logo
Bireysel Başvuru Kararları Kullanıcı Kılavuzu English

(Ögeday Akın [1.B.], B. No: 2014/2345, 10/6/2015, § …)
Kararlar Bilgi Bankasında yayınlanan karar metni
editöryal düzeltmelere tabi tutulmuş olabilir.
   


 

 

 

 

TÜRKİYE CUMHURİYETİ

ANAYASA MAHKEMESİ

 

 

BİRİNCİ BÖLÜM

 

KARAR

 

ÖGEDAY AKIN BAŞVURUSU

(Başvuru Numarası: 2014/2345)

 

Karar Tarihi: 10/6/2015

 

BİRİNCİ BÖLÜM

 

KARAR

 

 

Başkan

:

Burhan ÜSTÜN

Üyeler

:

Hicabi DURSUN

 

 

Erdal TERCAN

 

 

Hasan Tahsin GÖKCAN

 

 

Rıdvan GÜLEÇ

Raportör

:

Okan TAŞDELEN

Başvurucu

:

Ögeday AKIN

Vekili

:

Av. Turhan TUTUMLU

 

 

 

I. BAŞVURUNUN KONUSU

1. Başvurucu, mahkûmiyetine karar veren Muğla 1. Ağır Ceza Mahkemesinin bazı üyelerinin, başka bir mahkemece verilen görevsizlik kararının itiraz incelemesine katıldıklarını belirterek, tarafsız bir mahkemede yargılanma hakkının ihlal edildiğini ileri sürmüştür. Başvurucu bu nedenle, mahkûmiyet kararının kaldırılmasını ve infazın durdurulmasını talep etmiştir.

II. BAŞVURU SÜRECİ

2. Başvuru, 21/2/2014 tarihinde Anayasa Mahkemesine doğrudan yapılmıştır. Dilekçe ve eklerinin idari yönden yapılan ön incelemesi neticesinde Komisyona sunulmasına engel bir eksikliğin bulunmadığı tespit edilmiştir.

3. Birinci Bölüm Üçüncü Komisyonunca, 31/10/2014 tarihinde kabul edilebilirlik incelemesinin Bölüm tarafından yapılmasına, dosyanın Bölüme gönderilmesine karar verilmiştir.

4. Bölüm Başkanı tarafından 6/3/2015 tarihinde edilebilirlik ve esas incelemesinin birlikte yapılmasına ve bir örneğinin görüş için Adalet Bakanlığına gönderilmesine karar verilmiştir.

5. Adalet Bakanlığı tarafından 1/4/2015 tarihinde Anayasa Mahkemesine sunulan görüş, başvurucuya 14/4/2015 tarihinde bildirilmiştir. Başvurucu, Bakanlık görüşüne karşı beyanlarını kargo yoluyla 16/4/2015 tarihinde Anayasa Mahkemesine sunmuştur.

III. OLAY VE OLGULAR

Olaylar

6. Başvuru dilekçesi ve eklerinde ifade edildiği şekliyle ve dosyaya sunulan belgeler çerçevesinde olaylar özetle şöyledir:

Başvuruya Konu Yargılama

7. Başvurucu ve diğer üç sanık hakkında karşılıklı yaralama suçundan dava açılmıştır.

8. Bodrum 4. Asliye Ceza Mahkemesi, 5/3/2007 tarihli ve E.2007/187, K.2007/32 sayılı kararıyla başvurucuya atılı eylemlerin sübutu halinde adam öldürmeye teşebbüs niteliğinde olacağı ve delillerin değerlendirilmesinin Muğla Ağır Ceza Mahkemesine ait olduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı vermiştir.

9. Muğla 1. Ağır Ceza Mahkemesi, 2007/253 Değişik İş sayılı kararında, başvurucunun eyleminin adam öldürmeye teşebbüs suçunu oluşturup oluşturmayacağının Ağır Ceza Mahkemesince değerlendirilmesi gerektiğini belirtmiş ve başvurucunun itirazını reddetmiştir. Mahkeme heyetinde, başkan A.K. ile üyeler M.Ö. ve H.G. yer almaktadır.

10. Davayı görmeye başlayan Muğla 1. Ağır Ceza Mahkemesi, 12/4/2007 ile 11/1/2011 tarihleri arasında toplam 18 duruşma yapmıştır. Mahkeme heyetinin bir kısmında, başvurucunun görevsizlik kararına itirazını inceleyen heyette yer alan hâkim veya hâkimler de yer almıştır.

11. Muğla 1. Ağır Ceza Mahkemesi, 11/1/2011 tarihli ve E.2007/80, K.2011/7 sayılı kararıyla başvurucuyu, kasten yaralama suçundan toplamda 6 yıl 8 ay hapis cezasına mahkûm etmiştir. Mahkeme, M.K.’nin de aralarında bulunduğu diğer sanıklar hakkında para cezasına hükmetmiştir.

12. Başvurucunun temyizi üzerine, Yargıtay 1. Ceza Dairesi, 24/12/2012 tarihli ve E.2012/3313, K.2012/9855 sayılı ilamıyla kararın başvuran ve diğer iki sanık hakkındaki kısmını onamıştır. M.K. yönünden ise İlk Derece Mahkemesi kararı bozulmuştur.

13. Başvurucu nihai karardan 27/1/2014 tarihinde haberdar olduğunu belirtmektedir.

14. Bireysel başvuru, 21/2/2014 tarihinde yapılmıştır.

Bağlantılı Yargılamalar

15. Yargıtay bozması sonrası yargılamaya, Muğla 1. Ağır Ceza Mahkemesinin E.2013/27 sayılı dosyası üzerinden devam edilmiştir.

16. 18/4/2013 tarihinde yapılan ilk duruşmada Mahkeme, başvurucu müdafisinin istifa dilekçesi verdiğini belirtmiş ve sanık M.K’nin tekerrür hususunda ek savunmasını almıştır.

17. 11/7/2013 ile 26/12/2013 tarihleri arasında yapılan dört duruşmaya başvurucu vekili M.Ş.B. mazeret bildirerek katılmamıştır. Başvurucu vekili, 11/7/2013 ve 8/10/2013 tarihli mazeret dilekçelerini UYAP üzerinden hazırlayarak göndermiştir.

18. Muğla 1. Ağır Ceza Mahkemesi 26/12/2013 tarihinde başvurucunun ve vekilinin bozmaya karşı beyanlarının alınmasından vazgeçmiş ve sanık M.K. hakkında yeniden hüküm kurmuştur.

19. Diğer yandan, Bodrum 3. Asliye Hukuk Mahkemesinin E.2007/270 sayılı dosyasında, başvurucu ile sanık M.K. arasında ceza yargılamasına konu olaylarla bağlantılı bir hukuk davası görülmüştür.

20. Başvurucu vekili M.Ş.B.’nin de hazır bulunduğu 7/6/2013 tarihli duruşmada, Yargıtay 1. Ceza Dairesinin kısmi bozma ilamı gündeme gelmiş ve bozma sonrası yargılamanın bulunduğu aşamanın ilgili Mahkemesinden sorulmasına karar verilmiştir.

IV. İNCELEME VE GEREKÇE

21. Mahkemenin 10/6/2015 tarihinde yapmış olduğu toplantıda, başvurucunun 21/2/2014 tarih ve 2014/2345 numaralı bireysel başvurusu incelenip gereği düşünüldü:

A. Başvurucunun İddiaları

22. Başvurucu, kasten yaralama suçundan açılan davada Bodrum Asliye Ceza Mahkemesinin verdiği görevsizlik kararının Muğla 1. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından incelenerek reddedildiğini, böylelikle henüz yargılama başlamadan görüş bildirmiş olduğunu, yargılamanın bilahare Muğla 1. Ağır Ceza Mahkemesince yürütüldüğünü, itiraz incelemesine katılan hâkimlerin bulunduğu heyetlerce sanık, tanık dinlenmesi, keşif ve bilirkişi işlemlerinin ve tutukluluk incelemesinin yapıldığını belirterek, Anayasa’nın 36. maddesinde korunan tarafsız bir mahkemede yargılanma hakkının ihlal edildiğini ileri sürmüştür. Başvurucu iddia ettiği ihlale dayanarak, mahkûmiyet kararının kaldırılmasını ve infazın durdurulmasını talep etmiştir.

B. Değerlendirme

1. Başvurucunun Bakanlık Görüşüne Karşı Beyanları Yönünden

23. Adalet Bakanlığı görüş yazısında, Bodrum 3. Asliye Hukuk Mahkemesinin 7/6/2013 tarihli duruşmasında, başvurucu hakkındaki cezayı onayan Yargıtay ilamının başvurucunun vekilinin huzurunda incelendiğine ve Yargıtay bozması sonrası Muğla 1. Ağır Ceza Mahkemesince yapılan 11/7/2013 tarihli duruşmaya başvurucu vekilinin mazeret dilekçesi gönderdiğine dikkat çekilmiştir.

24. Başvurucu vekili, Bakanlık yazısına karşı görüşlerini 16/4/2015 tarihinde kargo yoluyla göndermiştir.

25. 30/3/2011 tarih ve 6216 sayılı Anayasa Mahkemesinin Kuruluşu ve Yargılama Usulleri Hakkında Kanun’un “Bireysel başvuru usulü” kenar başlıklı 47. maddesinin (1) numaralı fıkrası şöyledir:

“(1) Bireysel başvurular, bu Kanunda ve İçtüzükte belirtilen şartlara uygun olarak doğrudan ya da mahkemeler veya yurt dışı temsilcilikler vasıtasıyla yapılabilir. Başvurunun diğer yollarla kabulüne ilişkin usul ve esaslar İçtüzükle düzenlenir.

26. Anayasa Mahkemesi İçtüzüğü’nün Başvurunun yapılabileceği yerler” kenar başlıklı 63. maddesinin (1) numaralı fıkrası şöyledir:

“(1) Bireysel başvurular, Kanunda ve İçtüzükte belirtilen şartlara uygun biçimde İçtüzük ekindeki ve Mahkemenin internet sitesinde yayımlanan başvuru formuna uygun olarak Mahkemeye şahsen yapılabileceği gibi diğer mahkemeler ya da yurt dışı temsilcilikler vasıtasıyla da yapılabilir.

27. Anayasa Mahkemesi İçtüzüğü’nün Yazışmalar” kenar başlıklı 69. maddesinin (1) numaralı fıkrası şöyledir:

“(1) Başvurucular, Mahkeme ile yazışmalarını İçtüzükte belirlenen bireysel başvuru yapılmasındaki usulü izleyerek yapmak zorundadırlar.”

28. Bakanlık görüşlerine karşı beyanlarını bildirmesi için başvurucu vekiline gönderilen mektupta, İçtüzüğün 69. maddesi uyarınca Mahkeme ile yazışmaların bireysel başvuru için öngörülen usule uygun olarak yapılması gerektiği vurgulanmıştır. Bu kapsamda, beyanlarını Mahkemeye şahsen iletebileceği ya da diğer mahkemeler veya yurtdışı temsilcilikler vasıtasıyla gönderebileceği; bunun dışında bir yöntemle gönderilecek beyanların dikkate alınmayacağı ve dosyaya dâhil edilmeyeceği ifade edilmiştir.

29. Bireysel başvuru usulünü düzenleyen 6216 sayılı Kanun’un 47. ve İçtüzüğün 63. maddesinin birinci fıkralarında, mektup, e-posta, kargo, resmi posta, telgraf veya diğer elektronik iletişim araçları kullanılarak başvuru yapılmasına olanak tanınmamıştır (bkz. Aydın Selçuk, B. No: 2013/7290, 17/7/2014, § 28).

30. Bireysel başvurunun bir parçası olan “Bakanlık görüşüne karşı beyanların bildirilmesi” aşamasının da başvurunun yapılmasıyla aynı usule tabi olduğu düzenlendiğinden, karşı beyanların kargo yoluyla gönderilmesi kabul edilen bir yöntem değildir. Başvurucunun karşı beyanlarının şahsen veya herhangi bir yerdeki mahkemeler aracı kılınarak iletilmesinin mümkün olması karşısında, belirtilen kuralın başvuruculara onlardan beklenilemeyecek bir yük yüklediği söylenemez.

31. Bu itibarla, 6216 sayılı Kanun ve İçtüzük’te belirtilen usulün dışında ve Mahkememiz yazısındaki ihtara rağmen kargo yoluyla gönderilen başvurucunun karşı beyanlarının dosya haricinde bırakılmasına karar verilmesi gerekir.

2. Kabul Edilebilirlik Yönünden

32. 6216 sayılı Kanun'un “Bireysel başvuru usulü” kenar başlıklı 47. maddesinin (5) numaralı fıkrası şöyledir:

(5) Bireysel başvurunun, başvuru yollarının tüketildiği tarihten; başvuru yolu öngörülmemişse ihlalin öğrenildiği tarihten itibaren otuz gün içinde yapılması gerekir. Haklı bir mazereti nedeniyle süresi içinde başvuramayanlar, mazeretin kalktığı tarihten itibaren onbeş gün içinde ve mazeretlerini belgeleyen delillerle birlikte başvurabilirler. …

33. Anayasa Mahkemesi İçtüzüğü'nün “Başvuru süresi ve mazeret” başlıklı 64. maddesinin (1) numaralı fıkrası şöyledir:

(1) Bireysel başvurunun, başvuru yollarının tüketildiği tarihten, başvuru yolu öngörülmemişse ihlalin öğrenildiği tarihten itibaren otuz gün içinde yapılması gerekir.

34. Bireysel başvurunun ön şartlarından birisi de otuz günlük süre kuralıdır. Süre, başvurunun her aşamasında dikkate alınması gereken bir usul hükmüdür (bkz. Deniz Baykal, B. No: 2013/7521, 4/12/2013, § 32).

35. 6216 sayılı Kanun'un 47. maddesinin beşinci fıkrasında, bireysel başvurunun, başvuru yolları açık olan kararlar için bu yolların tüketildiği, başvuru yolu bulunmayan kararlar için iseihlalin öğrenildiğitarihten itibaren otuz gün içinde yapılması gerektiği düzenlenmiştir.

36. Her ne kadar Anayasa Mahkemesi İçtüzüğü'nün 64. maddesinin birinci fıkrasında bireysel başvuru süresinin başlangıcına ilişkin olarak “başvuru yollarının tüketildiği” tarihten söz edilmekte ise de, bu ibarenin nihai kararın başvurucuya tebliğ edildiği ya da tebliğ zorunluluğunun bulunmayan yargılamalar bakımından kararın başvurucunun erişimine açıldığı ve kararın içeriğini kesin olarak öğrenebildiği tarih olarak anlaşılmalıdır (bkz. Mehmet Mercan, B. No: 2013/2001, 16/5/2013, § 16; Taner Kurban, B. No: 2013/1582, 7/11/2013, § 21).

37. Başvurucu ve/veya vekilinin, tebligat yoluyla, Yargıtayda duruşma yapılmış ise tefhimle, hakkındaki cezanın infazı için başvurucunun yakalanmasıyla, müddetnamenin/çağrı kağıdının/ödeme emrinin tebliği suretiyle, dosyadan fotokopi alınmasıyla veya başka bir yargılama vesilesiyle nihai karardan belirli bir tarihte haberdar olduğunun kesin olarak tespit edilmesi halinde ise bireysel başvuru süresi en geç bu tarihten başlayarak işler (bkz. Aydın Selçuk, B. No: 2014/3194, 20/11/2014, § 24; Özgür Çapkın, B. No: 2014/2546, 30/12/2014, § 24; Halil Aslan, B. No: 2014/3038, 10/12/2014, § 38).

38. Diğer yandan, somut bir olayın koşullarında başvurucunun Yargıtay ilamından daha erken bir tarihte haberdar olması gerektiğinin değerlendirilmesi durumunda, Anayasa Mahkemesi başvuru süresinin başlangıcı için farklı bir tarihi de esas alabilir.

39. Eldeki başvuruya konu olayda, Yargıtay 1. Ceza Dairesinin 24/12/2012 tarihli ilamı 24/1/2013 tarihinde İlk Derece Mahkemesi kalemine ulaşmıştır. Başvurucu, nihai karardan 27/1/2014 tarihinde, yani kararın Mahkeme kalemine ulaştığı tarihten 1 yıl sonra haber olduğunu ve bu andan başlayarak otuz gün içinde bireysel başvuruda bulunduğunu belirtmektedir.

40. Bununla birlikte, Bodrum 3. Asliye Hukuk Mahkemesinin E.2007/270 sayılı dosyasında 7/6/2013 tarihinde yapılan duruşmada, başvurucu hakkındaki mahkumiyet kararını kesinleştiren Yargıtay 1. Ceza Dairesinin kısmi onama/bozma ilamının tartışıldığı görülmektedir. Başvurucu vekili M.Ş.B. de duruşmaya katılmıştır ve bozma sonrasındaki yargılamanın bulunduğu safahatın ilgili Mahkemesinden sorulması hususunda talepte bulunmuştur (bkz. § 20).

41. Yukarıda yer alan bilgilere ek olarak, Yargıtayın kısmi bozması sonrası Muğla 1. Ağır Ceza Mahkemesince görülen yargılama esnasında, başvurucu vekili M.Ş.B., 11/7/2013 ve 8/10/2013 tarihinde duruşmalara katılamayacağına dair mazeret dilekçelerini UYAP üzerinden hazırlayarak Mahkemesine iletmiştir (bkz. § 17). Bu nedenle, UYAP üzerinden dava dosyasını, Yargıtay ilamını ve başvurucu yönünden davanın kesinleştiğini gösteren duruşma tutanaklarını inceleme imkânına sahip olduğu anlaşılmaktadır.

42. Bu itibarla, başvurucunun en geç Bodrum 3. Asliye Hukuk Mahkemesi önündeki 7/6/2013 tarihli duruşmada nihai karardan haberdar olduğu kabul edilmelidir. Başvuru ise 21/2/2014 tarihinde, yani bireysel başvuru için öngörülen otuz günlük süreden sonra yapılmıştır.

43. Açıklanan nedenlerle, otuz gün içinde yapılmayan bireysel başvurunun diğer kabul edilebilirlik şartları yönünden incelenmeksizin “süre aşımı” nedeniyle kabul edilemez olduğuna karar verilmesi gerekir.

V. HÜKÜM

Başvurunun, “süre aşımı” nedeniyle KABUL EDİLEMEZ OLDUĞUNA, yargılama giderlerinin başvurucu üzerinde bırakılmasına, 10/6/2015 tarihinde OY BİRLİĞİYLE karar verildi.

I. KARAR KİMLİK BİLGİLERİ

Kararı Veren Birim Birinci Bölüm
Karar Türü (Başvuru Sonucu) Kabul Edilemezlik vd.
Künye
(Ögeday Akın [1.B.], B. No: 2014/2345, 10/6/2015, § …)
   
Başvuru Adı ÖGEDAY AKIN
Başvuru No 2014/2345
Başvuru Tarihi 21/2/2014
Karar Tarihi 10/6/2015

II. BAŞVURU KONUSU


Başvurucu, mahkûmiyetine karar veren Muğla Ağır Ceza Mahkemesinin bazı üyelerinin, başka bir mahkemece verilen görevsizlik kararının itiraz incelemesine katıldıklarını belirterek, tarafsız bir mahkemede yargılanma hakkının ihlal edildiğini ileri sürmüştür. Başvurucu bu nedenle, mahkûmiyet kararının kaldırılmasını ve infazın durdurulmasını talep etmiştir.

III. İNCELEME SONUÇLARI


Hak Müdahale İddiası Sonuç Giderim
Adil yargılanma hakkı (Suç İsnadı) Bağımsız ve tarafsız mahkemede yargılanma hakkı (ceza) Süre Aşımı
  • pdf
  • word
  • whatsapp
  • yazdir
T.C. Anayasa Mahkemesi