TÜRKİYE CUMHURİYETİ
ANAYASA MAHKEMESİ
İKİNCİ BÖLÜM
KARAR
MURAT BOYNUZ BAŞVURUSU
(Başvuru Numarası: 2014/7478)
Karar Tarihi: 25/2/2015
R.G. Tarih-Sayı: 22/5/2015-29363
Başkan
:
Alparslan ALTAN
Üyeler
Serdar ÖZGÜLDÜR
Osman Alifeyyaz PAKSÜT
Recep KÖMÜRCÜ
Engin YILDIRIM
Raportör
Akif YILDIRIM
Başvurucu
Murat BOYNUZ
Vekili
Av. Ercan KAHRAMAN
I. BAŞVURUNUN KONUSU
1. Başvurucu, yağma suçunu işlediğinden bahisle yargılanıp mahkûm edildiği davaya ilişkin kararda, kendisine başvurabileceği kanun yolları ile bu kanun yollarına ilişkin başvuru sürelerinin bildirilmemesinin ve yargılamanın yenilenmesi talebinin haksız ve hukuka aykırı olarak reddedilmesinin, Anayasa’nın 36. maddesinde belirtilen adil yargılanma hakkının ihlal edildiğini ileri sürmüştür.
II. BAŞVURU SÜRECİ
2. Başvuru, 15/5/2014 tarihinde Trabzon 1. Ağır Ceza Mahkemesi vasıtasıyla yapılmıştır. Dilekçe ve eklerinin idari yönden yapılan ön incelemesi neticesinde Komisyona sunulmasına engel bir eksikliğin bulunmadığı tespit edilmiştir.
3. İkinci Bölüm Üçüncü Komisyonunca 11/12/2014 tarihinde, kabul edilebilirlik incelemesinin Bölüm tarafından yapılmasına, dosyanın Bölüme gönderilmesine karar verilmiştir.
III. OLAY VE OLGULAR
A. Olaylar
4. Başvuru formu ve eklerinde ifade edildiği şekliyle olaylar özetle şöyledir:
5. Başvurucu hakkında yağma suçunu işlediğinden bahisle açılan kamu davasında Trabzon Ağır Ceza Mahkemesi, 14/2/2006 tarih ve E.2004/310, K.2006/89 sayılı kararıyla başvurucuyu 2 yıl 6 ay hapis cezasına mahkûm etmiştir.
6. Anılan kararın temyizi üzerine Yargıtay 6. Ceza Dairesi, 13/5/2013 tarih ve E.2012/15414, K.2013/10880 sayılı ilâmıyla "... 5320 sayılı Yasanın 8/1. Maddesi yollaması ile 1412 sayılı CMUK’un 310/1. maddesinde öngörülen bir haftalık süre geçtikten sonra sanıklar Murat Boynuz ve F. B. savunmanlarının hükmü temyiz ettiği..." gerekçesiyle temyiz talebini reddetmiştir.
7. Başvurucu, 17/2/2014 tarihli dilekçesi ile kanun yararına bozma ve yeniden yargılama talebiyle Trabzon 1. Ağır Ceza Mahkemesine başvurmuş, Mahkeme, 7/3/2014 tarih 2014/154 Değişik İş sayılı kararı ile "...kararın Yargıtay 6. Ceza Dairesi, 13/05/2013 tarih ve E.2012/15414-10880 sayılı kararı ile onanmasının ardından kesinleşerek infaza verildiğini..." belirterek başvurucunun talebini 4/12/2004 tarih ve 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 311. maddesinde sayılan şartları taşımadığı gerekçesiyle reddetmiştir.
8. Başvurucunun bu karara itirazı üzerine Trabzon 2. Ağır Ceza Mahkemesi, 16/4/2014 tarih ve 2014/163 Değişik İş sayılı kararı ile "... Trabzon 1. Ağır Ceza Mahkemesinin 2004/310 Esas ve 2006/89 Karar sayılı ilamında kanun yolu ve süresi gösterilmemiş olsa da, karar süresi içerisinde sanık müdafilerince temyiz edilmiş ve Yargıtay incelemesinden geçerek onanmış olmakla bir hak ihlalinden söz edilemeyeceği..." gerekçesiyle itirazın reddine karar vermiştir.
9. Anılan karar, başvurucu vekiline 6/5/2014 tarihinde tebliğ edilmiştir.
10. Bireysel başvuru, 15/5/2014 tarihinde yapılmıştır.
B. İlgili Hukuk
11. 5271 sayılı Kanun’un 311. maddesinin (1) numaralı fıkrasının (e) bendi şöyledir:
“Kesinleşen bir hükümle sonuçlanmış bir dava, aşağıda yazılı hâllerde hükümlü lehine olarak yargılamanın yenilenmesi yoluyla tekrar görülür:
...
e) Yeni olaylar veya yeni deliller ortaya konulup da bunlar yalnız başına veya önceden sunulan delillerle birlikte göz önüne alındıklarında sanığın beraatini veya daha hafif bir cezayı içeren kanun hükmünün uygulanması ile mahkûm edilmesini gerektirecek nitelikte olursa…”
12. 5271 sayılı Kanun’un 319. maddesinin (1) numaralı fıkrası şöyledir:
“Yargılamanın yenilenmesi istemi, kanunda belirlenen şekilde yapılmamış veya yargılamanın yenilenmesini gerektirecek yasal hiçbir neden gösterilmemiş veya bunu doğrulayacak deliller açıklanmamış ise, bu istem kabule değer görülmeyerek reddedilir.
13. 5271 sayılı Kanun’un 321. maddesi şöyledir:
“(1) Yargılamanın yenilenmesi isteminde ileri sürülen iddialar, yeterli derecede doğrulanmaz veya 311 inci Maddenin birinci fıkrasının (a) ve (b) bentleri ile 314 üncü Maddesinin birinci fıkrasının (a) bendinde yazılı hâllerde işin durumuna göre bunların önce verilmiş olan hükme hiçbir etkisi olmadığı anlaşılırsa, yargılamanın yenilenmesi istemi esassız olması nedeniyle duruşma yapılmaksızın reddedilir.
(2) Aksi hâlde mahkeme, yargılamanın yenilenmesine ve duruşmanın açılmasına karar verir.
(3) Bu Madde gereğince verilen kararlara karşı itiraz yoluna gidilebilir.”
IV. İNCELEME VE GEREKÇE
14. Mahkemenin 25/2/2015 tarihinde yapmış olduğu toplantıda, başvurucunun 15/5/2014 tarih ve 2014/7478 numaralı bireysel başvurusu incelenip gereği düşünüldü:
A. Başvurucunun İddiaları
15. Başvurucu yağma suçunu işlediğinden bahisle yargılanıp mahkûm edildiği davaya ilişkin kararda, kendisine başvurabileceği kanun yolları ile bu kanun yollarına ilişkin başvuru sürelerinin bildirilmediğini; yargılamanın yenilenmesi talebinin, İlk Derece Mahkemesince verilen kararın Yargıtayca onandığı gerekçesiyle reddedildiğini; oysa İlk Derece Mahkemesince verilen karara ilişkin temyiz talebinin, kanunda öngörülen temyiz süresi geçtikten sonra yapılmış olması nedeniyle reddedildiğini, bu nedenle Trabzon 1. Ağır Ceza Mahkemesince kanun yararına bozma ve yeniden yargılama talebine ilişkin verilen ret kararının haksız ve hukuka aykırı olduğunu belirterek, Anayasa'nın 36. ve 40. maddelerinde güvence altına alınan haklarının ihlal edildiğini ileri sürmüş ve infazın durdurulması ile yeniden yargılama talebinde bulunmuştur.
B. Değerlendirme
1. Mahkûmiyet Kararına Konu Asıl Dava Yönünden Adil Yargılanma Hakkının İhlali İddiası
16. Başvurucu, yağma suçunu işlediğinden bahisle yargılanıp haksız olarak mahkûm edildiğini ileri sürdüğü davaya ilişkin kararda, kendisine başvurabileceği kanun yolları ile bu kanun yollarına ilişkin başvuru sürelerinin bildirilmemesini şikâyet etmiştir.
17. 30/3/2011 tarih ve 6216 sayılı Anayasa Mahkemesinin Kuruluşu ve Yargılama Usulleri Hakkında Kanun’un “Bireysel başvuru usulü” kenar başlıklı 47. maddesinin (5) numaralı fıkrası şöyledir:
“Bireysel başvurunun, başvuru yollarının tüketildiği tarihten; başvuru yolu öngörülmemişse ihlalin öğrenildiği tarihten itibaren otuz gün içinde yapılması gerekir.…”
18. Anayasa Mahkemesi İçtüzüğü’nün “Başvuru süresi ve mazeret” başlıklı 64. maddesinin (1) numaralı fıkrası şöyledir:
“Bireysel başvurunun, başvuru yollarının tüketildiği tarihten, başvuru yolu öngörülmemişse ihlalin öğrenildiği tarihten itibaren otuz gün içinde yapılması gerekir.”
19. Bireysel başvurunun ön şartlarından biri de başvuru süresidir. Süre, başvurunun her aşamasında dikkate alınması gereken bir usul hükmüdür (B. No: 2012/1075, 12/2/2013, § 18).
20. Bireysel başvuruların, 6216 sayılı Kanun'un 47. maddesinin (5) numaralı fıkrası ile İçtüzük'ün 64. maddesinin (1) numaralı fıkrası uyarınca, başvuru yollarının tüketildiği tarihten, başvuru yolu öngörülmemiş ise ihlalin öğrenildiği tarihten itibaren otuz gün içinde Anayasa Mahkemesine doğrudan veya diğer mahkemeler yahut yurt dışı temsilcilikler vasıtasıyla yapılması gerekmektedir (B. No: 2012/1075, 12/2/2013, § 19).
21. Somut olayda, başvuru yolları 13/5/2013 tarihinde Yargıtay 6. Ceza Dairesinin, Trabzon Ağır Ceza Mahkemesinin kararına yönelik temyiz talebini reddetmesi ile tüketilmiştir. Dosya kapsamından bu kararın başvurucuya tebliğ tarihi anlaşılmamakla birlikte, başvurucunun en geç yargılamanın yenilenmesi talebinde bulunduğu 17/2/2014 tarihinde nihai kararı öğrendiğinin kabul edilmesi gerekmektedir. Bu durumda, söz konusu karara karşı öğrenme tarihinden itibaren otuz gün içinde Anayasa Mahkemesine bireysel başvurunun yapılmış olması gerekirken, 15/5/2014 tarihinde yapılmış olması nedeniyle başvuruda süre aşımının bulunduğu sonucuna varılmıştır.
22. Açıklanan nedenlerle, başvuru yollarının tüketildiği tarihten itibaren otuz gün içinde yapılmayan bireysel başvurunun bu kısmının, diğer kabul edilebilirlik şartları yönünden incelenmeksizin “süre aşımı” nedeniyle kabul edilemez olduğuna karar verilmesi gerekir.
2. Yargılamanın Yenilenmesine Yönelik Dava Yönünden Adil Yargılanma Hakkının İhlali İddiası
23. Başvurucu, yargılamanın yenilenmesi talebinin, mahkûmiyet hükmünün Yargıtayca onandığı gerekçesiyle reddedildiğini, ancak İlk Derece Mahkemesince verilen karara ilişkin temyiz talebinin, kanunda öngörülen temyiz süresi geçtikten sonra yapılmış olması nedeniyle reddedildiğini, bu nedenle verilen ret kararının haksız ve hukuka aykırı olduğunu belirterek, Anayasa’nın 36. maddesinde belirtilen adil yargılanma hakkının ihlal edildiğini şikâyet etmiştir.
24. Anayasa’nın 148. maddesinin dördüncü fıkrası şöyledir:
“Bireysel başvuruda, kanun yolunda gözetilmesi gereken hususlarda inceleme yapılamaz.”
25. 6216 sayılı Kanun’un 48. maddesinin (2) numaralı fıkrası şöyledir:
“Mahkeme, … açıkça dayanaktan yoksun başvuruların kabul edilemezliğine karar verebilir.”
26. 6216 sayılı Kanun’un 48. maddesinin (2) numaralı fıkrasında açıkça dayanaktan yoksun başvuruların Mahkemece kabul edilemezliğine karar verilebileceği belirtilmiştir. Anayasa’nın 148. maddesinin dördüncü fıkrasında ise açıkça dayanaktan yoksun başvurular kapsamında değerlendirilen kanun yolunda gözetilmesi gereken hususlara ilişkin şikâyetlerin bireysel başvuruda incelenemeyeceği kurala bağlanmıştır.
27. Başvuru formu ve ekleri incelendiğinde, Trabzon Ağır Ceza Mahkemesinin 14/2/2006 tarihli kararıyla başvurucunun yağma suçunu işlediği sabit görülerek mahkûmiyetine karar verildiği, bu karara ilişkin temyiz talebinin, süresinde yapılmadığı belirtilerek 13/5/2013 tarihinde Yargıtayca reddedildiği görülmektedir.
28. Başvurucu, mahkumiyet kararında kanun yolu ve süresinin belirtilmediğini, bu nedenle kararı geç temyiz ettiklerini ve suçu işlemesinin mümkün olmadığını ileri sürerek 17/2/2014 tarihinde yargılamanın yenilenmesi talebinde bulunmuştur. Mahkeme, yargılamanın yenilenmesini gerektirecek yeni bir durum olmadığını belirterek talebi 7/3/2014 tarihli kararıyla reddetmiştir. Bu karar, yapılan itirazın reddedilmesiyle 16/4/2014 tarihinde kesinleşmiştir.
29. Başvurucu, İlk Derece Mahkemesince yargılamanın yenilenmesi isteminin reddedilmesinin hukuka aykırı olduğunu ileri sürmekte olup, iddiaların özü Mahkemenin hukuk kurallarını yorumlamada ve olayları değerlendirmede isabet edemediğine ilişkindir. Dolayısıyla başvuru bu haliyle kanun yolu incelemesi talebi niteliğinde olup, yargılamanın yenilenmesi talebiyle ilgili anılan Mahkeme kararlarının açıkça hukuka aykırı olarak kabul edilmesini gerektiren bir olgu tespit edilmemiştir.
30. Açıklanan nedenlerle, kanun yolu incelemesi talebi niteliğinde olan başvurunun diğer kabul edilebilirlik şartları yönünden incelenmeksizin, “açıkça dayanaktan yoksun olması” nedeniyle kabul edilemez olduğuna karar verilmesi gerekir.
V. HÜKÜM
Açıklanan gerekçelerle;
A. Başvurucunun,
1. Mahkûmiyet kararına konu asıl dava yönünden adil yargılanma hakkının ihlali iddiasının “süre aşımı” nedeniyle KABUL EDİLEMEZ OLDUĞUNA,
2. Yargılamanın yenilenmesi talebine konu dava yönünden adil yargılanma hakkının ihlali iddiasının “açıkça dayanaktan yoksun olması” nedeniyle KABUL EDİLEMEZ OLDUĞUNA,
B. Yargılama giderlerinin başvurucu üzerinde bırakılmasına,
25/2/2015 tarihinde OY BİRLİĞİYLE karar verildi.