TÜRKİYE CUMHURİYETİ
|
ANAYASA MAHKEMESİ
|
|
|
BİRİNCİ BÖLÜM
|
|
KARAR
|
|
ABDULKERİM KAVAK VE DİĞERLERİ BAŞVURUSU (3)
|
(Başvuru Numarası: 2014/7685)
|
|
Karar Tarihi: 12/4/2017
|
|
BİRİNCİ BÖLÜM
|
|
KARAR
|
|
Başkan
|
:
|
Burhan ÜSTÜN
|
Üyeler
|
:
|
Hicabi DURSUN
|
|
|
Hasan Tahsin
GÖKCAN
|
|
|
Kadir ÖZKAYA
|
|
|
Yusuf Şevki
HAKYEMEZ
|
Raportör Yrd.
|
:
|
Ceren Sedef
EREN
|
Başvurucular
|
:
|
1. Abdulkerim KAVAK
|
|
|
2. Hadice
DEMİR
|
|
|
3. Turgut
Güven KAVAK
|
Vekili
|
:
|
Av. Ali
AYDEMİR
|
I. BAŞVURUNUN KONUSU
1. Başvuru, makul sürede yargılanma hakkının ihlal edildiği
iddiasına ilişkindir.
II. BAŞVURU SÜRECİ
2. Başvuru 29/5/2014 tarihi ve devamında yapılmıştır.
3. Başvuru, başvuru formu ve eklerinin idari yönden yapılan ön
incelemesinden sonra Komisyona sunulmuştur.
4. Komisyonca başvurunun kabul edilebilirlik incelemesinin Bölüm
tarafından yapılmasına karar verilmiştir.
5. 2014/7698 ve 2014/13503 sayılı bireysel başvuru dosyaları
konu yönünden hukuki irtibat nedeniyle 2014/7685 sayılı dosya üzerinde
birleştirilmiştir.
6. Bölüm Başkanı tarafından başvurunun kabul edilebilirlik ve
esas incelemesinin birlikte yapılmasına karar verilmiştir.
7. Başvuru belgelerinin bir örneği bilgi için Adalet Bakanlığına
gönderilmiştir.
III. OLAY VE OLGULAR
8. Başvuru formu ve eklerinde ifade edildiği şekliyle ilgili
olaylar özetle şöyledir:
9. Başvurucular Abdulkerim Kavak ve
Hadice Demir aleyhine doğrudan, başvurucu Turgut Güven Kavak'ın ise babası olan
murisi aleyhine 1989 yılında Savur Kadastro Mahkemesinde açılan kadastro
tespitine itiraz davası önce aynı Mahkemenin başka esaslı bir dosyası üzerinde
birleştirilmiş daha sonra tefrik edilen dava dosyası yerel Mahkeme aşamasında
derdest durumdadır.
IV. İNCELEME VE GEREKÇE
10. Mahkemenin 12/4/2017 tarihinde yapmış olduğu toplantıda
başvuru incelenip gereği düşünüldü:
11. Başvurucular, makul sürede yargılanma ve mülkiyet haklarının
ihlal edildiğini ileri sürmüşlerdir.
A. Kabul Edilebilirlik
Yönünden
12. Açıkça dayanaktan yoksun olmadığı ve kabul edilemezliğine
karar verilmesini gerektirecek başka bir neden de bulunmadığı anlaşılan makul
sürede yargılanma hakkının ihlal edildiğine ilişkin iddianın kabul edilebilir
olduğuna karar verilmesi gerekir.
B. Esas Yönünden
13. Medeni hak ve yükümlülüklerle ilgili uyuşmazlıklara ilişkin
yargılamanın süresi tespit edilirken sürenin başlangıç tarihi olarak davanın
ikame edildiği tarih; sürenin sona erdiği tarih olarak -çoğu zaman icra
aşamasını da kapsayacak şekilde- yargılamanın sona erdiği, yargılaması devam
eden davalar yönünden ise Anayasa Mahkemesinin makul sürede yargılanma hakkının
ihlal edildiğine ilişkin şikâyetle ilgili kararını verdiği tarih esas alınır (Güher Ergun ve diğerleri, B. No: 2012/13,
2/7/2013, §§ 50, 52).
14. Başvuruya konu dava, başvurucu Turgut Güven Kavak'ın
murisinden intikalle takip etmekte olduğu bir uyuşmazlık olup bu yönüyle makul
süre değerlendirmesi bakımından dikkate alınacak sürenin başlangıç anı,
mirasçının yargılamaya katıldığı an değil somut olayda muris açısından
değerlendirmeye esas alınan sürenin başlangıç anıdır (Gülseren Gürdal ve diğerleri, B. No:
2013/1115, 5/12/2013, § 51).
15. Medeni hak ve yükümlülüklerle ilgili uyuşmazlıklara ilişkin
yargılama süresinin makul olup olmadığı değerlendirilirken yargılamanın
karmaşıklığı ve kaç dereceli olduğu, tarafların ve ilgili makamların yargılama
sürecindeki tutumu ve başvurucunun yargılamanın süratle sonuçlandırılmasındaki
menfaatinin niteliği gibi hususlar dikkate alınır (Güher Ergun ve diğerleri, §§ 41-45).
16. Anılan ilkeler ve Anayasa Mahkemesinin benzer başvurularda
verdiği kararlar dikkate alındığında somut olayda yaklaşık 28 yıllık yargılama
süresinin makul olmadığı sonucuna varmak gerekir.
17. Açıklanan gerekçelerle Anayasa’nın 36. maddesinde güvence
altına alınan makul sürede yargılanma hakkının ihlal edildiğine karar verilmesi
gerekir.
18. Başvurucular, uzun süren yargılama nedeniyle taşınmazlarını kullanamadıklarınıbelirterek Anayasa’nın 35. maddesinde
tanımlanan mülkiyet haklarının da ihlal edildiğini iddia etmişlerse de
başvurucuların makul sürede yargılanma haklarının ihlal edildiği yönünde
yukarıda yer verilen tespitler ışığında, mülkiyet haklarının ihlal edildiği
yönündeki iddialarının ayrıca değerlendirilmesine gerek görülmemiştir.
C. 6216 Sayılı Kanun'un
50. Maddesi Yönünden
19. 30/3/2011 tarihli ve 6216 sayılı Anayasa Mahkemesinin
Kuruluşu ve Yargılama Usulleri Hakkında Kanun’un 50. maddesinin (1) numaralı
fıkrası şöyledir:
“Esas inceleme sonunda, başvurucunun hakkının
ihlal edildiğine ya da edilmediğine karar verilir. İhlal kararı verilmesi
hâlinde ihlalin ve sonuçlarının ortadan kaldırılması için yapılması gerekenlere
hükmedilir…”
20. Başvurucular, manevi tazminat talebinde bulunmuşlardır.
21. Somut olayda makul sürede yargılanma hakkının ihlal edildiği
sonucuna varılmıştır.
22. İhlal tespitiyle giderilemeyecek olan manevi zararları
karşılığında başvurucular Abdulkerim Kavak ve Hadice
Demir'e ayrı ayrı net 25.000 TL, başvurucu Turgut Güven Kavak'a ise net 6.250
TL manevi tazminat ödenmesine karar verilmesi gerekir.
23. Dosyadaki belgelerden tespit edilen 206,10 TL harç bedelinin
başvurucu Turgut Güven Kavak'a münferiden, başvurucular Abdulkerim
Kavak ve Hadice Demir'e ise müştereken, 1.800 TL vekâlet ücretinin ise tüm
başvuruculara müştereken ödenmesine karar verilmesi gerekir.
24. Kapatılan 2014/13503 sayılı bireysel başvuru dosyasında tüm
başvurucuların şikâyet konusu davayla ilgili mükerrer şekilde aynı nitelikte
talepleri bulunduğu görüldüğünden anılan dosyadaki belgelerden tespit edilen
206,10 TL harç ve 1.800 TL vekâlet ücretinden oluşan toplam 2.006,10 TL
yargılama giderinin başvurucular üzerinde bırakılmasına karar verilmesi
gerekir.
V. HÜKÜM
Açıklanan gerekçelerle;
A. Makul sürede yargılanma hakkının ihlal edildiğine ilişkin
iddianın KABUL EDİLEBİLİR OLDUĞUNA,
B. Anayasa’nın 36. maddesinde güvence altına alınan makul sürede
yargılanma hakkının İHLAL EDİLDİĞİNE,
C. Başvurucular Abdulkerim Kavak ve
Hadice Demir'e ayrı ayrı net 25.000 TL, başvurucu Turgut Güven Kavak'a ise net
6.250 TL manevi tazminat ÖDENMESİNE, tazminata ilişkin diğer taleplerin
REDDİNE,
D. 206,10 TL harç bedelinin başvurucu Turgut Güven Kavak'a
MÜNFERİDEN ÖDENMESİNE, başvurucular Abdulkerim Kavak
ve Hadice Demir'e ise MÜŞTEREKEN ÖDENMESİNE, 1.800 TL vekâlet ücretinin ise tüm
başvuruculara MÜŞTEREKEN ÖDENMESİNE,
E. Kapatılan 2014/13503 sayılı bireysel başvuru dosyasındaki
belgelerden tespit edilen 206,10 TL harç ve 1.800 TL vekâlet ücretinden oluşan
toplam 2.006,10 TL yargılama giderinin başvurucular üzerinde BIRAKILMASINA,
F. Ödemenin, kararın tebliğini takiben başvurucunun Maliye Bakanlığına
başvuru tarihinden itibaren dört ay içinde yapılmasına, ödemede gecikme olması
hâlinde bu sürenin sona erdiği tarihten ödeme tarihine kadar geçen süre için
yasal FAİZ UYGULANMASINA,
G. Kararın bir örneğinin Savur Kadastro Mahkemesine (E.2003/3)
GÖNDERİLMESİNE,
H. Kararın bir örneğinin Adalet Bakanlığına GÖNDERİLMESİNE
12/4/2017 tarihinde OYBİRLİĞİYLE karar verildi.