logo
Bireysel Başvuru Kararları Kullanıcı Kılavuzu English

(Zeki Akkuşoğlu [2.B.], B. No: 2013/8801, 17/3/2016, § …)
Kararlar Bilgi Bankasında yayınlanan karar metni
editöryal düzeltmelere tabi tutulmuş olabilir.
   


 

 

 

 

TÜRKİYE CUMHURİYETİ

ANAYASA MAHKEMESİ

 

 

İKİNCİ BÖLÜM

 

KARAR

 

ZEKİ AKKUŞOĞLU BAŞVURUSU

(Başvuru Numarası: 2013/8801)

 

Karar Tarihi: 17/3/2016

 

İKİNCİ BÖLÜM

 

KARAR

 

 

 

Başkan

:

Engin YILDIRIM

Üyeler

:

Serdar ÖZGÜLDÜR

 

 

Osman Alifeyyaz PAKSÜT

 

 

Recep KÖMÜRCÜ

 

 

M. Emin KUZ

Raportör Yrd.

:

Gökçe GÜLTEKİN

Başvurucu

:

Zeki AKKUŞOĞLU

 

I. BAŞVURUNUN KONUSU

1. Başvuru, kimya mühendisi unvanına sahip olan başvurucunun 3600 ek gösterge rakamına göre ek göstergesinin düzeltilmesi isteminin reddi nedeniyle açılan iptal davasının makul sürede sonuçlanmaması nedeniyle adil yargılanma hakkının ihlal edildiği iddiasına ilişkindir.

II. BAŞVURU SÜRECİ

2. Başvuru, 6/12/2013 tarihinde İstanbul 3. Ağır Ceza Mahkemesi vasıtasıyla yapılmıştır. Dilekçe ve eklerinin idari yönden yapılan ön incelemesi neticesinde başvurunun Komisyona sunulmasına engel teşkil edecek bir eksikliğinin bulunmadığı tespit edilmiştir.

3. İkinci Bölüm Birinci Komisyonunca 31/7/2015 tarihinde, kabul edilebilirlik incelemesi yapılmıştır. Başvurunun özünün, uyuşmazlık konusu olayla ilgili olarak verilen kararın adil olmadığı iddiası ile mülkiyet hakkının ihlal edildiği iddiası hakkında olduğu değerlendirilmiştir. Komisyon tarafından ilgili ihlal iddialarının; açıkça dayanaktan yoksunluk ve konu bakımından yetkisizlik nedenleriyle kabul edilemez olduğuna karar verilmiştir. Başvurunun, makul sürede yargılanma hakkının ihlali iddiasına ilişkin kısmı hakkında ise incelemenin Bölüm tarafından yapılmasına, dosyanın Bölüme gönderilmesine karar verilmiştir.

4. Adalet Bakanlığına (Bakanlık) başvuru konusu olay ve olgular bildirilmiş, başvuru belgelerinin bir örneği görüş için gönderilmiştir.

5. Bakanlığın 25/11/2015 tarihli yazısında, Anayasa Mahkemesinin önceki kararlarına ve bu kapsamda sunulan görüşlerine atfen başvuru hakkında görüş sunulmayacağı bildirilmiştir.

III. OLAY VE OLGULAR

6. Başvuru formu ve eklerinde ifade edildiği şekliyle ve UYAP aracılığıyla erişilen bilgi ve belgeler çerçevesinde olaylar özetle şöyledir:

7. Başvurucu, Başbakanlık Vakıflar Genel Müdürlüğü Bezmiâlem Valide Sultan Vakfı Eğitim Hastanesinde kimyager olarak görev yapmakta iken, 2008 yılında emekliye sevk edilmiştir.

8. Başvurucu, görev yaptığı dönemde, İstanbul Yıldız Üniversitesi Kimya Mühendisliği Fakültesinden "kimya mühendisi" olarak mezun olmuştur.

9. 18/5/1994 tarihli ve 527 sayılı Memurlar ve Diğer Kamu Görevlileri İle İlgili Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Hükmünde Kararname’nin ilgili maddeleri uyarınca, "kimyager" kadrosunun ek göstergesinin 3000; "kimya mühendisi" kadrosunun ek göstergesinin ise 3600 olarak belirlenmesi üzerine, kimya mühendisi olan başvurucu, 3600 ek gösterge rakamına göre ek göstergesinin düzeltilmesi talebiyle İdareye müracaat etmiştir.

10. Başvurucu, talebinin 13/9/2004 tarihli idari işlemle reddedilmesi üzerine 25/10/2004 tarihinde İstanbul 3. İdare Mahkemesinde iptal davası açmıştır.

11. Mahkemenin 17/7/2007 tarihli ve E.2004/2767, K.2007/1959 sayılı kararı ile başvurucunun almış olduğu eğitimin sonucunda mühendislik unvanını kazandığı fakat kimyager olarak görev yaptığı ve mühendislik kadrosuna atanma talebinin bulunmadığı, sadece kazandığı sıfata uygun ödemelerden ve ek göstergelerden yararlanma talebinin bulunduğu, bu nedenle kazandığı unvana uygun olarak intibak ve ödemelerinin yapılması gerektiği belirtilerek, dava konusu işlemin iptal edilmesine karar verilmiştir.

12. Temyiz üzerine, Danıştay İkinci Dairesinin 4/11/2011 tarihli ve E.2008/2499, K.2011/5287 sayılı ilamıyla; devlet memurlarının fiilen görev yapmakta oldukları kadro unvanları için ek gösterge öngörülmesi halinde bundan yararlanacakları, kadro unvanında herhangi bir değişiklik olmadığı sürece, mezuniyet diplomasında yer alan unvan, başka bir anlatımla tahsil durumu dikkate alınarak ek gösterge uygulamasından yararlanamayacakları hususunun, Danıştay İçtihatları Birleştirme Kurulunun 7/12/2007 tarihli ve E.2005/2, K.2007/1 sayılı kararında belirtildiği; buna göre, kimyager olarak görev yaptığı dönemde mühendislik fakültesinden mezun olan ve mühendis unvanı alan başvurucunun, dava konusu işlem tarihi itibarıyla kimyager kadrosunda görev yapması nedeniyle, mühendis kadrolarında çalışanlar için öngörülen ek göstergeden yararlanamayacağı belirtilerek, İlk Derece Mahkemesinin kararı bozulmuştur.

13. Mahkemece bozmaya uyularak yapılan yargılamada 14/2/2012 tarihli ve E.2012/238, K.2012/308 sayılı karar ile davanın reddine karar verilmiştir.

14. Temyiz üzerine Danıştay İkinci Dairesinin, 6/12/2012 tarihli ve E.2012/6260, K.2012/9296 sayılı ilamı ile karar onanmıştır.

15. Karar düzeltme istemi, aynı Dairenin 19/9/2013 tarihli ve E.2013/5073, K.2013/4825 sayılı ilamı ile reddedilmiştir.

16. Karar, başvurucuya 25/11/2013 tarihinde tebliğ edilmiştir.

17. Başvurucu, 6/12/2013 tarihinde bireysel başvuruda bulunmuştur.

IV. İNCELEME VE GEREKÇE

18. Mahkemenin 17/3/2016 tarihinde yapmış olduğu toplantıda, başvurucunun 6/12/2013 tarihli ve 2013/8801 numaralı bireysel başvurusu incelenip gereği düşünüldü:

A. Başvurucunun İddiaları

19. Başvurucu, ek göstergesinin düzeltilmesi isteminin reddi nedeniyle açtığı iptal davasında yargılamanın makul sürede sonuçlanmadığını belirterek, adil yargılanma hakkının ihlal edildiğini ileri sürmüştür.

B. Değerlendirme

1. Kabul Edilebilirlik Yönünden

20. Başvuru formu ile eklerinin incelenmesi sonucunda, açıkça dayanaktan yoksun olmadığı ve kabul edilemezliğine karar verilmesini gerektirecek başka bir neden de bulunmadığı anlaşılan başvurunun kabul edilebilir olduğuna karar verilmesi gerekir.

2. Esas Yönünden

21. Başvurucu, 3600 ek gösterge rakamına göre ek göstergesinin düzeltilmesi isteminin 13/9/2004 tarihli idari işlemle reddi üzerine açtığı iptal davasında yargılamanın makul sürede sonuçlanmadığını belirterek Anayasa’nın 36. maddesinde tanımlanan adil yargılanma hakkının ihlal edildiğini iddia etmiştir.

22. Medeni hak ve yükümlülüklere ilişkin yargılamalar ile hukuk sisteminde yer alan mevzuat hükümleri gereğince “kamu hukuku” alanına dâhil olan, ancak sonucu itibarıyla medeni haklar ve yükümlülükler üzerinde belirleyici olan uyuşmazlıkları konu alan davaların makul sürede sonuçlanmadığı yönündeki iddialar daha önce bireysel başvuru konusu yapılmış ve Anayasa Mahkemesince makul sürede yargılanma hakkının adil yargılanma hakkının kapsamına dâhil olduğu kabul edilerek, bir davadaki yargılama süresinin makul olup olmadığının tespitinde davanın karmaşıklığı, yargılamanın kaç dereceli olduğu, tarafların ve ilgili makamların yargılama sürecindeki tutumu ve başvurucunun davanın hızla sonuçlandırılmasındaki menfaatinin niteliği gibi hususların dikkate alınacağı belirtilmiştir (Güher Ergun ve diğerleri, B. No: 2012/13, 2/7/2013, §§ 34–59).

23. Başvuruya konu davanın, ek gösterge rakamının düzeltilmesi isteminin reddine ilişkin idari işlemin iptali istemini konu alan bir uyuşmazlık olduğu görülmektedir. Medeni hak ve yükümlülükleri konu alan davalarda yargılama faaliyetinin makul süre değerlendirmesi için başlangıcı, kural olarak uyuşmazlığı karara bağlayacak yargılama sürecinin işletilmeye başlandığı tarihtir (Güher Ergun ve diğerleri, § 50). Ancak idari yargıda dava açılabilmesi için öncelikle idari makamlara başvurulmasının zorunlu olduğu durumlar ile idari davaya konu olabilecek bir işlem veya eylemin yapılmasını sağlamak amacıyla idari makamlara yapılan başvurular üzerine açılan davalar bakımından sürenin başlangıcı idareye başvuru tarihidir. Bununla birlikte başvuru dosyası içeriğinden İdareye başvuru tarihi tespit edilemediğinden istemin reddine ilişkin idari işlem tarihinin sürenin başlangıcı olarak kabul edilmesi gerekir. Somut başvuru açısından bu tarih, 13/9/2004 tarihidir.

24. Sürenin bitiş tarihi ise, çoğu zaman icra aşamasını da kapsayacak şekilde yargılamanın sona erme tarihidir (Güher Ergun ve diğerleri, § 52). Somut başvuru açısından bu tarih, Danıştay İkinci Dairesi tarafından karar düzeltme isteminin reddedildiği 19/9/2013 tarihidir.

25. Başvuruya konu yargılama sürecinin incelenmesinde, başvurucunun 3600 ek gösterge rakamına göre ek göstergesinin düzeltilmesi isteminin 13/9/2004 tarihli idari işlemle reddedilmesi üzerine 25/10/2004 tarihinde İstanbul 3. İdare Mahkemesinde iptal davası açıldığı, Mahkemenin 17/7/2007 tarihli kararıyla idari işlemin iptaline karar verildiği, temyiz üzerine Danıştay İkinci Dairesinin 4/11/2011 tarihli ilamıyla İlk Derece Mahkemesi kararının bozulduğu, bozmaya uyularak yürütülen yargılamada 14/2/2012 tarihli kararla davanın reddine karar verildiği, temyiz üzerine Danıştay İkinci Dairesinin 6/12/2012 tarihli ilamıyla hükmün onandığı, karar düzeltme isteminin aynı Dairenin 19/9/2013 tarihli ilamıyla reddedildiği anlaşılmıştır.

26. Başvurunun değerlendirilmesi sonucunda, başvuruya konu davanın hukuki meselenin çözümündeki güçlük, maddi olayların karmaşıklığı, delillerin toplanmasında karşılaşılan engeller, taraf sayısı gibi kriterler dikkate alındığında karmaşık olmaktan uzak olduğu anlaşılmıştır. Başvurucunun tutum ve davranışlarıyla ve usuli haklarını kullanırken özensiz davranmasıyla yargılamanın uzamasına önemli ölçüde sebep olduğu da söylenemez. Dolayısıyla somut başvuru açısından farklı karar verilmesini gerektirecek bir yön bulunmadığı ve söz konusu dokuz yıllık yargılama sürecinde makul olmayan bir gecikmenin olduğu sonucuna varılmıştır.

27. Açıklanan nedenlerle, başvurucunun Anayasa’nın 36. maddesinde güvence altına alınan makul sürede yargılanma hakkının ihlal edildiğine karar verilmesi gerekir.

3. 6216 Sayılı Kanun’un 50. Maddesi Yönünden

28. Başvurucu, adil yargılanma hakkının ihlal edilmesi nedeniyle tüm özlük haklarının iade edilmesini ve maddi tazminat ödenmesini talep etmiştir.

29. 6216 sayılı Anayasa Mahkemesinin Kuruluşu ve Yargılama Usulleri Hakkında Kanun’un 50. maddesinin (1) numaralı fıkrasında, esas inceleme sonunda ihlal kararı verilmesi hâlinde ihlalin ve sonuçlarının ortadan kaldırılması için yapılması gerekenlere hükmedileceği belirtilmiş, ancak yerindelik denetimi yapılamayacağı, idari eylem ve işlem niteliğinde karar verilemeyeceği hüküm altına alınmıştır.

30. Başvuru konusu olayda, başvurucunun makul sürede yargılanma hakkının ihlal edildiği sonucuna varılmıştır. Bununla birlikte, başvuruya konu olan yargılama sürecinin kesinleşerek sona erdiği tarih dikkate alındığında, başvurucunun da manevi tazminat talebi bulunmaması nedeniyle ihlalin tespiti dışında sonuçlarının ortadan kaldırılması için yapılması gereken bir husus bulunmadığı anlaşılmaktadır.

31. Başvurucu tarafından yapılan ve dosyadaki belgeler uyarınca tespit edilen 198,35 TL harçtan oluşan yargılama giderinin başvurucuya ödenmesine karar verilmesi gerekir.

V. HÜKÜM

Açıklanan gerekçelerle;

A. Başvurucunun, makul sürede yargılanma hakkının ihlal edildiği yönündeki iddiasının KABUL EDİLEBİLİR OLDUĞUNA,

B. Anayasa’nın 36. maddesinde güvence altına alınan makul sürede yargılanma haklarının İHLAL EDİLDİĞİNE,

C. Başvurucunun diğer taleplerinin REDDİNE,

D. Başvurucu tarafından yapılan 198,35 TL harçtan oluşan yargılama giderinin BAŞVURUCUYA ÖDENMESİNE,

E. Ödemelerin, kararın tebliğini takiben başvurucuların Maliye Bakanlığına başvuru tarihinden itibaren dört ay içinde yapılmasına; ödemede gecikme olması halinde, bu sürenin sona erdiği tarihten ödeme tarihine kadar geçen süre için yasal faiz uygulanmasına,

17/3/2016 tarihinde OYBİRLİĞİYLE karar verildi.

I. KARAR KİMLİK BİLGİLERİ

Kararı Veren Birim İkinci Bölüm
Karar Türü (Başvuru Sonucu) Esas (İhlal)
Künye
(Zeki Akkuşoğlu [2.B.], B. No: 2013/8801, 17/3/2016, § …)
   
Başvuru Adı ZEKİ AKKUŞOĞLU
Başvuru No 2013/8801
Başvuru Tarihi 6/12/2013
Karar Tarihi 17/3/2016

II. BAŞVURU KONUSU


Başvuru, kimya mühendisi unvanına sahip olan başvurucunun 3600 ek gösterge rakamına göre ek göstergesinin düzeltilmesi isteminin reddi nedeniyle açılan iptal davasının makul sürede sonuçlanmaması nedeniyle adil yargılanma hakkının ihlal edildiği iddiasına ilişkindir.

III. İNCELEME SONUÇLARI


Hak Müdahale İddiası Sonuç Giderim
Adil yargılanma hakkı (Medeni Hak ve Yükümlülükler) Makul sürede yargılanma hakkı (idare) İhlal İhlalin tespiti
  • pdf
  • word
  • whatsapp
  • yazdir
T.C. Anayasa Mahkemesi