logo
Bireysel Başvuru Kararları Kullanıcı Kılavuzu English

(Ali Galip Doğan [2.B.], B. No: 2015/6682, 30/10/2018, § …)
Kararlar Bilgi Bankasında yayınlanan karar metni
editöryal düzeltmelere tabi tutulmuş olabilir.
   


 

 

 

 

TÜRKİYE CUMHURİYETİ

ANAYASA MAHKEMESİ

 

 

İKİNCİ BÖLÜM

 

KARAR

 

ALİ GALİP DOĞAN BAŞVURUSU

(Başvuru Numarası: 2015/6682)

 

Karar Tarihi: 30/10/2018

 

İKİNCİ BÖLÜM

 

KARAR

 

 

 

Başkan

:

Engin YILDIRIM

Üyeler

:

Recep KÖMÜRCÜ

 

 

Muammer TOPAL

 

 

M. Emin KUZ

 

 

Recai AKYEL

Raportör

:

Ali KOZAN

Başvurucu

:

Ali Galip DOĞAN

Vekili

:

Av. Mustafa BOZKURT

 

I. BAŞVURUNUN KONUSU

1. Başvuru, Türk Silahlı Kuvvetleri emekli personeli olan başvurucu hakkında ahlaki durum gerekçe gösterilerek Türk Silahlı Kuvvetleri sosyal tesislerine girişinin yasaklanması işlemi tesis edilmesi nedeniyle özel hayatın gizliliği hakkının ihlal edildiği iddiasına ilişkindir.

II. BAŞVURU SÜRECİ

2. Başvuru 21/4/2015 tarihinde yapılmıştır.

3. Başvuru, başvuru formu ve eklerinin idari yönden yapılan ön incelemesinden sonra Komisyona sunulmuştur.

4. Komisyonca başvurunun kabul edilebilirlik incelemesinin Bölüm tarafından yapılmasına karar verilmiştir.

5. Bölüm Başkanı tarafından başvurunun kabul edilebilirlik ve esas incelemesinin birlikte yapılmasına karar verilmiştir.

6. Başvuru belgelerinin bir örneği bilgi için Adalet Bakanlığına (Bakanlık) gönderilmiştir. Bakanlık cevabında, başvuruya ilişkin olarak görüş bildirilmesine gerek görülmediği belirtilmiştir.

III. OLAY VE OLGULAR

7. Başvuru formu ve eklerinde ifade edildiği şekliyle olaylar özetle şöyledir:

8. Hava Kuvvetleri Komutanlığı emrinde astsubay statüsünde görev yaptığı dönemde kurum içerisinde birtakım personelle ilgili yürütülen idari soruşturmada bazı personelin beyanlarıyla cinsel içerikli faaliyetlerinin tespit edilmesi sonucu başvurucu da soruşturmaya dâhil edilmiştir. Tahkikat kapsamında 8/3/2012 tarihinde başvurucunun ifadesi alınmış ve başvurucuya cinsel yaşamına ilişkin sorular sorulmuştur.

9. Soruşturma sırasında sicil üstlerince başvurucu hakkında "Silahlı kuvvetlerde kalması uygun değildir." sicili düzenlenmiş ancak başvurucunun emekli olmak için dilekçe vermesi üzerine 23/7/2012 tarihinde isteğe bağlı emeklilik işlemi başlatılmıştır. Başvurucunun emeklilik talebi Millî Savunma Bakanlığının 24/8/2012 tarihli kararıyla onaylanmıştır.

10. Bu arada yürütülen tahkikat sonucu resen emeklilik işlemleri de davam etmiş ve Millî Savunma Bakanlığının 27/9/2012 tarihli kararıyla başvurucu Türk Silahlı Kuvvetlerinden (TSK) ayırma işlemine tabi tutulmuştur. Daha sonra Genelkurmay Başkanlığı bünyesinde oluşturulan Kurul tarafından 15/2/2013 tarihinden itibaren geçerli olmak üzere başvurucunun TSK sosyal tesislerine girişinin süresiz olarak yasaklanmasına karar verilmiştir. Söz konusu kararın gerekçesinde, başvurucunun cinsel hayatına ilişkin eylemleri askerlik haysiyet ve şerefine dokunan fiiller olarak nitelendirilmiştir.

11. Başvurucunun bireysel başvuru konusu yapmadığı TSK'dan resen ayırma işleminin iptali istemli davasında, Askeri Yüksek İdare Mahkemesi (AYİM)Birinci Dairesi 26/3/2014 tarihinde, davanın yasal temelinin isteğe bağlı emeklilik işlemleri olduğu ve sebep unsuru bakımından idari işleminin hukuka aykırı olduğu gerekçesiyle resen ayırma işleminin iptaline karar vermiştir. Anılan karar, yasa yolu incelemesinden geçerek kesinleşmiştir.

12. Öte yandan başvurucu sosyal tesislerine girişinin süresiz yasaklanmasına yönelik idari işlemin iptali talebiyle AYİM'de 19/4/2013 tarihinde dava açmıştır. Dava dilekçesinde başvurucu; hiçbir gayriahlaki davranış içinde olmadığını, ayırma işleminden önce kendi isteği ile emekliye ayrıldığını, dava konusu işlem sırasında emekli personel statüsünde olduğunu belirterek, yok hükmünde olan resen ayırma işlemine dayanılarak sosyal tesislere girişinin yasaklanmasının hukuka aykırı olduğunu ileri sürmüştür.

13. AYİM Başsavcılığının işlemin iptaline karar verilmesi gerektiği yönündeki düşünce yazısında, başvurucu hakkında isnat eylemler hakkında söz konusu işlemin gerçekleştirilebilmesi için askerlik haysiyet ve şerefine dokunan fiillerin sosyal tesislerde işlenmesinin mevzuat gereğince zorunluluk olduğu vurgulanmıştır. Görüşte, başvurucunun meslek hayatı boyunca değişik tarihlerde gerçekleştirdiği iddia edilen eylemlerinin emekliye ayrılmadan önceki döneme ait olduğu ve sosyal tesislere giriş yasağı uygulanmasının ölçülü bir işlem olmadığı ifade edilmiştir.

14. AYİM Üçüncü Dairesinin 26/9/2014 tarihli kararıyla davanın reddine hükmedilmiştir. Kararda, başvurucunun askerlik haysiyet ve şerefine dokunan fiillerinin sübuta erdiği, eylemlerinin alışkanlık ve yaşam tarzı hâline geldiği belirtilerek tedbir mahiyetinde tesis edilen işlemin ölçülü olduğu şeklinde değerlendirmelere yer verilmiştir.

15. Karar düzeltme talebi aynı Dairenin 5/2/2015 tarihli kararıyla kısmen kabul edilerek ilgili hükmün kaldırılmasına, sosyal tesislere girişin yasaklanması işleminin iptali yönünden davanın reddine, başvurucunun emekli askerî personel kartının alınması işleminin ise iptaline hükmedilmiştir. Karar gerekçesinde, idari tahkikat kapsamında alınan ifadenin baskı altında alındığına dair delil olmadığı, diğer personellerin beyanlarıyla tespit edilen cinsel içerikli faaliyetlerin başvurucu tarafından da ilgili ifadede kabul edildiği belirtilmiştir. Ayrıca başvurucunun davranışlarına yansıyan ve askerî personel yönünden kabulü mümkün olmayan yaşam tarzının, sosyal tesislerde Türk Silahlı Kuvvetler mensuplarının moral ihtiyaçlarını karşılama, dayanışmayı arttırmaya yönelik niyet ve amacını olumsuz etkilediği vurgulanarak, sosyal tesislere girişin yasaklanması işleminin hukuka uygun olduğu kabul edilmiştir.

16. Nihai karar 23/3/2015 tarihinde başvurucuya tebliğ edilmiştir.

17. Başvurucu 21/4/2015 tarihinde bireysel başvuruda bulunmuştur.

18. Bireysel başvurunun incelenme sürecinde 21/1/2017 tarihli ve 6771 sayılı Türkiye Cumhuriyeti Anayasasında Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun ile Anayasa'ya eklenen geçici 21. maddenin birinci fıkrasının (E) bendiyle AYİM kaldırılmıştır.

IV. İLGİLİ HUKUK

19. Anayasa Mahkemesi daha önceki kararlarında TSK'da görev yapan askerî personel hakkında ahlaki nedenlerle disiplin işlemleri tesis edilmesine dayanak oluşturan mevzuata ve benzer durumlara ilişkin uluslararası hukuka yer vermiştir (G.G. [GK], B. No: 2014/16701, 13/10/2016, §§ 23-30; Tevfik Türkmen [GK], B. No: 2013/9704, 3/3/2016, §§ 23-39; Yaşar Türkmen, B. No: 2014/5418, 15/2/2017, §§ 20-33; Mehmet Çakır, B. No: 2014/5121, 16/2/2017, §§ 19-27).

20. 4/1/1961 tarihli ve 211 sayılı Türk Silahlı Kuvvetleri İç Hizmet Kanunu'nun 98. maddesinin ilgili kısmı şöyledir:

"Türk Silahlı Kuvvetleri personelinin sosyal ve moral ihtiyaçlarını karşılamak, dayanış-mayı artırmak, mesleki, sosyal gelişmelerini mümkün kılacak imkânları hazırlamak maksadıyla ve Genelkurmay Başkanlığının izni ile;

a) Orduevi ve bağlısı şubeler,

b) Askerî gazinolar, kışla gazinoları ve vardiya yatakhaneleri, kurulabilir. ..."

21. 211 sayılı Kanun'un 99. maddesinin ilgili kısmı şöyledir:

"Belirli zamanlarda özel askerî eğitimlerin yapılması, personelin moral ve motivasyonuna katkı sağlanması maksadıyla Genelkurmay Başkanlığının izni ile özel, yerel veya kış eğitim merkezleri kurulabilir..."

22. 211 sayılı Kanun'un 100. maddesi şöyledir:

"Ordu evleri, askeri gazinoları ve kışla gazinoları askeri bina olup askeri mahal vasıf ve mahiyetini haizdir."

23. 6/9/1961 tarihli ve 10899 sayılı Resmî Gazete'de yayımlanan Türk Silahlı Kuvvetleri İç Hizmet Yönetmeliği'nin "2- Ordu evleri ve askeri gazinolar:" kenar başlıklı 664. maddesinin ilgili kısımları şöyledir:

"Bunlar askerî binalar olup askerî mahal vasıf ve mahiyetini haizdir.

...

4 - Subaylar, askeri memurlar ve astsubaylar ile bunların emeklileri orduevlerinin ve askeri gazinoların tabii üyeleridirler.

Tabii üyeler ile orduevleri, askeri gazino ve öteki askeri sosyal tesislerden yararlanma hakkına sahip diğer kişilerin (…);

b) Söz atma, sarkıntılık, ırz ve iffete tecavüz, askerlik haysiyet ve şerefine dokunan fiilleri işlemeleri veya orduevleri, askerî gazino ve öteki askerî sosyal tesislerde uyulması öngörülen kurallara uymamakta ısrar etmeleri halinde bunlar hakkında gerektiğinde yasal işlem yaptırılmakla birlikte bu tesislere girişleri Genelkurmay Başkanlığınca yasaklanabilir. Yapılan yasal işlem sonucunda bu fiilleri işlemedikleri anlaşılanlar hakkında, daha önce alınmış olan yasaklama kararı Genelkurmay Başkanlığınca kaldırılır..."

V. İNCELEME VE GEREKÇE

24. Mahkemenin 30/10/2018 tarihinde yapmış olduğu toplantıda başvuru incelenip gereği düşünüldü:

A. Başvurucunun İddiaları

25. Başvurucu; hiçbir gayriahlaki davranış içinde olmadığını, ayırma işleminden önce kendi isteği ile emekliye ayrıldığını, dava konusu işlem sırasında emekli personel statüsünde olduğunu belirterek, yok hükmünde olan resen ayırma işlemine dayanılarak sosyal tesislere girişinin yasaklanmasının hukuka aykırı olduğunu ileri sürmüştür. Başvurucu ayrıca, sosyal tesislere girişinin yasaklanmasının tek dayanağının idari tahkikat sırasında baskıyla ve ayırma tehdidi ile hukuka aykırı olarak alınan ifadesi olduğunu, ifadeye ilişkin ses vegörüntü kayıtlarının da yok edilerek Mahkemeye sunulmadığını, savunma hakkının kullandırılmadığını iddia etmiştir. Bu nedenlerle özel hayatın gizliliği hakkının, eşitlik ilkesinin ve adil yargılanma hakkının ihlal edildiğini iddia etmiştir.

B. Değerlendirme

26. İddianın değerlendirilmesine dayanak alınacak Anayasa’nın 20. maddesinin ilgili kısımları şöyledir:

"Herkes, özel hayatına ...saygı gösterilmesini isteme hakkına sahiptir. Özel hayatın ... gizliliğine dokunulamaz."

27. Anayasa Mahkemesi, olayların başvurucu tarafından yapılan hukuki tavsifi ile bağlı olmayıp olay ve olguların hukuki nitelendirmesini kendisi takdir eder (Tahir Canan, B. No: 2012/969, 18/9/2013, § 16). Başvuru formu ve ekleri incelendiğinde; başvurucunun temel iddiasının dayanağını, özel hayat alanına ilişkin olan ve hukuka aykırı yöntemler kullanılarak elde edilen birtakım bilgilere dayanılarak TSK sosyal tesislerine girişinin yasaklanması işlemi oluşturmaktadır. Bu nedenle başvurunun özel hayatın gizliliği hakkı kapsamında incelenmesi gerektiği değerlendirilmiştir.

1. Kabul Edilebilirlik Yönünden

28. Açıkça dayanaktan yoksun olmadığı ve kabul edilemezliğine karar verilmesini gerektirecek başka bir neden de bulunmadığı anlaşılan özel hayatın gizliliği hakkının ihlal edildiğine ilişkin iddianın kabul edilebilir olduğuna karar verilmesi gerekir.

2. Esas Yönünden

29. Özel hayata ilişkin hususlar gerekçe gösterilerek askerlik haysiyet ve şerefine dokunan fiiller sebebiyle başvurucunun TSK sosyal tesislerine girişinin yasaklanması işlemi tesis edilmesinin özel hayatının gizliliği hakkına bir müdahale oluşturduğu açıktır (Ata Türkeri, B. No: 2013/6057, 16/12/2015, § 34; G.G., § 43).

30. Anılan müdahalenin ihlal oluşturmaması için Anayasa'nın 13. maddesinde düzenlenen ve somut başvuruya uygun düşen kanunlar tarafından öngörülme, Anayasa’nın ilgili maddesinde belirtilen nedenlere dayanma,demokratik toplum düzeninin gereklerine uygun olma ve ölçülülük ilkesine aykırı olmama ölçütlerine uygun olması gerekir.

31. Başvuruya konu işleme dayanak teşkil eden mevzuat hükümleri dikkate alındığında müdahalenin kanunlar tarafından öngörülme ölçütüne uygun olduğu, askerî disiplinin ve kamu hizmetinin gereği gibi yürütülmesinin sağlanması, bu itibarla millî güvenliğin korunması şeklinde meşru amaç taşıdığı anlaşılmaktadır.

32. Tesis edilen disiplin işlemlerinde ve bu işlemlerin hukuka uygunluk denetiminin yapıldığı mahkeme kararlarında, bireylerin özel hayatlarına ilişkin tutum ve eylemlerinin mesleki hayatları üzerindeki etkilerinin açıklanması, kamu hizmeti sunan ilgili kurumların işleyişi üzerindeki etkilerinin ve risklerinin ortaya konulması ve bu hususlardaki değerlendirmelerin yeterli ve ikna edici gerekçelerle desteklenmesi, ayrıca tesis edilen işlemlerin bireylerin geçmiş mesleki sicilleri ve başarı durumları dikkate alınarak ölçülülük yönünden irdelenmesi gerekir (G.G., § 60).

33. Başvurucunun özel hayatı ile ilgili tespit edilen hususların, başvurucu ile ilgisi olmayan güvenlik saikiyle yapılan bir idari tahkikat kapsamında elde edildiği, ancak bu hususlar dayanak gösterilerek yapılan resen ayırma işleminin ilgili yargılama sürecinde iptal edildiği ve başvurucunun resen ayırma işlemi öncesinde kendi isteği ile emekli olduğu anlaşılmaktadır. Başvurucunun özel hayatına ilişkin tespitlerin idari tahkikat sırasında diğer personellerin beyanlarına dayandırıldığı, iddiaların idari ve yargısal süreçlerle ispatlanmadığı görülmüştür.

34. Öte yandan AYİM kararlarının gerekçelerinde ise; başvurucunun mahremiyetini ilgilendiren hususlar ile başvurucuya isnat edilen ve tümüyle özel hayata ilişkin olduğu anlaşılan eylemlerin, sosyal tesislerin ve TSK’nın işleyişi üzerindeki etkisi ve riskleri açıklanmadığı gibi emekli statüsündeki başvurucu hakkında getirilen süresiz yasağın gereklilikleri de yeterli bir şekilde ortaya konulmamıştır. Bu bağlamda yargı makamları tarafından doğruluğu ortaya konulmamış olan birtakım isnatlar sebebiyle başvurucunun sosyal tesislere girişinin yasaklanmasının demokratik toplum gereklerine uygunluk ve ölçülülük koşullarıyla bağdaşmadığı değerlendirilmiştir.

35. Açıklanan gerekçelerle başvurucunun Anayasa’nın 20. maddesinde güvence altına alınan özel hayatın gizliliği hakkının ihlal edildiğine karar verilmesi gerekir.

3. 6216 Sayılı Kanun'un 50. Maddesi Yönünden

36. 30/3/2011 tarihli ve 6216 sayılı Anayasa Mahkemesinin Kuruluşu ve Yargılama Usulleri Hakkında Kanun’un 50. maddesinin (1) numaralı fıkrasının ilgili kısmı ile (2) numaralı fıkrası şöyledir:

 “(1) Esas inceleme sonunda, başvurucunun hakkının ihlal edildiğine ya da edilmediğine karar verilir. İhlal kararı verilmesi hâlinde ihlalin ve sonuçlarının ortadan kaldırılması için yapılması gerekenlere hükmedilir…

 (2) Tespit edilen ihlal bir mahkeme kararından kaynaklanmışsa, ihlali ve sonuçlarını ortadan kaldırmak için yeniden yargılama yapmak üzere dosya ilgili mahkemeye gönderilir. Yeniden yargılama yapılmasında hukuki yarar bulunmayan hâllerde başvurucu lehine tazminata hükmedilebilir veya genel mahkemelerde dava açılması yolu gösterilebilir. Yeniden yargılama yapmakla yükümlü mahkeme, Anayasa Mahkemesinin ihlal kararında açıkladığı ihlali ve sonuçlarını ortadan kaldıracak şekilde mümkünse dosya üzerinden karar verir.”

37. Başvurucu; ihlalin tespit edilmesini, yargılamanın yenilenmesine ve tazminata karar verilmesini talep etmiştir.

38. Anayasa Mahkemesinin Mehmet Doğan ([GK], B. No: 2014/8875, 7/6/2018) kararında, ihlal sonucuna varıldığında ihlalin nasıl ortadan kaldırılacağının belirlenmesi hususunda genel ilkeler belirlenmiştir.

39. Somut başvuruda ulaşılan ihlal sonucunun AYİM tarafından verilen ret kararından kaynaklandığı anlaşılmaktadır.

40. Bu durumda başvurucunun özel hayatının gizliliği hakkına yönelik ihlalin sonuçlarının ortadan kaldırılması için yeniden yargılama yapılmasında hukuki yarar bulunmaktadır. Buna göre yapılacak yeniden yargılama ise 6216 sayılı Kanun'un 50. maddesinin (2) numaralı fıkrasına göre ihlalin ve sonuçlarının ortadan kaldırılmasına yöneliktir. Bu kapsamda derece mahkemelerince yapılması gereken iş, öncelikle ihlale yol açan mahkeme kararının ortadan kaldırılması ve nihayet ihlal sonucuna uygun yeni bir karar verilmesinden ibarettir. Bu sebeple kararın bir örneğinin yeniden yargılama yapılmak üzere ilgili yargı merciine gönderilmesine karar verilmesi gerekir.

41. Öte yandan başvurucu tarafından tazminat talebinde bulunulmuş olmakla birlikte, yeniden yargılama yapılmak üzere dosyanın ilgili yargı merciine gönderilmesine karar verilmesinin ihlalin ve sonuçlarının ortadan kaldırılması için yeterli bir giderim sağlayacağı anlaşıldığından tazminat talebinin reddine karar verilmesi gerekir.

42. Dosyadaki belgelerden tespit edilen 226,90 TL harç ve 1.980 TL vekâlet ücretinden oluşan toplam 2.206,90 TL yargılama giderinin başvurucuya ödenmesine karar verilmesi gerekir.

VI. HÜKÜM

Açıklanan gerekçelerle;

A. Özel hayatın gizliliği hakkının ihlal edildiğine ilişkin iddianın KABUL EDİLEBİLİR OLDUĞUNA,

B. Anayasa’nın 20. maddesinde güvence altına alınan özel hayatın gizliliği hakkının İHLAL EDİLDİĞİNE,

C. Kararın bir örneğinin özel hayatın gizliliği hakkının ihlalinin sonuçlarının ortadan kaldırılması için yeniden yargılama yapılmak üzere -Anayasa'nın geçici 21. maddesinin birinci fıkrasının (E) bendinin (b) alt bendi gereğince- YETKİLİ İDARİ YARGI MERCİİNE GÖNDERİLMESİNE (Karar, Askeri Yüksek İdare Mahkemesi Üçüncü DairesininE.2013/544, K.2014/1230 sayılı dosyasıyla ilgilidir.),

D. 226,90 TL harç ve 1.980 TL vekâlet ücretinden oluşan toplam 2.206,90 TL yargılama giderinin BAŞVURUCUYA ÖDENMESİNE,

E. Ödemenin, kararın tebliğini takiben başvurucunun Hazine ve Maliye Bakanlığına başvuru tarihinden itibaren dört ay içinde yapılmasına, ödemede gecikme olması hâlinde bu sürenin sona erdiği tarihten ödeme tarihine kadar geçen süre için yasal FAİZ UYGULANMASINA,

F. Kararın bir örneğinin Adalet Bakanlığına GÖNDERİLMESİNE 30/10/2018 tarihinde OYBİRLİĞİYLE karar verildi.

I. KARAR KİMLİK BİLGİLERİ

Kararı Veren Birim İkinci Bölüm
Karar Türü (Başvuru Sonucu) Esas (İhlal)
Künye
(Ali Galip Doğan [2.B.], B. No: 2015/6682, 30/10/2018, § …)
   
Başvuru Adı ALİ GALİP DOĞAN
Başvuru No 2015/6682
Başvuru Tarihi 21/4/2015
Karar Tarihi 30/10/2018

II. BAŞVURU KONUSU


Başvuru, Türk Silahlı Kuvvetleri emekli personeli olan başvurucu hakkında ahlaki durum gerekçe gösterilerek Türk Silahlı Kuvvetleri sosyal tesislerine girişinin yasaklanması işlemi tesis edilmesi nedeniyle özel hayatın gizliliği hakkının ihlal edildiği iddiasına ilişkindir.

III. İNCELEME SONUÇLARI


Hak Müdahale İddiası Sonuç Giderim
Özel hayatın ve aile hayatının korunması hakkı Kişisel verilerin korunması İhlal Yeniden yargılama

IV. İLGİLİ HUKUK



Mevzuat Türü Mevzuat Tarihi/Numarası - İsmi Madde Numarası
Kanun 211 Türk Silahlı Kuvvetleri İç Hizmet Kanunu 13
39
926 Türk Silahlı Kuvvetleri Personel Kanunu 50
211 Türk Silahlı Kuvvetleri İç Hizmet Kanunu 17
2937 Devlet İstihbarat Hizmetleri ve Milli İstihbarat Teşkilatı Kanunu 5
211 Türk Silahlı Kuvvetleri İç Hizmet Kanunu 98
99
100
Yönetmelik 6/9/1961 Türk Silahlı Kuvvetleri İç Hizmet Yönetmeliği 86
27/12/1998 Subay Sicil Yönetmeliği 91
92
6/9/1961 Türk Silahlı Kuvvetleri İç Hizmet Yönetmeliği 664
  • pdf
  • udf
  • word
  • whatsapp
  • yazdir
T.C. Anayasa Mahkemesi