkanı tarafından 8/9/2014 tarihinde, başvurunun kabul edilebilirlik ve esas incelemesinin birlikte yapılmasına karar verilmiştir.

6. Başvuru belgelerinin bir örneği bilgi için Adalet Bakanlığına (Bakanlık) gönderilmiştir. Bakanlık, görüşünü tanınan ek süre içerisinde 6/11/2014 tarihinde Anayasa Mahkemesine sunmuştur.

7. Bakanlık tarafından Anayasa Mahkemesine sunulan görüş 12/11/2014 tarihinde başvurucuya tebliğ edilmiştir. Başvurucu, Bakanlığın görüşüne karşı beyanlarını 26/11/2014 tarihinde ibraz etmiştir.

III. OLAY VE OLGULAR

A. Olaylar

8. Başvuru dilekçesi ve ekleri ile başvuruya konu dosya içeriğinden tespit edilen ilgili olaylar özetle şöyledir:

 9. 1/3/1926 tarihli ve 765 sayılı Türk Ceza Kanununun 125. maddesi gereğince hâlihazırda Ankara 1 No.lu F Tipi Yüksek Güvenlikli Kapalı Ceza İnfaz Kurumunda hükümlü olarak bulunan başvurucu, daha önce bulunduğu Kırıkkale F Tipi Yüksek Güvenlikli Kapalı Ceza İnfaz Kurumunda iken yapılan aramada, rahatsızlığı için kullandığı minderin idare tarafından alınması ve bu minderin kendisine iadesine ilişkin başvurularının sonuçsuz kalması sebebiyle 2/8/2013 tarihli dilekçe ile Kırıkkale İnfaz Hâkimliğine şikâyette bulunmuştur.

 10. Başvurucunun, İnfaz Hâkimliğine hitaben yazdığı 2/8/2013 tarihli dilekçesi özetle şu şekildedir:

"...Ağır derecede (her biri birkaç yerden) bel ve boyun (disk) fıtığı hastasıyım. Yıllardır çektiğim bu rahatsızlığımla ilgili idarede 2-3 klasörü dolduracak düzeydeki sağlık dosyamda çok sayıda sağlık belgelerim ve raporlarım mevcuttur. En son Kırıkkale Yüksek İhtisas Hastanesinde olduğum kontrolde uzmanlarca hastanede yatışla tedavi olmam gerektiğini belirten rapor üzerine Ankara Numune Hastanesine sevkim yapıldı. Ancak rahatsızlığım nedeni yol-risk sarsıntısının yol açtığı ek ağrıları göze alamadığım için bu sevkime dahi gidemedim. (kendim gitmedim) İdarede kayıtlı tüm bu hususlar bilinmesine rağmen her işlemde yapıldığı gibi (salt siyasi-etnik kimliğim ve idari suçları şikâyet konusu ettiğim için) eziyet ve işkence çektirmek uğraştırmak-rahatsız etmek amacıyla 29 Mayıs 2013 günü yapılan oda değişikliğinde tüm eşyalarım darmadağın edilerek aralarında rahatsızlığım nedeniyle yıllardır kullandığım sandalye minderim de olduğu birçok eşyama (hiçbir kayıt tutmadan alıkonuldu. Başvurularıma rağmen bu eşya akıbeti ve kayıtlarını alamamam bir yana (yine ayrıca yazılı ve sözlü taleplerime rağmen) söz konusu sandalye minderim tarafıma verilmiyor. Bir parça bataniye ile desteklenmiş bu minderim ne bütün olarak ne de kantinden satın almış olduğum kısmıyla verilmediği için iki aydır sınırlı verilen giysilerimi minder yerine kullanmaya çalışmama rağmen rahatsızlığım artmış durumdadır. Bu nedenle sağlığımla oynayan eziyet ve işkence çektirerek uğraştıran mevcut idare ve sorumlulurdan şikayetçiyim. Gerekli soruşturmanın açılması, mağduriyetlerimin giderilmesi, söz konusu sandalye minderimin (eşyaların akıbeti ve kayıtlarıyla birlikte) tarafıma verilmesi için gereğini arz ederim...."

11. Başvurucu bu arada 12/8/2013 tarihinde Cezaevi Müdürlüğüne hitaben bir dilekçe yazmıştır. Dilekçe şu şekildedir:

"Cezaevi Müdürlüğüne

 K.Kale

-Emanet eşya

Emanette bulunan

-Sandalye minderim

-Kuş kafesi (aksesuarlarıyla birlikte)min tarafıma verilmesi için gereğini arz ederim.

 12.8.2013

A-15M.Reşit Arslan"

12. Daha sonra aynı dilekçenin üzerine başvurucu kendi el yazısıyla sandalye minderini 14/8/2013 tarihinde, kuş kafesini 15/8/2013 tarihinde geri aldığını belirterek imzalamıştır.

13. Başvurucunun aynı konuya ilişkin talebi, İnfaz Hâkimliğinin 21/8/2013 tarihli ve E.2013/514, K.2013/554 sayılı kararı ile reddedilmiştir. Red gerekçesi şu şekildedir:

"Hükümlü Mehmet Reşit ARSLAN 02/08/2013 tarihli dilekçesinde, cezaevi idaresi tarafından yapılan uygulamalardan şikâyetçi olduğunu belirtmiştir. Cezaevi idaresince yapılan ve hükümlü tarafından haksız olduğu savunulan uygulamaların düzeltilmesi için öncelikle cezaevi idaresine başvurulması gerektiğinden hükümlünün şikâyetinin REDDİNE (karar verilmiştir.)"

14. Başvurucu, İnfaz Hâkimliğinin kararına süresi içerisinde Kırıkkale Ağır Ceza Mahkemesi nezdinde itiraz etmiştir. Başvurucunun Kırıkkale Ağır Ceza Mahkemesine yazdığı 2/9/2013 tarihli dilekçesi şu şekildedir:

"...

 Tutulduğum cezaevinde sorunlara duyarlı, başvurulara cevap veren bir idare olsaydı, zaten size başvurmama gerek kalmazdı.

 2 Ağustos 2013 tarihli başvuru dilekçemi okumuş olsaydınız belirtilen sorunlarla ilgili yazılı ve sözlü başvurularıma idareden 66 (altmış altı) gün boyunca cevap alamayıp sabrettikten sonra başvurmuş olduğumu görürdünüz. Ki, şu an (bugün itibarıyla) bu süre 3 (üç ) ayı geçmiş oluyor. Tekrar başvurularla üç ayı daha geçirmemi istiyorsunuz? Yasalara uygun olan bu mu?

 Kaldı ki burda ilgilenmeyen sorunlar, sadece 2 Ağustos 2013 tarihli dilekçede aktardıklarımla da sınırlı değil. Örneğin yine yazılı ve sözlü defalarca başvurmama ve hatta iki kez de bizzat müdür ... Bey'le de (ki görüşmelerde Başmemurlarda vardı) görüşmeme rağmen 2,5 (iki buçuk ayı) aşkındır, kapı yapımı esnasında kesilen anans hattı ile takılması gereken Tu. rafı ile banyo köşeliği yapılmıyor cevap dahi alamıyorum. Vermiş olduğunuz kararla bu sorumsuzluğu daha da cesaretlendirdiğiniz çok açık değil mi?

Üç aydır çektirilen bu acı ve eziyetlerle birlikte tüm mağduriyetlerimi giderecek ve yerinde incelemeyle sorumların cezalandırılması yoluna gidecek adli ve idari soruşturma yapılması kararına gitmeniz için gereğini arz ederim."

15. Kırıkkale Ağır Ceza Mahkemesinin 9/9/2013 tarihli ve 2013/944 Değişik İş sayılı kararı ile başvurucunun talebi İnfaz Hâkimliği kararına atıf yapılarak reddedilmiştir.

16. Karar, başvurucuya 23/9/2013 tarihinde tebliğ edilmiştir.

17. Başvurucu 14/10/2013 tarihinde Anayasa Mahkemesine bireysel başvuruda bulunmuştur.

B. İlgili Hukuk

18. 16/5/2001 tarihli ve4675 sayılı İnfaz Hâkimliği Kanunu'nun 4. maddesi şöyledir:

"İnfaz Hâkimliklerinin görevleri şunlardır :

 1. Hükümlü ve tutukluların ceza infaz kurumları ve tutukevlerine kabul edilmeleri, yerleştirilmeleri, barındırılmaları, ısıtılmaları ve giydirilmeleri, beslenmeleri, temizliklerinin sağlanması, bedensel ve ruhsal sağlıklarının korunması amacıyla muayene ve tedavilerinin yaptırılması, dışarıyla ilişkileri, çalıştırılmaları gibi işlem veya faaliyetlere ilişkin şikâyetleri incelemek ve karara bağlamak.

 2. Hükümlülerin cezalarının infazı, müşahadeye tabi tutulmaları, açık cezaevlerine ayrılmaları, izin, sevk, nakil ve tahliyeleri; tutukluların sevk ve tahliyeleri gibi işlem veya faaliyetlere ilişkin şikâyetleri incelemek ve karara bağlamak.

 3. Hükümlü ve tutuklular hakkında alınan disiplin tedbirleri ve verilen disiplin cezalarının kanun, tüzük veya yönetmelik hükümleri ile genelgelere aykırı olduğu iddiasıyla yapılan şikâyetleri incelemek ve karara bağlamak.

 4. Ceza infaz kurumları ve tutukevleri izleme kurullarının kendi yetki alanlarına giren ceza infaz kurumları ve tutukevlerindeki tespitleri ile ilgili olarak düzenleyip intikal ettirdikleri raporları inceleyerek, varsa şikâyet niteliğindeki konular hakkında karar vermek.

 5. Kanunlarla verilen diğer görevleri yapmak.

Kanunlarda başka bir yargı merciine bırakılan konulara ilişkin hükümler saklıdır."

19. 4675 sayılı Kanun'un 5. maddesi şöyledir:

"Ceza infaz kurumları ve tutukevlerinde hükümlü ve tutuklular hakkında yapılan işlemler veya bunlarla ilgili faaliyetlerin kanun, tüzük ve yönetmelik hükümleri ile genelgelere aykırı olduğu gerekçesiyle bu işlem veya faaliyetlerin öğrenildiği tarihten itibaren onbeş gün, herhalde yapıldığı tarihten itibaren otuz gün içinde şikâyet yoluyla infaz Hâkimliğine başvurulabilir.

şikâyet, dilekçe ile doğrudan doğruya infaz Hâkimliğine yapılabileceği gibi; Cumhuriyet başsavcılığı veya ceza infaz kurumu ve tutukevi müdürlüğü aracılığıyla da yapılabilir. İnfaz Hâkimliği dışında yapılan başvurular hemen ve en geç üç gün içinde infaz Hâkimliğine gönderilir. Sözlü yapılan şikâyet, tutanağa bağlanır ve bir sureti başvurana verilir.

şikâyet yoluna, kendisi ile ilgili olmak kaydıyla hükümlü veya tutuklu ya da eşi, anası, babası, ayırt etme gücüne sahip çocuğu veya kardeşi, müdafii, kanuni temsilcisi veya ceza infaz kurumu ve tutukevi izleme kurulu başvurabilir.

 şikâyet yoluna başvurulması, yapılan işlem veya faaliyetin yerine getirilmesini durdurmaz. Ancak, infaz Hâkimi giderilmesi güç veya imkansız sonuçların doğması ve işlem veya faaliyetin açıkça hukuka aykırı olması koşullarının birlikte gerçekleşmesi durumunda işlem veya faaliyetin ertelenmesine veya durdurulmasına karar verebilir."

IV.İNCELEME VE GEREKÇE

20. Mahkemenin 24/2/2016 tarihinde yapmış olduğu toplantıda başvuru incelenip gereği düşünüldü:

A. Başvurucunun İddiaları

21. Başvurucu, hükümlü olarak bulunduğu Kırıkkale F Tipi Yüksek Güvenlikli Ceza İnfaz Kurumunda siyasi kimliği nedeniyle idare tarafından engel ve kısıtlamalara maruz kalmasının bir sonucu olarak yapılan aramada rahatsızlığı için kullandığı mindere idare tarafından el konulduğunu, iadesi için yaptığı başvuruların reddedildiğini, buna ilişkin olarak Kırıkkale İnfaz Hâkimliğine yaptığı başvurunun da Cezaevi idaresine başvurması gerektiği gerekçesiyle reddedildiğini, etnik kimliği nedeniyle ayrımcılığa maruz kaldığını belirterek Anayasa’nın 10., 17., 36., ve 38. maddelerinde tanımlanan haklarının ihlal edildiğini ileri sürmüştür.

B. Değerlendirme

22. Somut olayda başvuruya ilişkin bilgi ve belgeler Bakanlığa gönderilmiş, Bakanlık 6/11/2014 tarihinde gönderdiği görüş yazısında Ceza ve Tevfikevleri Genel Müdürlüğünün yazısı ile başvuruya konu eşyanın bireysel başvurudan önce ve 14/8/2013 tarihinde teslim edildiğinin anlaşıldığını bildirmiştir.

23. Başvurucu, Bakanlık görüşüne karşı cevabında ise bu konuya ilişkin olarak yine söz konusu eşyanın kendisine verilmediğini iddia etmektedir.

24. 30/3/2011 tarihli ve 6216 sayılı Anayasa Mahkemesinin Kuruluşu ve Yargılama Usulleri Hakkında Kanun'un 51. maddesi şöyledir:

"Bireysel başvuru hakkını açıkça kötüye kullandığı tespit edilen başvurucular aleyhine, yargılama giderlerinin dışında, ayrıca ikibin Türk Lirasından fazla olmamak üzere disiplin para cezasına hükmedilebilir."

25.Anayasa Mahkemesi İçtüzüğü'nün 83. maddesi şöyledir:

"Başvurucunun istismar edici, yanıltıcı ve benzeri nitelikteki davranışlarıyla bireysel başvuru hakkını açıkça kötüye kullandığının tespit edilmesi hâlinde başvuru reddedilir ve yargılama giderleri dışında, ilgilinin ikibin Türk Lirasından fazla olmamak üzere disiplin para cezasıyla cezalandırılmasına karar verilir."

26. İlgili düzenlemeler kapsamında genel olarak bir hakkın açıkça öngörüldüğü amaç dışında ve başkalarını zarara sokacak şekilde kullanılmasının hukuk düzenince himaye edilmeyeceğini ifade eden hakkın kötüye kullanılmasının, bireysel başvuru alanında özel olarak ele alındığı görülmektedir. Bu bağlamda bireysel başvuru usulünün amacına açıkça aykırı olan ve Anayasa Mahkemesinin başvuruyu gereği gibi değerlendirmesini engelleyen davranışların başvuru hakkının kötüye kullanılması olarak değerlendirilmesi mümkündür (S.Ö., B. No: 2013/7087, 18/9/2014, § 28).

27. Bu kapsamda özellikle Mahkemeyi yanıltmak amacıyla gerçek olmayan maddi vakıalara dayanılması veya bu nitelikte bilgi ve belge sunulması, başvurunun değerlendirilmesi noktasında esaslı olan bir unsur hakkında bilgi verilmemesi, başvurunun değerlendirilmesi sürecinde vuku bulan ve söz konusu değerlendirmeyi etkileyecek nitelikte yeni ve önemli gelişmeler hakkında Mahkemenin bilgilendirilmemesi suretiyle başvuru hakkında doğru bir kanaat oluşturulmasının engellenmesi; medeni ve meşru eleştiri sınırları saklı kalmak kaydıyla bireysel başvurunun amacıyla bağdaşmayacak surette hakaret, tehdit veya tahrik edici bir üslup kullanılması, söz konusu başvuru yolu kapsamında ihlalin tespiti ile ihlal ve sonuçlarının ortadan kaldırılmasına ilişkin amaçla bağdaşmayacak surette içeriksiz bir başvuruda bulunulması durumunda başvuru hakkının kötüye kullanıldığı kabul edilebilecektir (S.Ö., § 29).

28. Başvurucunun Bakanlık görüşüne karşı cevabından sonra 28/10/2015 tarihinde Anayasa Mahkemesi Bölümler Başraportörlüğü, 29/5/2013 tarihinde yapılan oda değişikliği sırasında aramada el konulan sandalye minderi ile başvurucunun diğer eşyasının başvurucuya teslim edilip edilmediğinin bildirilmesini, teslim edilmiş ise hangi tarihte teslim edildiğini gösteren tutanağın onaylı suretinin gönderilmesini ilgili Cezaevi Müdürlüğünden istemiştir.

29. Gönderilen belgenin incelenmesi sonucunda başvurucunun, yukarıda belirtilen (bkz. § 11) 12/8/2013 tarihli dilekçenin üzerine kendi el yazısıyla şikâyet konusu edilen eşyayı 14/8/2013 tarihinde aldığını belirttiği, anılan metnin altına imzasını da attığı anlaşılmıştır (bkz. §12). Bu kapsamda başvurucunun İnfaz Hâkimliğine ve Ağır Ceza Mahkemesine başvurma sebebi incelendiğinde (bkz. §§ 10, 14) Anayasa Mahkemesi nezdinde dile getirdiği şikâyetlerin temeli bulunmamaktadır.

30. Açıklanan nedenlerle başvurucu tarafından sunulan beyanın Mahkemeyi yanıltıcı nitelikte olduğu ve Cezaevi Müdürlüğü tarafından gönderilen belgeden başvuru tarihi itibariyla bir ihlalin olmadığı açık olduğu dikkate alındığında başvurunun, başvuru hakkının kötüye kullanımı nedeniyle reddine karar verilmesi gerekir.

31. Başvurucu aleyhine, başvuru hakkının kötüye kullanılması nedeniyle 6216 sayılı Kanun'un 51. maddesi ve Anayasa Mahkemesi İçtüzüğü'nün 83. maddesi uyarınca takdiren 500 TL disiplin para cezasına hükmedilmesi gerekir.

V. HÜKÜM

Açıklanan gerekçelerle;

A. Başvurunun, başvuru hakkının kötüye kullanılması nedeniyle REDDİNE,

B. 6216 sayılı Kanun'un 51. maddesi uyarınca başvurucunun 500 TL disiplin para cezası ile CEZALANDIRILMASINA,

C. Geçici olarak muaf tutulan 198,35 TL harçtan ibaret yargılama giderinin başvurucudan TAHSİLİNE,

24/2/2016 tarihinde OYBİRLİĞİYLE karar verildi.

I. KARAR KİMLİK BİLGİLERİ

Kararı Veren Birim İkinci Bölüm
Karar Türü (Başvuru Sonucu) Kabul Edilemezlik vd.
Künye
(Mehmet Reşit Arslan (2) [2.B.], B. No: 2013/7902, 24/2/2016, § …)
   
Başvuru Adı MEHMET REŞİT ARSLAN (2)
Başvuru No 2013/7902
Başvuru Tarihi 14/10/2013
Karar Tarihi 24/2/2016

II. BAŞVURU KONUSU


Başvuru, cezaevinde bulunan başvurucunun bel fıtığı rahatsızlığı nedeniyle kullandığı minderin cezaevi idaresi tarafından alıkonulmasının ve buna karşı yaptığı başvuruların reddedilmesinin eşitlik ilkesi ile adil yargılanma, işkence ve kötü muameleye tabi tutulmama hakkını ihlal ettiğine ilişkindir.

III. İNCELEME SONUÇLARI


Hak Müdahale İddiası Sonuç Giderim
Ayrımcılık yasağı Ayrımcılık Başvurunun Reddi

IV. İLGİLİ HUKUK



Mevzuat Türü Mevzuat Tarihi/Numarası - İsmi Madde Numarası
Kanun 4675 İnfaz Hakimliği Kanunu 4
5
  • pdf
  • udf
  • word
  • whatsapp
  • yazdir
T.C. Anayasa Mahkemesi