logo
Bireysel Başvuru Kararları Kullanıcı Kılavuzu English

(Murat Ergün [2.B.], B. No: 2014/3798, 30/12/2014, § …)
Kararlar Bilgi Bankasında yayınlanan karar metni
editöryal düzeltmelere tabi tutulmuş olabilir.
   


 

 

 

 

TÜRKİYE CUMHURİYETİ

ANAYASA MAHKEMESİ

 

 

İKİNCİ BÖLÜM

 

KARAR

 

MURAT ERGÜN BAŞVURUSU

(Başvuru Numarası: 2014/3798)

 

Karar Tarihi: 30/12/2014

 

İKİNCİ BÖLÜM

 

KARAR

 

 

Başkan

:

Alparslan ALTAN

Üyeler

:

Serdar ÖZGÜLDÜR

 

 

Osman Alifeyyaz PAKSÜT

 

 

Muammer TOPAL

 

 

M. Emin KUZ

Raportör

:

Şükrü DURMUŞ

Başvurucu

:

Murat ERGÜN

Vekili

:

Av. Casim YILMAZ

 

I. BAŞVURUNUN KONUSU

1. Başvurucu, suçluluğu hakkında yeterli şüphe bulunmamasına rağmen ilgili ve yeterli olmayan gerekçelerle tutukluluğunun devam ettirilmesi ve duruşmalarda yapılan tutukluluğa dair değerlendirmeye ilişkin olarak savunma hakkının kısıtlanması nedenleriyle Anayasa'nın 19. maddesinde tanımlanan kişi hürriyeti ve güvenliği hakkının ihlal edildiğini ileri sürmüş ve tahliye ile tazminat talebinde bulunmuştur.

II. BAŞVURU SÜRECİ

2. Başvuru, 11/3/2014 tarihinde İstanbul Anadolu 24. Asliye Hukuk Mahkemesi vasıtasıyla yapılmıştır. Dilekçe ve eklerinin idari yönden yapılan ön incelemesinde belirlenen eksiklikler tamamlatılmış ve Komisyona sunulmasına engel bir durumun bulunmadığı tespit edilmiştir.

3. İkinci Bölüm Birinci Komisyonunca, 19/11/2014 tarihinde başvurunun kabul edilebilirlik incelemesinin Bölüm tarafından yapılmasına, dosyanın Bölüme gönderilmesine karar verilmiştir.

III. OLAY VE OLGULAR

A. Olaylar

4. Başvuru formu ve eklerinde ifade edildiği şekliyle ve UYAP aracılığıyla erişilen bilgi ve belgeler çerçevesinde olaylar özetle şöyledir:

5. Kartal Cumhuriyet Başsavcılığınca birden fazla kasten insan öldürme ve 6136 sayılı Kanun'a muhalefet suçlarından yapılan soruşturma sırasında, başvurucu hakkında, 24/10/2008 tarihinde yakalama emri çıkartılmıştır.

6. Kartal Cumhuriyet Başsavcılığının 1/9/2009 tarihli iddianamesi ile başvurucu hakkında, kasten insan öldürme ve 6136 sayılı Kanun'a aykırılık suçlarından yakalama emrinin infazı beklenilmeksizin kamu davası açılmıştır.

7. Başvurucu hakkında çıkartılan yakalama emri, 6/7/2012 tarihinde başvurucunun yakalanması ile birlikte infaz edilerek, başvurucunun aynı tarihte tutuklanmasına karar verilmiştir.

8. Başvurucu hakkındaki yargılamanın yapıldığı İstanbul Anadolu 1. Ağır Ceza Mahkemesi 19/2/2014 tarih ve E.2013/191 sayılı karar ile başvurucunun tutukluluk halinin devamına karar vermiş, aynı duruşmanın 4 No.lu ara kararında “Bu celse tahliye talebinde bulunmak üzere söz isteyen vekillere söz verilmesine yer olmadığına” karar vermiştir.

9. Başvurucu anılan karara karşı itiraz yasa yoluna başvurmaksızın 11/3/2014 tarihinde Anayasa Mahkemesine bireysel başvuruda bulunmuştur.

10. İstanbul Anadolu 1. Ağır Ceza Mahkemesi 9/4/2014 tarih ve E.2013/191, K.2014/156 sayılı kararı ile başvurucunun kasten öldürme suçundan toplam 16 yıl 8 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına, 6136 sayılı Kanuna muhalefet suçundan beraatına ve tahliyesine karar vermiştir.

11. Temyiz üzerine dosya Yargıtaya gönderilmiş olup, dava hâlen temyiz aşamasında derdesttir.

B. İlgili Hukuk

12. 4/12/2004 tarih ve 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 100. maddesi şöyledir:

(1) Kuvvetli suç şüphesinin varlığını gösteren somut delillerin ve bir tutuklama nedeninin bulunması halinde, şüpheli veya sanık hakkında tutuklama kararı verilebilir. İşin önemi, verilmesi beklenen ceza veya güvenlik tedbiri ile ölçülü olmaması halinde, tutuklama kararı verilemez.

 (2) Aşağıdaki hallerde bir tutuklama nedeni var sayılabilir:

 a) Şüpheli veya sanığın kaçması, saklanması veya kaçacağı şüphesini uyandıran somut olgular varsa.

 b) Şüpheli veya sanığın davranışları;

 1. Delilleri yok etme, gizleme veya değiştirme,

 2. Tanık, mağdur veya başkaları üzerinde baskı yapılması girişiminde bulunma,

 Hususlarında kuvvetli şüphe oluşturuyorsa.

 (3) Aşağıdaki suçların işlendiği hususunda kuvvetli şüphe sebeplerinin varlığı halinde, tutuklama nedeni var sayılabilir:

 a) 26.9.2004 tarihli ve 5237 sayılı Türk Ceza Kanununda yer alan;

 ...

 2. Kasten öldürme (Madde 81, 82, 83),

 ...”

13. 5271 sayılı Kanun’un 102. maddesinin (2) numaralı fıkrası şöyledir:

Ağır ceza mahkemesinin görevine giren işlerde, tutukluluk süresi en çok iki yıldır. Bu süre, zorunlu hallerde, gerekçesi gösterilerek uzatılabilir; uzatma süresi toplam üç yılı geçemez.”

14. 26/9/2004 tarihli 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 81. maddesi şöyledir:

“(1) Bir insanı kasten öldüren kişi, müebbet hapis cezası ile cezalandırılır.”

IV. İNCELEME VE GEREKÇE

15. Mahkemenin 30/12/2014 tarihinde yapmış olduğu toplantıda, başvurucunun 11/3/2014 tarih ve 2014/3798 numaralı bireysel başvurusu incelenip gereği düşünüldü:

 A. Başvurucunun İddiaları

16. Başvurucu, suçluluğu hakkında yeterli şüphe bulunmamasına rağmen, yirmi bir ay süre ile tutuklu kaldığını, tutuklama gerekçelerinin ilgili ve yeterli olmadığını ve duruşmalarda yapılan tutukluluğa dair değerlendirmeye ilişkin olarak savunma hakkının kısıtlandığını belirterek, kişi özgürlüğü ve güvencesinin korunmasına ilişkin Anayasa'nın 19. ve 38. maddelerinin ihlal edildiğini ileri sürmüş ve tahliye ile tazminat talebinde bulunmuştur.

B. Değerlendirme

17. Anayasa Mahkemesi, olayların başvurucu tarafından yapılan hukuki nitelendirmesi ile bağlı olmayıp, olay ve olguların hukuki tavsifini kendisi takdir eder. Bu nedenle başvurucunun iddiaları Anayasa'nın 19. maddesinde düzenlenen kişi hürriyeti ve güvenliği hakkı kapsamında değerlendirilmiştir.

18. Anayasa’nın 148. maddesinin üçüncü fıkrası şöyledir:

 ... Başvuruda bulunabilmek için olağan kanun yollarının tüketilmiş olması şarttır.”

19. 30/3/2011 tarih ve 6216 sayılı Anayasa Mahkemesinin Kuruluşu ve Yargılama Usulleri Hakkında Kanun’un “Bireysel başvuru hakkı” kenar başlıklı 45. maddesinin (2) numaralı fıkrası şöyledir:

 “İhlale neden olduğu ileri sürülen işlem, eylem ya da ihmal için kanunda öngörülmüş idari ve yargısal başvuru yollarının tamamının bireysel başvuru yapılmadan önce tüketilmiş olması gerekir.”

20. Anayasa Mahkemesine bireysel başvuru, ikincil nitelikte bir hukuk yoludur. Bu nedenle, kanunlarda yer alan idari ve yargısal başvuru yollarının bireysel başvurudan önce tüketilmiş olması gerekir (B. No: 2012/363, 5/3/2013, § 17).

21. Devam eden tutukluluğun hukuka aykırı olduğu iddiasıyla yapılan bireysel başvurularda şikâyetlerin temel amacı, tutukluluğun hukuka aykırı olduğunun ya da devamını haklı kılan sebep veya sebeplerin bulunmadığının tespitidir. Bu tespit yapıldığı takdirde buna bağlı olarak ilgilinin tutukluluk halinin devamına gerekçe olarak gösterilen hukuki sebeplerin varlığı sona erecek ve böylece kişinin serbest kalmasının yolu açılabilecektir. Dolayısıyla belirtilen nedenlerle ve serbest bırakılmayı temin edebilecek bir karar alma amacıyla yapılacak bireysel başvuruların, olağan kanun yolları tüketilmek şartıyla, tutukluluk hali devam ettiği sürece yapılabilmesi mümkündür (B. No: 2012/726, 2/7/2013, § 30).

22. Bir suç isnadına bağlı olarak tutuklu olma” durumunda, tutukluluğun kanuni olmadığı veya tutukluluğun devamına ilişkin kararların ilgili ve yeterli olmadığı iddiasıyla yapılacak bireysel başvurunun ilk derece yargılaması devam ederken tutukluluğun devamına karar verilen her aşamada başvuru yolları tüketildikten sonra veya serbest bırakılmadan itibaren başvuru süresi içinde yapılması gerekir (B. No: 2013/5267, 7/3/2014, § 28).

23. Somut olayda, başvurucu tutuklu olarak yargılandığı İstanbul Anadolu 1. Ağır Ceza Mahkemesinin E.2013/191 sayılı dosyasında 19/2/2014 tarihinde verilen tutukluluğun devamı kararına karşı itiraz kanun yoluna başvurmaksızın, tutukluluğun kanuni olmadığı ve tutukluluğun devamına ilişkin kararların ilgili ve yeterli olmadığı şikayetiyle bireysel başvuruda bulunmuştur. Buna göre başvurucunun, 11/3/2014 tarihli bireysel başvurusu ile ilgili olarak bu başvurudan önce kanun yollarını tüketmediği sonucuna varılmıştır.

24. İlk derece mahkemesindeki yargılama devam ederken tutukluluğun devamına karar verilen her aşamada başvuru yolları tüketildikten sonra bireysel başvuru yapılabileceği dikkate alındığında bireysel başvuru formunda belirtilen ve incelemeye esas alınan 19/2/2014 tarihli duruşmada verilen karar yönünden olağan başvuru yollarının tüketilmediği sonucuna varılmaktadır.

25. Açıklanan nedenlerle, başvuru konusu ile ilgili olarak kanunda öngörülmüş yargısal başvuru yollarının tamamı tüketilmeden bireysel başvuru yapıldığı anlaşıldığından başvurunun diğer kabul edilebilirlik şartları yönünden incelenmeksizin “başvuru yollarının tüketilmemiş olması” nedeniyle kabul edilemez olduğuna karar verilmesi gerekir.

 V. HÜKÜM

Açıklanan gerekçelerle;

Başvurunun “başvuru yollarının tüketilmemiş olması” nedeniyle KABUL EDİLEMEZ OLDUĞUNA, yargılama giderlerinin başvurucu üzerinde bırakılmasına, 30/12/2014 tarihinde OY BİRLİĞİYLE karar verildi.

I. KARAR KİMLİK BİLGİLERİ

Kararı Veren Birim İkinci Bölüm
Karar Türü (Başvuru Sonucu) Kabul Edilemezlik vd.
Künye
(Murat Ergün [2.B.], B. No: 2014/3798, 30/12/2014, § …)
   
Başvuru Adı MURAT ERGÜN
Başvuru No 2014/3798
Başvuru Tarihi 11/3/2014
Karar Tarihi 30/12/2014

II. BAŞVURU KONUSU


Başvurucu, suçluluğu hakkında yeterli şüphe bulunmamasına rağmen ilgili ve yeterli olmayan gerekçelerle tutukluluğunun devam ettirilmesi ve duruşmalarda yapılan tutukluluğa dair değerlendirmeye ilişkin olarak savunma hakkının kısıtlanması nedenleriyle Anayasa'nın 19. maddesinde tanımlanan kişi hürriyeti ve güvenliği hakkının ihlal edildiğini ileri sürmüş ve tahliye ile tazminat talebinde bulunmuştur.

III. İNCELEME SONUÇLARI


Hak Müdahale İddiası Sonuç Giderim
Kişi özgürlüğü ve güvenliği hakkı Tutukluluk (süre) Başvuru Yollarının Tüketilmemesi

IV. İLGİLİ HUKUK



Mevzuat Türü Mevzuat Tarihi/Numarası - İsmi Madde Numarası
Kanun 5271 Ceza Muhakemesi Kanunu 100
102
5237 Türk Ceza Kanunu 81
  • pdf
  • word
  • whatsapp
  • yazdir
T.C. Anayasa Mahkemesi