logo
Bireysel Başvuru Kararları Kullanıcı Kılavuzu English

(Bilal Demirdağ [2.B.], B. No: 2014/4892, 5/11/2015, § …)
Kararlar Bilgi Bankasında yayınlanan karar metni
editöryal düzeltmelere tabi tutulmuş olabilir.
   


 

 

 

 

TÜRKİYE CUMHURİYETİ

ANAYASA MAHKEMESİ

 

 

İKİNCİ BÖLÜM

 

KARAR

 

BİLAL DEMİRDAĞ BAŞVURUSU

(Başvuru Numarası: 2014/4892)

 

Karar Tarihi: 5/11/2015

 

İKİNCİ BÖLÜM

 

KARAR

 

 

Başkan

:

Engin YILDIRIM

Üyeler

:

Recep KÖMÜRCÜ

 

 

Alparslan ALTAN

 

 

Celal Mümtaz AKINCI

 

 

Muammer TOPAL

Raportör

:

Murat ŞEN

Başvurucu

:

Bilal DEMİRDAĞ

 

 

 

I. BAŞVURUNUN KONUSU

1. Başvuru, ceza infaz kurumu tarafından Demokratik Modernite dergisi (dergi) ve Özgür Gündem gazetesinin (gazete) bazı sayfalarının çıkartılarak hükümlü olan başvurucunun haber ve fikirlere erişiminin engellenmesi nedeniyle ifade özgürlüğü ile din ve vicdan özgürlüğünün ihlal edildiği iddialarına ilişkindir.

II. BAŞVURU SÜRECİ

2. Başvuru, 28/3/2014 ve sonraki tarihlerde Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı vasıtasıyla yapılmıştır. Dilekçe ve eklerinin idari yönde1n yapılan ön incelemesi neticesinde belirlenen eksiklikler tamamlatılmış ve başvurunun Komisyona sunulmasına engel teşkil edecek bir eksikliğinin bulunmadığı tespit edilmiştir.

3. 2014/5281, 2014/5691 ve 2014/5693 sayılı başvuruların başvurucu ve konu bakımından aynı olmaları nedeniyle 2014/4892 sayılı başvuru ile birleştirilmesine ve incelemenin bu dosya üzerinden yapılmasına karar verilmiştir.

4. İkinci Bölüm İkinci Komisyonunca 21/5/2015 tarihinde, başvurucunun adli yardım talebi kabul edilerek kabul edilebilirlik incelemesinin Bölüm tarafından yapılmasına karar verilmiştir.

5. Bölüm Başkanı tarafından 25/5/2015 tarihinde, başvuru belgelerinin bir örneğinin görüş için Adalet Bakanlığına (Bakanlık) gönderilmesine karar verilmiştir.

6. Başvuru konusu olay ve olgular 25/5/2015 tarihinde Bakanlığa bildirilmiştir. Bakanlık, 24/5/2015 tarihinde görüşlerini Anayasa Mahkemesine bildirmiştir.

7. Bakanlık görüşü 3/7/2015 tarihinde başvurucuya tebliğ edilmiş, başvurucu karşı beyanda bulunmamıştır.

III. OLAY VE OLGULAR

A. Olaylar

8. Başvuru dilekçesi, ekleri ile başvuruya konu dosya içeriğinden tespit edilen ilgili olaylar özetle şöyledir:

9. Başvurucu, başvuru tarihlerinde Ankara 2 No.lu F Tipi Yüksek Güvenlikli Kapalı Ceza İnfaz Kurumunda hükümlü olarak bulunmaktadır.

10. Diyarbakır Gümrük Müdürlüğü, yurt dışından gelen kolilerin kontrolü esnasında on yedi adet yayının yasak olabileceğini değerlendirerek bunları Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığına göndermiştir.

11. Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığı, on yedi kitaptan on dört tanesi hakkında toplatma ve yasaklama kararı bulunduğunu tespit ederek hakkında karar bulunmayan üç kitabın 12/4/1991 tarihli ve 3713 sayılı Terörle Mücadele Kanunu’nun (TMK) 10. maddesi ile görevli Cumhuriyet Savcılığına gönderilmesine karar vermiştir.

12. Cumhuriyet Savcılığının (TMK 10. madde ile görevli) “Kürt Sorunu ve Demokratik Ulus Çözümü (Kültürel Soykırım Kıskacında Kürtleri Savunmak-Beşinci kitap)” (kitap) ve “İlk Konuşmalar (Belgeler zafer kazanan tarzın özdilidir)” isimli PKK terör örgütü lideri olan Abdullah Öcalan tarafından yazılan iki ayrı kitaba ilişkin yaptığı inceleme sonucunda kitaplarda sürekli KCK/PKK terör örgütünün propagandasının yapıldığı, terör örgütünden ve terör örgütü mensuplarının yaptığı eylemlerden övgüyle bahsedildiği, KCK/PKK terör örgütünün bundan sonra izleyeceği yolun nasıl olması gerektiğinin belirtildiği ve bu bağlamda kitapların, 3713 sayılı Kanun’un 7. maddesine ve 9/6/2004 tarihli ve 5187 sayılı Basın Kanunu’nun 25. maddesine muhalefet ettiği değerlendirilerek her iki kitaba el konulmasına ve kitapların toplatılmasına karar verilmesi talep edilmiştir.

13. Diyarbakır 3 No.lu Hâkimliği (TMK 10. madde ile görevli), Cumhuriyet Savcılığının yaptığı değerlendirmeyle aynı yönde gerekçelerle 4/10/2012 tarihli ve 2012/102 Değişik İş sayılı kararı ile anılan kitaplara el konulmasına ve bu kitapların toplatılmasına karar vermiştir.

14. Hâkimliğin anılan kararından sonra evrak Cumhuriyet Savcılığına gönderilmiş ve 2012/3121 sayılı soruşturma başlatılmıştır.

15. Cumhuriyet Savcılığı, soruşturma sonucunda 29/11/2012 tarihli kararı ile kitapların yurt dışından geldiği ve kitapları basanın tespit edilemediği, kitapların gönderildiği kişinin olaydan haberdar olmadığına dair savunmasının aksine bir delil bulunmadığı gerekçesiyle olayla ilgili kovuşturma yapılmasına yer olmadığına karar vermiştir. Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığı, karar ile birlikte Diyarbakır 2 No.lu Hâkimliğinden (TMK 10. madde ile görevli) kitapların müsaderesini talep etmiştir.

16. Hâkimlik, 30/11/2012 tarihli ve 2012/290 Değişik İş sayılı kararı ile kitapların müsaderesine karar vermiştir. Kitaplar 11/3/2014 tarihinde yakılarak imha edilmiştir.

17. Anılan kitaplardan “Kürdistan Devrim Manifestosu, Kürt Sorunu ve Demokratik Ulus Çözümü (Kültürel Soykırım Kıskacında Kürtleri Savunma)” isimli kitabın, İstanbul 2 No.lu Hâkimliğinin 21/9/2012 tarihli ve 2012/156 sayılı kararı ile toplatılmasına ve bu kitaplara el konulmasına ilişkin kararına karşı yapılan bireysel başvuru konusunda Anayasa Mahkemesi, Abdullah Öcalan ([GK), B. No: 2013/409, 25/6/2014) kararında Anayasa’nın 26. maddesinde tanımlanan ifade özgürlüğünün ihlal edildiğine karar vermiştir. Bunun üzerine Diyarbakır 2. Sulh Ceza Hâkimliği, 2/9/2014 tarihli ve 2014/467 Değişik İş sayılı kararı ile Diyarbakır 3 No.lu Hâkimliğinin 4/10/2012 tarihli toplatma ve el koyma kararının kaldırılmasına karar vermiştir.

18. Başvurucuya gelen Demokratik Modernite dergisinin 2013 yılı 7. sayısı ile Özgür Gündem gazetesinin 16-22-23 Şubat 2014 tarihli toplam üç nüshasında Diyarbakır 3 No.lu Hâkimliğinin 4/10/2012 tarihli kararı ile el konulmasına ve toplatılmasına karar verilen kitabın bazı bölümleri yayımlanmıştır.

19. Ankara 2 No.lu F Tipi Yüksek Güvenlikli Kapalı Ceza İnfaz Kurumu Eğitim Kurulu (Eğitim Kurulu) anılan kitabın bölümlerinin yayımlandığı dergi ve gazetenin ilgili sayfalarının başvurucuya verilmesini uygun görmemiştir. Kararların ilgili kısımları şöyledir:

"Kurumumuzda yukarıda isimleri yazılı hükümlü/tutuklulara gelen ... dergi (gazete) incelenmek üzere Ceza İnfaz Kurumumuz Eğitim Kuruluna gelmiştir. Derginin (gazetenin) incelenmesi neticesinde ... sayfalar arası, Abdullah Öcalan'ın yazdığı, Diyarbakır 3 Nolu Hakimliğinin 4/10/2012 tarih ve 2012/102 D.İş sayılı "El Konulması ve Toplatılmasına" kararı bulunan Kürt Sorunu ve Demokratik Ulus Çözümü (Kültürel Soykırım Kıskacında Kürtleri Savunmak) Beşinci Kitabın ... sayfalarından birebir alıntılar olduğu tespit edilmiş olup, söz konusu dergi (gazete) sahibi hükümlülerin dilekçesi ile talep etmesi halinde, derginin (gazetenin) ... sayfalarının çıkarılarak kendisine verilmesine, herhangi bir talebi olmaması halinde derginin kütüphane deposuna kaldırılmasına, 5275 sayılı Kanun'un 62/3 ile Tüzük'ün 87/3 maddeleri gereğince, karara tebliğ tarihinden itibaren 15 gün içerisinde Sincan İnfaz Hakimliğine itiraz edebileceğinin tebliğine oy birliği ile karar verilmiştir. "

20. Eğitim Kurulunun yukarıda belirtilen kararları başvurucuya ayrı ayrı tebliğ edilmiş ve başvurucu, kararlara karşı Sincan İnfaz Hâkimliğine ayrı ayrı şikâyetçi olmuştur. Şikâyetleri inceleyen Hâkimlik, değişik tarihli ve sayılı kararları ile başvurucunun şikâyetlerinin reddine karar vermiştir. Kararların ilgili kısımları şöyledir:

"Yapılan incelemede Ankara 2 Nolu F Tipi Yüksek Güvenlikli Ceza İnfaz Kurumu Eğitim Kurulu'nun ... tarihli ve ... sayılı kararı ile daha önce Diyarbakır 3. Nolu Hakimlik tarafından el konulması ve toplatılması kararı bulunan ve terör örgütü sözde lideri Abdullah Öcalan tarafından Kürt Sorunu ve Demokratik Ulus Çözümü (Kültürel Soykırım Kıskacında Kürtleri Savunmak) Beşinci Kitap isimli kitabın ... sayfalarından birebir alıntılar olduğunun tespit olunduğu, talep edilmesi halinde gazetenin (derginin) ... sayfalarının çıkarılarak kendisine verilebileceğine karar verilmiştir .

5275 sayılı Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanun'un 62/1.maddesinde "Hükümlü, mahkemelerce yasaklanmamış olması koşuluyla süreli ve süresiz yayınlardan bedelini ödeyerek yararlanmak hakkına sahiptir." düzenlemesi yer almaktadır. Kanundaki bu düzenlemeye göre hükümlünün adına gelen yayınlardan yararlanabilmesi için yayının mahkemelerce yasaklanmamış olması şarttır. Eğitim Kurulu kararına konu yazının da yasaklanmış bir kitaptan alındığı anlaşılmış olup Kanundaki düzenleme gözetildiğinde Eğitim Kurulu'nun kararında hukuka aykırılık söz konusu değildir. Bu nedenle şikayetin reddine karar vermek gerekmiştir."

21. Başvurucu, Hâkimliğin ret kararlarına karşı ayrı ayrı itiraz yoluna başvurmuştur. İtirazı inceleyen Sincan 2. Ağır Ceza Mahkemesi, İnfaz Hâkimliğinin kararlarının "... usul ve yasaya uygun olduğu ..." gerekçesiyle başvurucunun itirazlarının ayrı ayrı reddine karar vermiştir. Bu kararlar, başvurucuya ayrı ayrı tebliğ edilmiştir.

22. Başvurucu, süresinde bireysel başvuruda bulunmuştur.

B. İlgili Hukuk

23. Anayasa Mahkemesinin 8/4/2015 tarihli ve B. No: 2013/3614 sayılı kararında belirtilmiştir.

IV. İNCELEME VE GEREKÇE

24. Mahkemenin 5/11/2015 tarihinde yapmış olduğu toplantıda, başvurucunun 28/3/2014 tarihli ve 2014/4892 numaralı bireysel başvurusu incelenip gereği düşünüldü:

A. Başvurucunun İddiaları

25. Başvurucu, dergi ve gazetede mahkemece yasaklanmış bir kitaptan alıntılar olmasına rağmen anılan yayınlar hakkında herhangi bir yasaklama kararı olmadığını belirtmiş, Eğitim Kurulunun kararı nedeniyle iletişim araçlarına ulaşma hakkının engellenerek Anayasa’nın 25. ve 26. maddelerinde düzenlenen ifade özgürlüğü ile din ve vicdan hürriyetinin ihlal edildiğini ileri sürmüştür.

B. Değerlendirme

26. Anayasa Mahkemesi, olayların başvurucu tarafından yapılan hukuki nitelendirmesi ile bağlı olmayıp, olay ve olguların hukuki tavsifini kendisi takdir eder (Tahir Canan, B. No: 2012/969, 18/9/2013, § 16). Somut olayda dergi ve gazetenin ilgili sayılarında Abdullah Öcalan’ın kitabından bir bölümün yayımlandığı sayfaların başvurucuya verilmesi engellenmiş ve buna ilişkin olarak yaptığı şikâyetler de sonuçsuz kalmıştır. Başvurucu her ne kadar anılan müdahale nedeniyle din ve vicdan özgürlüğünün de ihlal edildiğini ileri sürmüşse de anılan iddianın özü, ifade özgürlüğüne ilişkin olduğundan bu başlık altında inceleme yapılmıştır.

27. Anayasa’nın 26. maddesinde düşünceyi açıklama ve yayma özgürlüğünün kullanımında başvurulabilecek araçlar “söz, yazı, resim veya başka yollar” olarak ifade edilmiş ve “başka yollar” ifadesiyle her türlü ifade aracının anayasal koruma altında olduğu gösterilmiştir (Emin Aydın, B. No: 2013/2602, 23/1/2014, § 43).

28. İfade özgürlüğü; insanın haber, bilgi ve başkalarının fikirlerine serbestçe ulaşabilmesi, edindiği düşünce ve kanaatlerden dolayı kınanmaması ve bunları tek başına veya başkalarıyla birlikte çeşitli yollarla serbestçe ifade edebilmesi, anlatabilmesi, savunabilmesi, başkalarına aktarabilmesi ve yayabilmesi anlamına gelir (Emin Aydın, § 40).

29. Haber ve fikirlere ulaşma özgürlüğünün, ifade özgürlüğünün norm alanı içinde olduğu konusunda hiçbir tereddüt bulunmamaktadır. Bu bağlamda Anayasa’da ifade özgürlüğüne ilişkin olarak daha ayrıntılı düzenlemeler de yer almakla birlikte mevcut koşullar altında başvurunun, iletişim araçlarına ulaşım hakkının engellenmesi nedeniyle ifade özgürlüğünün ihlal edildiği iddiası yönünden ifade özgürlüğüne ilişkin temel düzenleme olan ve madde metninde düşünceyi açıklama ve yayma özgürlüğünün haber veya fikir almak özgürlüğünü de kapsadığının açıkça düzenlendiği Anayasa’nın 26. maddesi kapsamında incelenmesinin gerektiği değerlendirilmiştir.

1. Kabul Edilebilirlik Yönünden

30. Bakanlık, Abdullah Öcalan’ın anılan kitabının toplanmasına ve yasaklanmasına ilişkin olarak Anayasa Mahkemesi Genel Kurulunun Abdullah Öcalan kararı ile Anayasa’nın 26. maddesinin ihlal edildiğine karar verilmesi üzerine Ceza İnfaz Kurumu idaresinin dergi ve gazetenin başvurucuya iadesine karar verdiğini belirtmiştir.

31. Bakanlık görüşünde belirtilen anılan ihlal kararından sonra dergi ve gazetenin çıkarılan sayfalarının başvurucuya iade edilmesinin mağduriyet sıfatını ortadan kaldırıp kaldırmayacağının değerlendirilmesi gerekir. Mağdurluk statüsü, bireysel başvurunun her aşamasında değerlendirilebilecek bir konudur. Anayasa Mahkemesi, mağdurluk statüsünün devam edip etmediğini değerlendirirken her somut olay açısından farklı durumlar ortaya çıkabileceğini gözeterek genel olarak hakkın niteliğine, mağduriyetin kalktığına dair ileri sürülen gerekçelere, müdahalenin başvurucu üzerindeki etkisine ve mağduriyetin nasıl giderildiğini incelemektedir.

32. Somut olayda başvurucunun; ihlal kararına kadar dergi ve gazeteye ulaşamadığı, bu şekilde haber ve fikir alma özgürlüğüne müdahalede bulunulduğunda herhangi bir tereddüt bulunmamaktadır. Bu kapsamda başvurucunun haber ve fikirlere ulaşmasının engellendiği 4/10/2012 tarihinden ihlal kararının verildiği 25/6/2014 tarihine kadar uzun bir süre geçmiş ve mağduriyetin giderilmesi için sadece dergi ve gazetenin ilgili kısımlarının iadesi yapılmış bunun dışında başka bir yol öngörülmemiştir. Dolayısıyla demokratik çoğulculuğun sağlanabilmesi korunması gereken haber ve fikir alma özgürlüğüne anılan ihlal kararından sonra müdahalenin sona erdirilmesinin tek başına başvurucunun mağduriyetini ortadan kaldırdığı söylenemez.

33. Başvurunun incelenmesi neticesinde ifade özgürlüğüne ilişkin iddiaların açıkça dayanaktan yoksun olmadığı ve kabul edilemezliğine karar verilmesini gerektirecek başka bir neden de bulunmadığı anlaşıldığından başvurunun kabul edilebilir olduğuna karar verilmesi gerekir.

2. Esas Yönünden

34. Bakanlık görüşünde, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi'nin (Sözleşme) 10. maddesi bağlamında ifade özgürlüğünün iki aşaması bulunduğu, bunlardan ilkinin kanaat oluşturma, bu kapsamda bilgi edinebilme, bilgilere ulaşabilme, ikincisinin ise elde ettiği bilgiler dâhilinde kişide oluşan kanaati her türlü araçla açıklayabilme özgürlüğü olduğu belirtilmiştir. Diğer taraftan Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'nin (AİHM) bazı kararlarına atıfta bulunarak cezaevlerinde düzenin ve disiplinin sağlanması çok önemli olduğundan kuralların daha sıkı uygulanabileceğini ve cezaevlerinde yayınlara ulaşmaya dair yapılacak bir kısıtlamanın bütün yayınları kapsayacak şekilde olmadığı sürece Sözleşme'nin 10. maddesine uygun olacağını ifade etmiştir.

35. Anayasa’nın “Düşünceyi açıklama ve yayma hürriyeti” kenar başlıklı 26. maddesi şöyledir:

“Herkes, düşünce ve kanaatlerini söz, yazı, resim veya başka yollarla tek başına veya toplu olarak açıklama ve yayma hakkına sahiptir. Bu hürriyet resmi makamların müdahalesi olmaksızın haber veya fikir almak ya da vermek serbestliğini de kapsar. Bu fıkra hükmü, radyo, televizyon, sinema veya benzeri yollarla yapılan yayımların izin sistemine bağlanmasına engel değildir.

Bu hürriyetlerin kullanılması, millî güvenlik, kamu düzeni, kamu güvenliği, Cumhuriyetin temel nitelikleri ve Devletin ülkesi ve milleti ile bölünmez bütünlüğünün korunması, suçların önlenmesi, suçluların cezalandırılması, Devlet sırrı olarak usulünce belirtilmiş bilgilerin açıklanmaması, başkalarının şöhret veya haklarının, özel ve aile hayatlarının yahut kanunun öngördüğü meslek sırlarının korunması veya yargılama görevinin gereğine uygun olarak yerine getirilmesi amaçlarıyla sınırlanabilir.

Haber ve düşünceleri yayma araçlarının kullanılmasına ilişkin düzenleyici hükümler, bunların yayımını engellememek kaydıyla, düşünceyi açıklama ve yayma hürriyetinin sınırlanması sayılmaz.

Düşünceyi açıklama ve yayma hürriyetinin kullanılmasında uygulanacak şekil, şart ve usuller kanunla düzenlenir.”

36. Sözleşme'nin 10. maddesi şöyledir:

“1. Herkes ifade özgürlüğü hakkına sahiptir. Bu hak, kamu makamlarının müdahalesi olmaksızın ve ülke sınırları gözetilmeksizin, kanaat özgürlüğünü ve haber ve görüş alma ve de verme özgürlüğünü de kapsar. Bu madde, Devletlerin radyo, televizyon ve sinema işletmelerini bir izin rejimine tabi tutmalarına engel değildir.

2. Görev ve sorumluluklar da yükleyen bu özgürlüklerin kullanılması, yasayla öngörülen ve demokratik bir toplumda ulusal güvenliğin, toprak bütünlüğünün veya kamu güvenliğinin korunması, kamu düzeninin sağlanması ve suç işlenmesinin önlenmesi, sağlığın veya ahlakın, başkalarının şöhret ve haklarının korunması, gizli bilgilerin yayılmasının önlenmesi veya yargı erkinin yetki ve tarafsızlığının güvence altına alınması için gerekli olan bazı formaliteler, koşullar, sınırlamalar veya yaptırımlara tabi tutulabilir.”

37. Başvuru konusu olayda, dergi ve gazetede yayımlanan bazı yazıların Diyarbakır 3 No.lu Hâkimliğinin 4/10/2012 tarihli ve 2012/102 Değişik İş sayılı kararı ile el konulmasına ve toplatılmasına karar verilen Abdullah Öcalan’ın kitabından alıntılar olması nedeniyle Eğitim Kurulu tarafından dergi ve gazetenin anılan bu kısmının ayrılarak başvurucuya verilmemesi söz konusudur.

38. Diyarbakır 3 No.lu Hâkimliğinin anılan toplatma kararına konu olan kitap, İstanbul 2 No.lu Hâkimliğinin kararı ile farklı bir toplatma ve el koyma kararına ve bu bağlamda Anayasa Mahkemesi nezdinde başka bir bireysel başvuruya konu olmuştur. Anayasa Mahkemesi bu kararında kitaba ilişkin değerlendirme yapmış ve İstanbul 2 No.lu Hâkimliğinin toplatma kararının Anayasa'nın 26. maddesinde düzenlenen ifade özgürlüğünü ihlal ettiğine karar vermiştir (Abdullah Öcalan).

39. Anılan karar gözetilerek Anayasa Mahkemesi Genel Kurulu, Diyarbakır 3 No.lu Hâkimliğinin anılan toplatma kararına konu kitabın bazı bölümlerinin yayımlandığı Azadiya Welat gazetesinin ilgili sayfalarının hükümlüye verilmemesini Kamuran Reşit Bekir (B. No: 2013/3614, 8/4/2015) kararında ayrıca değerlendirmiştir. Başvuru konusu olayda Eğitim Kurulu, Sincan İnfaz Hâkimliği ve Sincan 2. Ağır Ceza Mahkemesinin ortaya koyduğu gerekçeler gözetildiğinde anılan kararda ortaya konulan ilkelerden ve yapılan değerlendirmelerden somut olay açısından ayrılmayı gerektirecek bir yön bulunmamaktadır.

40. Mahkemenin anılan kararlarda ortaya koyduğu ilkeler temelinde Ankara 2 No.lu F Tipi Yüksek Güvenlikli Kapalı Ceza İnfaz Eğitim Kurulu ve Sincan İnfaz Hâkimliğinin, Demokratik Modernite dergisinin ve Özgür Gündem gazetesinin, bazı sayfalarının yasaklanmış bir kitaba ait olması gerekçesiyle başvurucuya verilmesinin engellenmesi kararı ile ifade özgürlüğüne yapılan müdahalenin Diyarbakır 3 No.lu Hâkimliğinin toplatma kararı ile bir bütün olarak değerlendirilmesi neticesinde başvurucunun ifade özgürlüğüne yapılan müdahalenin, demokratik toplumda gerekli ve ölçülü olmadığı sonucuna ulaşılmıştır.

41. Açıklanan gerekçelerle Sincan İnfaz Hâkimliğinin ret kararlarına konu dergi ve gazetenin bazı sayfalarının çıkartılarak verilmemesi nedeniyle başvurucunun Anayasa’nın 26. maddesinde düzenlenen ifade özgürlüğü çerçevesinde haber ve fikirlere ulaşma özgürlüğünün ihlal edildiği sonucuna ulaşılması gerekir.

3. 6216 Sayılı Kanun’un 50. Maddesi Yönünden

42. Başvurucu ihlal nedeniyle maddi ve manevi tazminat talebinde bulunmamıştır.

43. Adli yardım talebinin kabul edilmesiyle başvurucunun muaf tutulduğu yargılama giderlerinin tahsilinin, başvurucunun mağduriyetine neden olacağı anlaşılmakla 12/1/2011 tarihli ve 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 339. maddesi uyarınca başvurucunun yargılama giderlerini ödemeden tamamen muaf tutulması gerekir.

44. 30/3/2011 tarihli ve 6216 sayılı Anayasa Mahkemesinin Kuruluşu ve Yargılama Usulleri Hakkında Kanun’un 50. maddesinin (3) numaralı fıkrası uyarınca kararın bir örneğinin bilgi için Bakanlığa gönderilmesi gerekir.

V. HÜKÜM

Açıklanan gerekçelerle;

A. Başvurucunun, Anayasa’nın 26. maddesinde güvence altına alınan haber ve fikirlere ulaşma özgürlüğünün ihlal edildiği iddiasının KABUL EDİLEBİLİR OLDUĞUNA,

B. Anayasa’nın 26. maddesinde güvence altına alınan haber ve fikirlere ulaşma özgürlüğünün İHLAL EDİLDİĞİNE,

C. Başvurucunun yargılama giderlerinden tamamen MUAF TUTULMASINA,

D. Kararın bir örneğinin 6216 sayılı Kanun’un 50. maddesinin (3) numaralı fıkrası uyarınca Bakanlığa gönderilmesine

5/11/2015 tarihinde OYBİRLİĞİYLE karar verildi.

I. KARAR KİMLİK BİLGİLERİ

Kararı Veren Birim İkinci Bölüm
Karar Türü (Başvuru Sonucu) Esas (İhlal)
Künye
(Bilal Demirdağ [2.B.], B. No: 2014/4892, 5/11/2015, § …)
   
Başvuru Adı BİLAL DEMİRDAĞ
Başvuru No 2014/4892
Başvuru Tarihi 28/3/2014
Karar Tarihi 5/11/2015
Birleşen Başvurular 2014/5693, 2014/5691, 2014/5281

II. BAŞVURU KONUSU


Başvuru, ceza infaz kurumu tarafından Demokratik Modernite dergisi (dergi) ve Özgür Gündem gazetesinin (gazete) bazı sayfalarının çıkartılarak hükümlü olan başvurucunun haber ve fikirlere erişiminin engellenmesi nedeniyle ifade özgürlüğü ile din ve vicdan özgürlüğünün ihlal edildiği iddialarına ilişkindir.

III. İNCELEME SONUÇLARI


Hak Müdahale İddiası Sonuç Giderim
İfade özgürlüğü Ceza infaz kurumunda süreli yayın İhlal İhlalin tespiti

IV. İLGİLİ HUKUK



Mevzuat Türü Mevzuat Tarihi/Numarası - İsmi Madde Numarası
Kanun 5187 Basın Kanunu 25
5275 Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanun 62
Tüzük 6/4/2006 Ceza İnfaz Kurumlarının Yönetimi ile Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Tüzük 43
Yönerge 12/7/2005 Ceza İnfaz Kurumları Kütüphane ve Kitaplık Yönergesi 11
  • pdf
  • word
  • whatsapp
  • yazdir
T.C. Anayasa Mahkemesi