TÜRKİYE CUMHURİYETİ
|
ANAYASA MAHKEMESİ
|
|
|
BİRİNCİ BÖLÜM
|
|
KARAR
|
|
AHMET EROĞLU VE DİĞERLERİ
BAŞVURUSU
|
(Başvuru Numarası: 2013/9418)
|
|
Karar Tarihi: 9/9/2015
|
|
BİRİNCİ BÖLÜM
|
|
KARAR
|
|
Başkan
|
:
|
Burhan ÜSTÜN
|
Üyeler
|
:
|
Nuri NECİPOĞLU
|
|
|
Hicabi
DURSUN
|
|
|
Kadir ÖZKAYA
|
|
|
Rıdvan GÜLEÇ
|
Raportör Yrd.
|
:
|
İsmail Emrah PERDECİOĞLU
|
Başvurucular
|
:
|
1. Ahmet EROĞLU
|
|
|
2. Şerife ULAĞ
|
|
|
3. Necati EROĞLU
|
|
|
4. Nedim Mahmut EROĞLU
|
|
|
5. Fatma ŞAHİNER
|
|
|
6. Emine EROĞLU
|
|
|
7. Fatma ŞAHİNER
|
|
|
8. Mahmut ERGÜN
|
|
|
9. İsa EROĞLU
|
|
|
10. Hatice PEHLİVAN
|
|
|
11. Ahmet Bayram EROĞLU
|
|
|
12. Cemil EROĞLU
|
|
|
13. Ayşe ERGÜN
|
|
|
14. Ayşe ÖZTOSUN
|
|
|
15. Kafiye YAMAN
|
|
|
16. Süleyman EROĞLU
|
|
|
17. Teslime ARSLAN
|
|
|
18. Aydın TAŞKIN
|
|
|
19. Hacer ŞENER
|
|
|
20. Ayşegül Şener DEMİR
|
|
|
21. Bayram ŞAHİNER
|
|
|
22. Hacer ŞEN
|
|
|
23. Ayşe YÜCESAN EROĞLU
|
|
|
24. Ayşe KURNAZ
|
|
|
25. Hamide KORKMAZ
|
|
|
26. Gül Emine ŞENER EROĞLU
|
|
|
27. Emine YAŞAR
|
|
|
28. Esat ŞAHİNER
|
|
|
29. Mehmet Ali EROĞLU
|
|
|
30. Medine ÇELİK
|
|
|
31. Hacer YILMAZ
|
|
|
32. Emine ARSLAN
|
|
|
33. Erdoğan TÜRKMEN
|
|
|
34. Fatma EROĞLU
|
|
|
35. Hacer ATİK
|
|
|
36. Hamide HASANOĞLU
|
|
|
37. Mehmet HASANOĞLU
|
|
|
38. Mustafa Kemal EROĞLU
|
|
|
39. Zeynep VURAL
|
|
|
40. Necip ŞAHİNER
|
|
|
41. Zeynep YILDIRIM
|
|
|
42. Ayşe ARSLAN
|
|
|
43. Veli AYDIN
|
|
|
44. Medine EROĞLU
|
|
|
45. Selma TAŞKIN
|
|
|
46. Kafiye ŞEN
|
|
|
47. Cemile ÖZDEK
|
|
|
48. Hanife SÖZEN
|
|
|
Teslime SÖZEN
mirasçıları
|
|
|
49. Tahir SÖZEN
|
|
|
50. Bayram SÖZEN
|
|
|
51. Dursun Hatun SÖZEN
|
|
|
52. Birol SÖZEN
|
|
|
53. Yaşar SÖZEN
|
|
|
54. Serpil SÖZEN
|
|
|
55. Aydın SÖZEN
|
|
|
56. Fatma SÖZEN
|
|
|
Mustafa ŞAHİNER
mirasçıları
|
|
|
57. Zeynep ŞAHİNER
|
|
|
58. Zeki ŞAHİNER
|
|
|
59. Seçkin ŞAHİNER
|
|
|
60. Murat ŞAHİNER
|
|
|
61. Ali ŞAHİNER
|
|
|
62. Muhammet ŞAHİNER
|
|
|
Ahmet YILMAZ
mirasçıları
|
|
|
63. Fadime YILMAZ
|
|
|
64. Yaşar YILMAZ
|
Vekilleri
|
:
|
Av. Erhan BORA
|
I. BAŞVURUNUN
KONUSU
1. Başvuru, 11/4/1986 tarihinde
açılan tapu iptali ve tescil davasının makul sürede sonuçlanmaması ve
uyuşmazlık konusu taşınmaz üzerinde ihtiyati tedbir bulunması nedeniyle, adil
yargılanma ve mülkiyet haklarının ihlal edildiği iddialarına ilişkindir.
II. BAŞVURU
SÜRECİ
2. Başvuru, 20/12/2013
tarihinde Anayasa Mahkemesine doğrudan yapılmıştır. Dilekçe ve eklerinin idari
yönden yapılan ön incelemesi neticesinde başvuruda, Komisyona sunulmasına engel
teşkil edecek bir eksikliğin bulunmadığı tespit edilmiştir.
3. 6/5/2014, 14/5/2014 ve
1/10/2014 tarihlerinde, aralarında konu bakımından hukuki bağlantı bulunan
2013/9419, 9420, 9421, 9423, 9426, 9427, 9429, 9431, 9586, 9587, 9588, 9590,
9591, 9592, 9593, 9594, 9595, 9596, 9624, 9625,9626, 9627, 9628, 9629, 9630,
9631, 9632, 9633, 9634, 9677, 9678, 9679, 9680, 9681, 9682, 9683, 9684, 9685,
9686 ve 2014/4171, 4173, 4174, 4177, 4180, 4182, 4442, 4443, 4444, 4446, 4447
ve 4448 numaralı bireysel başvuru dosyalarının, 2013/9418 numaralı bireysel
başvuru dosyası ile birleştirilmesine, incelemeye 2013/9418 numaralı başvuru
dosyası üzerinden devam edilmesine karar verilmiştir.
4. Komisyon tarafından
24/7/2014 tarihinde, başvurunun kabul edilebilirlik incelemesinin Bölüm
tarafından yapılmasına, dosyanın Bölüme gönderilmesine karar verilmiştir.
5. Bölüm Başkanı tarafından 17/10/2014
tarihinde, kabul edilebilirlik ve esas incelemesinin birlikte yapılmasına karar
verilmiştir
6. Adalet Bakanlığına
(Bakanlık), başvuru konusu olay ve olgular bildirilmiş, başvuru belgelerinin
bir örneği görüş için gönderilmiştir. Bakanlığın 14/11/2014 tarihli yazısında,
Anayasa Mahkemesinin önceki kararlarına ve bu kapsamda sunulan görüşlerine
atfen, başvuru hakkında görüş sunulmayacağı bildirilmiştir. Bakanlık ayrıca
başvuruculardan Teslime Sözen’in 25/12/2013 tarihinde, Mustafa Şahiner’in 19/5/2014 tarihinde, Ahmet Yılmaz’ın 29/5/2014
tarihinde vefat ettiklerinin tespit edildiğini bildirmiştir.
7. Vefat eden başvurucuların
mirasçıları Anayasa Mahkemesine sundukları 8/4/2015 ve 10/4/2015 tarihli
dilekçeleri ile murisleri tarafından yapılmış olan bireysel başvuruları devam
ettirdiklerini, başvuru dosyasındaki ihlal iddialarına katıldıklarını beyan
etmişlerdir.
III. OLAY VE
OLGULAR
A. Olaylar
8. Başvuru formu ve eklerinde
ifade edildiği şekliyle ve UYAP aracılığıyla erişilen bilgi ve belgeler
çerçevesinde olaylar özetle şöyledir:
9. Başvurucuların murisleri ve
diğer bir kısım davacılar tarafından Maliye Hazinesi aleyhine 1951 yılında
Bafra Asliye Hukuk Mahkemesinde muarazanın ve müdahalenin meni davası
açılmıştır.
10. Taşınmazların bulunduğu
yerde kadastro çalışmalarının başlaması üzerine dava dosyası Bafra Tapulama
Mahkemesine gönderilmiştir.
11. Anılan Mahkemece 26/3/1971
tarihli ve E.1966/361, K.1971/118 sayılı kararla kadastro tutanaklarının
doldurulması için dosyanın Bafra Tapulama Müdürlüğüne gönderilmesine karar
verilmiştir.
12. Kadastro çalışmalarının
tamamlanıp kesinleşmesinden sonra taşınmazlar başvurucuların murisleri ve
arkadaşları adlarına tespit ve tapuya tescil edilmiştir.
13. Yapılan tescil üzerine
Maliye Hazinesi, 11/4/1986 tarihinde başvurucuların murisleri ve diğer bir
kısım davacılar aleyhine Bafra Asliye Hukuk Mahkemesinde tapu iptali ve tescil
davası açmış, tescili yapılan taşınmazların evveliyatının orman, çalılık
olduğunu, bu gibi yerlerin Tapulama Kanunu gereğince zilyetlikle iktisaba konu
olamayacağını ileri sürerek tapu kayıtlarının iptali ile taşınmazların Maliye
Hazinesi adına tescil edilmesini ve dava sonuçlanıncaya kadar tapu kayıtları
üzerine ihtiyati tedbir konulmasını talep etmiştir.
14. Bafra ilçesinde iki ayrı
Asliye Hukuk Mahkemesi kurulması üzerine yargılamaya Bafra 2. Asliye Hukuk
Mahkemesinde devam edilmiştir.
15. Bir süre Bafra 2. Asliye
Hukuk Mahkemesinde görülen dava, Ondokuz Mayıs
ilçesinde adliye teşkilatının kurulması üzerine, 1993 yılında Ondokuz Mayıs Asliye Hukuk Mahkemesine devredilmiştir.
16. Ondokuz Mayıs Asliye Hukuk
Mahkemesi, 15/4/2010 tarihli ve E.2003/72, K.2010/57 tarihli kararı ile davanın
reddine karar vermiştir.
17. Temyiz incelemesi sonucu
Yargıtay 20. Hukuk Dairesi, 8/3/2013 tarihli E.2012/9582, K.2013/2445 sayılı
ilamı ile ilk derece mahkemesinin kararını onamıştır.
18. Onama kararı, taraflara
tebliğ aşamasında olup karar henüz kesinleşmemiştir.
B. İlgili
Hukuk
19. 12/1/2011 tarihli ve 6100
sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 30. maddesi, 22/11/2001 tarihli ve 4721
sayılı Türk Medeni Kanunu’nun 716. maddesi
IV. İNCELEME VE
GEREKÇE
20. Mahkemenin 9/9/2015 tarihinde
yapmış olduğu toplantıda, başvurucuların 20/12/2013 tarihli ve 2013/9418
numaralı bireysel başvurusu incelenip gereği düşünüldü:
A. Başvurucuların
İddiaları
21. Başvurucular, 11/4/1986
tarihinde Bafra Asliye Hukuk Mahkemesinde murisleri aleyhine açılan tapu iptali
ve tescil davasında makul sürede yargılama yapılmadığını, uyuşmazlık konusu taşınmaz üzerindeki ihtiyati tedbirin devam ettiğini, uzun
süren dava nedeniyle taşınmazları üzerindeki tasarruf yetkilerinin
kısıtlandığını belirterek adil yargılanma ve mülkiyet haklarının ihlal
edildiğini ileri sürmüşler, tazminat talebinde bulunmuşlardır.
B. Değerlendirme
22. Başvuruculardan Nedim Mahmut
Eroğlu tarafından yapılan 2013/9686 numaralı ve 2014/4448 numaralı başvurular,
2013/9418 numaralı bireysel başvuru dosyasında birleştirilmiştir (bkz. § 3). Bununla
birlikte Anayasa Mahkemesince yapılan incelemede her iki başvuru dosyasının,
başvuru konusu olaylar ve ihlal iddiaları kapsamında da aynı içerikte
oldukları, dolayısıyla 2014/4448 numaralı başvurunun mükerrer olduğu
anlaşılmıştır.
1. Kabul Edilebilirlik Yönünden
a. Başvurucu Nedim Mahmut Eroğlu’nun 2014/4448 Numaralı
Bireysel Başvuru Dosyası Dışındaki Diğer Bireysel Başvuru Dosyalarındaki İhlal
İddiaları
23. Başvuru formları ve eklerinin
incelenmesi sonucunda açıkça dayanaktan yoksun olmadığı ve kabul edilemezliğine
karar verilmesini gerektirecek başka bir neden de bulunmadığı anlaşılan
başvurunun kabul edilebilir olduğuna karar verilmesi gerekir.
b. Başvurucu Nedim Mahmut Eroğlu’nun 2014/4448
Numaralı Bireysel Başvuru Dosyasındaki İhlal İddiaları
24. Başvurucu Nedim Mahmut Eroğlu, 11/4/1986 tarihinde Bafra
Asliye Hukuk Mahkemesinde murisi aleyhine açılan tapu iptali ve tescil
davasında makul sürede yargılama yapılmadığını, uyuşmazlık konusu taşınmaz üzerindeki ihtiyati tedbirin devam ettiğini, uzun
süren dava nedeniyle taşınmazı üzerindeki tasarruf yetkisinin kısıtlandığını
belirterek adil yargılanma ve mülkiyet haklarının ihlal edildiğini ileri
sürmüştür.
25. Anayasa Mahkemesince yapılan incelemede başvurucuları
aynı olan 27/12/2013 tarihli ve 2013/9686 numaralı başvuru ile 1/3/2014 tarihli
ve 2014/4448 numaralı başvurunun, başvuru konusu olaylar ve ihlal iddiaları
yönünden aynı oldukları tespit edilmiştir (bkz. § 22). Dolayısıyla tarih
itibarıyla daha sonra yapılan 2014/4448 numaralı başvurunun mükerrer olduğu
anlaşılmıştır.
26. 30/3/2011 tarihli ve 6216 sayılı
Anayasa Mahkemesinin Kuruluşu ve Yargılama Usulleri Hakkında Kanun’un “Başvuru hakkının kötüye kullanılması”
kenar başlıklı 51. maddesi şöyledir:
“Bireysel başvuru hakkını açıkça kötüye
kullandığı tespit edilen başvurucular aleyhine, yargılama giderlerinin dışında,
ayrıca ikibin Türk Lirasından fazla olmamak üzere
disiplin para cezasına hükmedilebilir.”
27. Anayasa Mahkemesi İçtüzüğü'nün (İçtüzük) "Bireysel başvuru formu ve ekleri" başlıklı 59.
maddesinin ilgili kısımları şöyledir:
"…
(2) Başvuru formunda aşağıdaki hususlar yer alır:
…
ı) Başvurucunun Mahkeme önünde devam eden bir başka
başvurusu varsa numarası.
…
Başvurucuların, adreslerinde veya başvuruyla ilgili
koşullarda herhangi bir değişiklik meydana geldiğinde bunu Mahkemeye
bildirmeleri zorunludur."
28. İçtüzük’ün “Başvuru hakkının kötüye kullanılması” kenar başlıklı 83.
maddesi şöyledir:
“Başvurucunun
istismar edici, yanıltıcı ve benzeri nitelikteki davranışlarıyla bireysel
başvuru hakkını açıkça kötüye kullandığının tespit edilmesi hâlinde başvuru
reddedilir ve yargılama giderleri dışında, ilgilinin ikibin
Türk Lirasından fazla olmamak üzere disiplin para cezasıyla cezalandırılmasına
karar verilir.”
29. İlgili düzenleme
vasıtasıyla, genel hukuk teorisinde bir kamu düzeni kuralı olarak ele alınan ve
genel olarak bir hakkın açıkça öngörüldüğü amaç dışında ve başkalarını zarara
sokacak şekilde kullanılmasının hukuk düzenince himaye edilmeyeceğini ifade
eden hakkın kötüye kullanılmasının, bireysel başvuru alanında özel olarak ele alındığı
görülmektedir. Bu bağlamda bireysel başvuru usulünün amacına açıkça aykırı olan
ve Mahkemenin başvuruyu gereği gibi değerlendirmesini engelleyen davranışların,
başvuru hakkının kötüye kullanılması olarak değerlendirilmesi mümkündür (Mehmet Güven Ulusoy, [GK], B. No:
2013/1013, 2/7/2015, § 31; S.Ö.,
B. No: 2013/7087, 18/9/2014, § 28).
30. Bu kapsamda özellikle,
Mahkemeyi yanıltmak amacıyla kasten gerçek olmayan maddi vakıalara dayanılması
veya bu nitelikte bilgi ve belge sunulması, başvurunun değerlendirilmesi
noktasında esaslı olan bir unsur hakkında bilgi verilmemesi, başvurunun
değerlendirilmesi sürecinde vuku bulan ve söz konusu değerlendirmeyi
etkileyecek nitelikte yeni ve önemli gelişmeler hakkında Mahkemenin
bilgilendirilmemesi suretiyle başvuru hakkında doğru bir kanaat
oluşturulmasının engellenmesi, medeni ve meşru eleştiri sınırları saklı kalmak
kaydıyla bireysel başvuru amacıyla bağdaşmayacak surette hakaret, tehdit veya
tahrik edici bir üslup kullanılması ile söz konusu başvuru yolu kapsamında
ihlalin tespiti ile ihlal ve sonuçlarının ortadan kaldırılmasına ilişkin amaçla
bağdaşmayacak surette içeriksiz bir başvuruda bulunulması durumunda başvuru
hakkının kötüye kullanıldığı kabul edilebilecektir (Mehmet Güven Ulusoy, § 32; S.Ö., § 29).
31. Somut olayda 2013/9418 numaralı bireysel başvuru
dosyasında birleştirilen 2013/9686 ve 2014/4448 numaralı bireysel başvuru
dosyalarının, aynı başvurucu (Nedim Mahmut Eroğlu) tarafından sunulduğu ve
anılan dosyalarda yer verilen başvuru konusu olaylar ile ihlal iddialarının da
aynı olduğu tespit edilmiştir (bkz. § 25). Dolayısıyla başvurucu Nedim Mahmut
Eroğlu, hukuki sebepleri ve maddi olayları aynı olan bir konuda hem 27/12/2013
tarihinde hem de 1/3/2014 tarihinde bireysel başvuruda bulunmuş ancak bireysel
başvuru formunda “IV-A-Başvurucunun Anayasa
Mahkemesi önünde devam eden bir başka başvurusu varsa numarası:” ifadesi
yer aldığı hâlde bu kısımda herhangi bir açıklama ya da bildirime yer vermemiş,
söz konusu başvurular yapıldıktan sonra da mükerrer tazminat ödenmesine yol
açabilecek bu hususa ilişkin olarak Anayasa Mahkemesine herhangi bir
bilgilendirmede bulunmamıştır.
32. Açıklanan nedenle başvurucu Nedim Mahmut Eroğlu
tarafından yapılan 2014/4448 numaralı bireysel başvurunun mükerrer olduğu;
başvurucunun, İçtüzük’ün 59. maddesinin (2) numaralı
fıkrasının (ı) bendi ile (5) numaralı fıkrasında belirtilen yükümlülüğüne açıkça
aykırı olarak mükerrer tazminat ödenmesine yol açabilecek bu hususta Anayasa
Mahkemesine herhangi bir bildirimde bulunmadığı anlaşıldığından başvurunun, “başvuru hakkının kötüye kullanımı”
nedeniyle reddine karar verilmesi gerekir.
33. Başvurucu aleyhine, başvuru hakkının
kötüye kullanılması nedeniyle 6216 sayılı Kanun'un 51. maddesi ve İçtüzük’ün 83. maddesi uyarınca takdiren
500,00 TL disiplin para cezasına hükmedilmesi gerekir.
2. Esas Yönünden
34. Başvurucular, 11/4/1986 tarihinde murisleri aleyhine
Bafra Asliye Hukuk Mahkemesinde açılan tapu iptali ve tescil davasının makul
sürede sonuçlanmadığını ve bu sürede taşınmazı kullanamadığını belirterek, adil
yargılanma ve mülkiyet haklarının ihlal edildiğini ileri sürmüşlerdir.
35. Anayasa ve Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nin (Sözleşme)
ortak koruma alanı dışında kalan bir hak ihlali iddiasını içeren başvurunun
kabul edilebilir olduğuna karar verilmesi mümkün olmayıp (Onurhan Solmaz, B. No: 2012/1049, 26/3/2013, § 18) Sözleşme metni
ile Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM) kararlarından ortaya çıkan ve adil
yargılanma hakkının somut görünümleri olan alt ilke ve haklar, Anayasa’nın 36.
maddesinde yer verilen adil yargılanma hakkının da unsurlarıdır. Anayasa
Mahkemesi de Anayasa’nın 36. maddesi uyarınca inceleme yaptığı birçok
kararında, ilgili hükmü Sözleşme’nin 6. maddesi ve AİHM içtihadı ışığında
yorumlamak suretiyle Sözleşme’nin lafzi içeriğinde yer alan ve AİHM içtihadıyla
adil yargılanma hakkının kapsamına dâhil edilen ilke ve haklara, Anayasa’nın
36. maddesi kapsamında yer vermektedir. Somut başvurunun dayanağını oluşturan
makul sürede yargılanma hakkı da yukarıda belirtilen ilkeler uyarınca adil
yargılanma hakkının kapsamına dâhil olup ayrıca davaların en az giderle ve mümkün
olan süratle sonuçlandırılmasının yargının görevi olduğunu belirten Anayasa’nın
141. maddesinin de Anayasa’nın bütünselliği ilkesi gereği, makul sürede
yargılanma hakkının değerlendirilmesinde göz önünde bulundurulması gerektiği
açıktır (Güher Ergun ve diğerleri,
B. No: 2012/13, 2/7/2013, §§ 38 ve 39).
36. Davanın karmaşıklığı,
yargılamanın kaç dereceli olduğu, tarafların ve ilgili makamların yargılama
sürecindeki tutumu ve başvurucunun, davanın hızla sonuçlandırılmasındaki
menfaatinin niteliği gibi hususlar, bir davanın süresinin makul olup
olmadığının tespitinde göz önünde bulundurulması gereken kriterlerdir (Güher Ergun ve diğerleri, §§ 41-45).
37. Anayasa’nın 36. maddesi ve Sözleşme’nin 6. maddesi
uyarınca, medeni hak ve yükümlülüklere ilişkin uyuşmazlıkların makul sürede
karara bağlanması gerekmektedir. Başvuru konusu olayda, Asliye Hukuk Mahkemesi
nezdinde açılan tapu iptali ve tescil davasının söz konusu olduğu görülmekle,
18/6/1927 tarihli ve 1086 sayılı mülga Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu ile 6100
sayılı Kanun’da yer alan usul hükümlerine göre yürütülen somut yargılama
faaliyetinin, medeni hak ve yükümlülükleri konu alan bir yargılama olduğu
hususunda kuşku yoktur (Güher Ergun ve
diğerleri, § 49).
38. Medeni hak ve
yükümlülüklerle ilgili uyuşmazlıklara ilişkin makul süre değerlendirmesinde
sürenin başlangıcı, kural olarak, uyuşmazlığı karara bağlayacak yargılama
sürecinin işletilmeye başlandığı, başka bir deyişle davanın ikame edildiği
tarih olup somut başvuru açısından bu tarih 11/4/1986’dır.
39. Başvuruya konu tapu iptali
ve tescil davası; başvurucuların, miras bırakanlarından intikalle takip etmekte
oldukları bir uyuşmazlık olup bu yönüyle makul süre değerlendirmesi bakımından
dikkate alınacak sürenin başlangıç anı, mirasçıların yargılamaya katıldığı an
değil, somut olayda murisler açısından değerlendirmeye esas alınan sürenin
başlangıç anıdır (Gülseren Gürdal ve
diğerleri, B. No: 2013/1115, 5/12/2013, § 51).
40. Sürenin bitiş tarihi ise çoğu
zaman icra aşamasını da kapsayacak şekilde yargılamanın sona erme tarihidir.
Ancak devam eden yargılamalara ilişkin makul sürede yargılanma hakkının ihlal
edildiği iddiasını içeren başvuruların, yargılama faaliyetinin devamı sırasında
da yapılabilmesi olanağı bulunduğundan değerlendirmeye esas alınacak sürenin
bitiş anı başvurunun karara bağlandığı tarihtir (Güher Ergun ve diğerleri, § 52).
41. Başvuruya konu yargılama
sürecinin incelenmesinde, yargılamanın konusunun başvurucuların murislerine ait
taşınmazların tapu kayıtlarının iptali ile Maliye Hazinesi adına tapuya tescili
istemi olduğu, Bafra Asliye Hukuk Mahkemesinde açılan davanın yargılama
sürecinde dava dosyasının önce Bafra 2. Asliye Hukuk Mahkemesine, ardından Ondokuz Mayıs Asliye Hukuk Mahkemesine devredildiği, Ondokuz Mayıs Asliye Hukuk Mahkemesinin 15/4/2010 tarihli
kararı ile davanın reddine hükmedildiği, temyiz incelemesi sonucu Yargıtay 20.
Hukuk Dairesinin, 8/3/2013 tarihli ilamı ile Mahkeme kararının onandığı, onama
ilamının taraflara tebliğ aşamasının devam ettiği, ilk derece mahkemesi
kararının henüz kesinleşmediği anlaşılmıştır.
42. 6100 sayılı Kanun’un
öngördüğü yargılama usullerine tabi mahkemeler nezdindeki yargılamaların, makul
sürede tamamlanmadığı yönündeki iddialar daha önce bireysel başvuru konusu
yapılmış ve Anayasa Mahkemesi tarafından, özellikle yargılamada sürati temin
etmeye hizmet eden özel usul hükümlerinin nazara alınmadığı göz önünde
bulundurularak makul sürede yargılanma hakkının ihlal edildiği yönünde karar verilmiştir
(Güher Ergun ve diğerleri, §§
34-64).
43. Başvuruya konu tapu iptali ve tescil davasının
incelenmesinde; hukuki meselenin çözümündeki güçlük, yargılamanın niteliği,
maddi olayların karmaşıklığı, delillerin toplanmasında karşılaşılan engeller gibi
kriterler dikkate alındığında başvuruya konu yargılamanın karmaşık nitelikte
olduğu anlaşılmışsa da somut başvuru açısından, daha önce verilen kararlar
dışında farklı karar verilmesini gerektirecek bir yön bulunmadığı ve yirmi
dokuz yılı aşkın bir süredir devam eden yargılama sürecinde makul olmayan bir
gecikmenin olduğu sonucuna varılmıştır.
44. Açıklanan nedenlerle,
başvurucuların Anayasa’nın 36. maddesinde güvence altına alınan makul sürede
yargılanma haklarının ihlal edildiğine karar verilmesi gerekir.
45. Başvurucular
ayrıca, uzun süren yargılama ve ihtiyati tedbir nedeniyle taşınmazlarını
kullanamadıklarını belirterek mülkiyet haklarının ihlal edildiğini iddia
etmişlerse de başvurucuların, makul sürede yargılanma haklarının ihlal edildiği
yönünde yukarıda yer verilen tespitler ışığında ve taşınmazın mülkiyetine
yönelik davanın devam ettiği dikkate alındığında mülkiyet haklarının ihlal
edildiği yönündeki iddialarının bu aşamada ayrıca değerlendirilmesine gerek
görülmemiştir.
3. 6216 Sayılı Kanunun 50. Maddesi
Yönünden
46. Başvurucular, adil
yargılanma ve mülkiyet haklarının ihlal edildiğinin tespitini ve her bir
başvurucu için 40.000,00 TL manevi tazminata hükmedilmesini talep etmişlerdir.
47. 6216 sayılı
Kanun’un “Kararlar” kenar başlıklı 50. maddesinin
(2) numaralı fıkrası şöyledir:
“Tespit edilen ihlal bir mahkeme kararından kaynaklanmışsa,
ihlali ve sonuçlarını ortadan kaldırmak için yeniden yargılama yapmak üzere
dosya ilgili mahkemeye gönderilir. Yeniden yargılama yapılmasında hukuki yarar
bulunmayan hâllerde başvurucu lehine tazminata hükmedilebilir veya genel
mahkemelerde dava açılması yolu gösterilebilir. Yeniden yargılama yapmakla
yükümlü mahkeme, Anayasa Mahkemesinin ihlal kararında açıkladığı ihlali ve
sonuçlarını ortadan kaldıracak şekilde mümkünse dosya üzerinden karar verir.”
48. Başvurucuların tarafı olduğu uyuşmazlığa ilişkin yirmi dokuz
yılı aşkın yargılama süresi nazara alındığında yargılama faaliyetinin uzunluğu
sebebiyle, yalnızca ihlal tespitiyle giderilemeyecek olan manevi zararları
karşılığında başvurucu Teslime Sözen’in mirasçıları Tahir Sözen, Bayram Sözen,
Dursun Hatun Sözen, Birol Sözen, Yaşar Sözen, Serpil Sözen, Aydın Sözen, Fatma
Sözen’e ayrı ayrı net 500,00 TL; başvurucu Mustafa Şahiner’in
mirasçıları Zeynep Şahiner, Zeki Şahiner,
Seçkin Şahiner, Murat Şahiner,
Ali Şahiner, Muhammet Şahiner’e
ayrı ayrı net 600,00 TL; başvurucular Ahmet Eroğlu, Necati Eroğlu, Nedim Mahmut
Eroğlu, Emine Eroğlu, İsa Eroğlu, Ahmet Bayram Eroğlu, Cemil Eroğlu, Süleyman
Eroğlu, Ayşe Yücesan Eroğlu, Gül Emine Şener Eroğlu, Mehmet Ali Eroğlu, Mustafa
Kemal Eroğlu, Kafiye Şen’e ayrı ayrı net 1.550,00 TL; başvurucular Hatice
Pehlivan, Ayşe Ergün, Medine Çelik, Hacer Atik’e ayrı ayrı net 1.700,00 TL;
başvurucu Mahmut Ergün’e net 1.850,00 TL; başvurucular Fatma Şahiner, Ayşe Öztosun, Ayşe
Arslan’a ayrı ayrı net 2.500,00 TL; başvurucular Emine Yaşar, Erdoğan Türkmen,
Fatma Eroğlu, Zeynep Yıldırım, Cemile Özdek’e ayrı
ayrı net 2.850,00 TL; başvurucular Kafiye Yaman, Aydın Taşkın, Hacer Şener,
Bayram Şahiner, Esat Şahiner,
Hacer Yılmaz, Zeynep Vural, Necip Şahiner, Veli
Aydın, Medine Eroğlu, Selma Taşkın’a ayrı ayrı net 3.350,00 TL; başvurucular
Emine Arslan, Hamide Hasanoğlu, Mehmet Hasanoğlu’na ayrı ayrı net 4.000,00 TL; başvurucu Ahmet
Yılmaz mirasçıları Fadime Yılmaz ve Yaşar Yılmaz’a ayrı ayrı net 10.000,00 TL;
başvurucular Şerife Ulağ, Fatma Şahiner,
Teslime Arslan, Ayşegül Şener Demir, Hacer Şen, Ayşe Kurnaz, Hamide Korkmaz,
Hanife Sözen’e ayrı ayrı net 19.950,00 TL manevi tazminat ödenmesine karar
verilmesi gerekir.
49. Başvurucular; Hanife Sözen, Zeynep Yıldırım, Cemile Özdek,
Ayşe Arslan, Medine Eroğlu, Medine Çelik, Hacer Şen, Kafiye Yaman, Veli Aydın,
Hacer Yılmaz, Selma Taşkın tarafından ayrı ayrı yapılan ve dosyalardaki
belgeler uyarınca tespit edilen 206,10 TL ve diğer başvurucular tarafından ayrı
ayrı yapılan ve dosyalardaki belgeler uyarınca tespit edilen 198,35 TL harçtan
oluşan yargılama giderinin başvuruculara ayrı ayrı ödenmesine ve tüm
başvuruculara 1.500,00 TL vekâlet ücretinin müştereken ödenmesine karar
verilmesi gerekir.
50. Başvuruya
konu yargılamanın yirmi dokuz yılı aşkın süredir devam ettiği ve bu hususun
makul sürede yargılanma hakkını ihlal ettiği gözetilerek anayasal bir hakkın
ihlal edildiği açık olan bir yargılama dosyasında hukuka, adalete ve mahkemeye
güven ilkesinin gördüğü zararın devam etmesinin önlenmesi amacıyla yargılamanın
mümkün olan en kısa sürede sonuçlandırılmasını teminen
kararın bir örneğinin ilgili Mahkemesine gönderilmesine karar verilmesi
gerekir.
V. HÜKÜM
Açıklanan
gerekçelerle;
A. Başvurucu Nedim Mahmut Eroğlu’nun 2014/4448 numaralı mükerrer
bireysel başvurusunun “başvuru
hakkının kötüye kullanılması” nedeniyle REDDİNE,
B. Başvurucuların, makul sürede yargılanma haklarının ihlal
edildiği yönündeki iddialarının KABUL EDİLEBİLİR OLDUĞUNA,
C. Başvurucuların, Anayasa’nın 36. maddesinde güvence altına alınan
makul sürede yargılanma haklarının İHLAL EDİLDİĞİNE,
D. Başvurucu Teslime Sözen’in
mirasçıları Tahir Sözen, Bayram Sözen, Dursun Hatun Sözen, Birol Sözen, Yaşar
Sözen, Serpil Sözen, Aydın Sözen, Fatma Sözen’e ayrı ayrı net 500,00 TL;
başvurucu Mustafa Şahiner’in mirasçıları Zeynep Şahiner, Zeki Şahiner, Seçkin Şahiner, Murat Şahiner, Ali Şahiner, Muhammet Şahiner’e ayrı
ayrı net 600,00 TL; başvurucular Ahmet Eroğlu, Necati Eroğlu, Nedim Mahmut
Eroğlu, Emine Eroğlu, İsa Eroğlu, Ahmet Bayram Eroğlu, Cemil Eroğlu, Süleyman
Eroğlu, Ayşe Yücesan Eroğlu, Gül Emine Şener Eroğlu, Mehmet Ali Eroğlu, Mustafa
Kemal Eroğlu, Kafiye Şen’e ayrı ayrı net 1.550,00 TL; başvurucular Hatice
Pehlivan, Ayşe Ergün, Medine Çelik, Hacer Atik’e ayrı ayrı net 1.700,00 TL;
başvurucu Mahmut Ergün’e net 1.850,00 TL; başvurucular Fatma Şahiner, Ayşe Öztosun, Ayşe
Arslan’a ayrı ayrı net 2.500,00 TL; başvurucular Emine Yaşar, Erdoğan Türkmen,
Fatma Eroğlu, Zeynep Yıldırım, Cemile Özdek’e ayrı
ayrı net 2.850,00 TL; başvurucular Kafiye Yaman, Aydın Taşkın, Hacer Şener,
Bayram Şahiner, Esat Şahiner,
Hacer Yılmaz, Zeynep Vural, Necip Şahiner, Veli
Aydın, Medine Eroğlu, Selma Taşkın’a ayrı ayrı net 3.350,00 TL; başvurucular
Emine Arslan, Hamide Hasanoğlu, Mehmet Hasanoğlu’na ayrı ayrı net 4.000,00 TL; başvurucu Ahmet
Yılmaz mirasçıları Fadime Yılmaz ve Yaşar Yılmaz’a ayrı ayrı net 10.000,00 TL;
başvurucular Şerife Ulağ, Fatma Şahiner,
Teslime Arslan, Ayşegül Şener Demir, Hacer Şen, Ayşe Kurnaz, Hamide Korkmaz,
Hanife Sözen’e ayrı ayrı net 19.950,00 TL manevi TAZMİNAT ÖDENMESİNE,
E. Başvurucular Hanife Sözen,
Zeynep Yıldırım, Cemile Özdek, Ayşe Arslan, Medine Eroğlu, Medine Çelik, Hacer
Şen, Kafiye Yaman, Veli Aydın, Hacer Yılmaz ve Selma Taşkın tarafından ayrı
ayrı yapılan ve dosyalardaki belgeler uyarınca tespit edilen 206,10 TL harçtan
oluşan yargılama giderinin AYRI AYRI BAŞVURUCULARA ÖDENMESİNE,
F. Başvurucular Ahmet Eroğlu, Necati Eroğlu,
Nedim Mahmut Eroğlu, Emine Eroğlu, İsa Eroğlu, Ahmet Bayram Eroğlu, Cemil
Eroğlu, Süleyman Eroğlu, Ayşe Yücesan Eroğlu, Gül Emine Şener Eroğlu, Mehmet
Ali Eroğlu, Mustafa Kemal Eroğlu, Kafiye Şen, Hatice Pehlivan, Ayşe Ergün,
Hacer Atik, Mahmut Ergün, Fatma Şahiner, Ayşe Öztosun, Emine Yaşar, Erdoğan Türkmen, Fatma Eroğlu, Aydın
Taşkın, Hacer Şener, Bayram Şahiner, Esat Şahiner, Zeynep Vural, Necip Şahiner,
Emine Arslan, Hamide Hasanoğlu, Mehmet Hasanoğlu, Şerife Ulağ, Fatma Şahiner, Teslime Arslan, Ayşegül Şener Demir, Ayşe Kurnaz
ve Hamide Korkmaz tarafından
ayrı ayrı yapılan ve dosyalardaki belgeler uyarınca tespit edilen 198,35 TL
harçtan oluşan yargılama giderinin BAŞVURUCULARA AYRI AYRI ÖDENMESİNE,
G. Başvurucu vefat eden
Teslime Sözen tarafından yapılan 198,35 TL harçtan oluşan yargılama giderinin
mirasçıları Tahir
Sözen, Bayram Sözen, Dursun Hatun Sözen, Birol Sözen, Yaşar Sözen, Serpil
Sözen, Aydın Sözen, Fatma Sözen’e; başvurucu vefat eden Mustafa Şahiner tarafından yapılan 198,35 TL harçtan oluşan yargılama giderinin
mirasçıları Zeynep Şahiner, Zeki Şahiner,
Seçkin Şahiner, Murat Şahiner,
Ali Şahiner, Muhammet Şahiner’e;
başvurucu vefat eden Ahmet Yılmaz tarafından yapılan 198,35 TL harçtan oluşan yargılama giderinin
mirasçıları Fadime Yılmaz ve Yaşar Yılmaz’a MÜŞTEREKEN ÖDENMESİNE,
H. Başvurucuların vekille temsil edildikleri dikkate alınarak
1.500,00 TL vekâlet ücretinin başvurucuların tamamına MÜŞTEREKEN ÖDENMESİNE,
İ. 2014/4448 sayılı bireysel başvuru dosyası açısından başvurucu
Nedim Mahmut Eroğlu tarafından yapılan 206,10 TL harçtan oluşan yargılama
giderinin başvurucu üzerinde bırakılmasına,
J. 6216 sayılı Kanun’un 51. maddesi ve Anayasa Mahkemesi İçtüzüğü’nün 83. maddesi uyarınca başvurucu Nedim Mahmut
Eroğlu’ndan 500,00 TL disiplin para cezasının tahsiline,
K. Ödemelerin, kararın tebliğini takiben başvurucuların Maliye
Bakanlığına başvuru tarihinden itibaren dört ay içinde yapılmasına, ödemelerde
gecikme olması hâlinde bu sürenin sona erdiği tarihten ödeme tarihine kadar
geçen süre için yasal faiz uygulanmasına,
L. Kararın bir örneğinin Ondokuz Mayıs
Asliye Hukuk Mahkemesine gönderilmesine,
9/9/2015
tarihinde OY BİRLİĞİYLE karar verildi.