TÜRKİYE CUMHURİYETİ
ANAYASA MAHKEMESİ
BİRİNCİ BÖLÜM
KARAR
MEHMET ŞİRİN TEKMENÜRAY BAŞVURUSU (2)
(Başvuru Numarası: 2017/20690)
Karar Tarihi: 10/3/2020
Başkan
:
Hasan Tahsin GÖKCAN
Üyeler
Serdar ÖZGÜLDÜR
Burhan ÜSTÜN
Kadir ÖZKAYA
Selahaddin MENTEŞ
Raportör
Ferhat YILDIZ
Başvurucu
Mehmet Şirin TEKMENÜRAY
I. BAŞVURUNUN KONUSU
1. Başvuru, mahpusun üç kişilik ziyaretçi listesinde değişiklik yapılması talebinin reddedilmesi nedeniyle özel hayata saygı hakkının ihlal edildiği iddiasına ilişkindir.
II. BAŞVURU SÜRECİ
2. Başvuru 11/4/2017 tarihinde yapılmıştır.
3. Başvuru, başvuru formu ve eklerinin idari yönden yapılan ön incelemesinden sonra Komisyona sunulmuştur.
4. Komisyonca başvurunun kabul edilebilirlik incelemesinin Bölüm tarafından yapılmasına karar verilmiştir.
5. Başvuru belgelerinin bir örneği bilgi için Adalet Bakanlığına gönderilmiştir. Bakanlık görüşünü bildirmiştir.
6. Başvurucu, Bakanlık görüşüne karşı beyanda bulunmuştur.
III. OLAY VE OLGULAR
7. Başvuru formu ve eklerinde ifade edildiği şekliyle olaylar özetle şöyledir:
8. Başvurucu, İzmir 3 No.lu T Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumunda (Ceza İnfaz Kurumu) hükümlü olarak bulunmaktadır.
9. Başvurucuya ailesi, yasal temsilcisi ve üçüncü dereceye kadar kan ve kayın hısımlarının yanı sıra bu kişilerin dışında kendisinin belirleyeceği üç kişi tarafından ziyaret edilme hakkı tanınmış; başvurucu bu doğrultuda üç kişinin ismini Ceza İnfaz Kurumu idaresine bildirmiştir.
10. Başvurucu 6/2/2017 tarihli dilekçesiyle ziyaretçi listesinde bulunan B.Y. isimli kişinin ceza infaz kurumunda bulunması nedeniyle kendisini ziyarete gelememesinden bahisle listeden çıkarılarak yerine H.E.nin listeye eklenmesini talep etmiştir. Ceza İnfaz Kurumu İdare ve Gözlem Kurulunun (İdare ve Gözlem Kurulu) 9/2/2017 tarihli kararıyla başvurucunun talebi, ziyaretçi listesinin oluşturulduğu tarihte B.Y.nin ceza infaz kurumunda bulunmasından bahisle ilgili mevzuat hükmüne uygun olmadığı belirtilerek reddedilmiştir.
11. Başvurucu 13/2/2017 tarihinde İdare ve Gözlem Kurulunun kararına karşı Karşıyaka İnfaz Hâkimliğine (İnfaz Hâkimliği) şikâyet başvurusunda bulunmuştur. İnfaz Hâkimliği 27/2/2017 tarihinde şikâyet başvurusunu, İdare ve Gözlem Kurulunun aynı gerekçeleriyle reddetmiştir.
12. Başvurucunun bu karara karşı itirazı Karşıyaka 2. Ağır Ceza Mahkemesinin 15/3/2017 tarihli kararıyla işlemlerin usul ve kanuna uygun olduğu gerekçesiyle reddedilmiştir.
13. Ulusal Yargı Ağı Bilişim Sistemi (UYAP) üzerinden yapılan incelemede, başvurucunun kanun yararına bozma talebinin Yargıtay 1. Ceza Dairesinin 12/10/2017 tarihli kararıyla kabul edildiği, Karşıyaka 2. Ağır Ceza Mahkemesince yeniden yapılan yargılama sonucunda 1/12/2017 tarihli kararla başvurucunun itirazının kabulüne ve İnfaz Hâkimliği kararının kaldırılmasına karar verildiği anlaşılmıştır.
14. Başvurucu 11/4/2017 tarihinde bireysel başvuruda bulunmuştur.
IV. İNCELEME VE GEREKÇE
15. Mahkemenin 10/3/2020 tarihinde yapmış olduğu toplantıda başvuru incelenip gereği düşünüldü:
A. Adli Yardım Talebi Yönünden
16. Başvurucu, hükümlü olması nedeniyle başvuru harç ve giderlerini ödeyecek gelirinin bulunmadığını belirterek adli yardımdan faydalandırılma talebinde bulunmuştur.
17. Anayasa Mahkemesinin Mehmet Şerif Ay (B. No: 2012/1181, 17/9/2013, §§ 22-27) kararında belirtilen ilkeler dikkate alınarak geçimini önemli ölçüde zor duruma düşürmeksizin yargılama giderlerini ödeme gücünden yoksun olduğu anlaşılan başvurucunun açıkça dayanaktan yoksun olmayan adli yardım talebinin kabulüne karar verilmesi gerekir.
B. Özel Hayata Saygı Hakkının İhlal Edildiğine İlişkin İddia
1. Başvurucunun İddiaları ve Bakanlık Görüşü
18. Başvurucu; üç kişi ile görüşme hakkı kapsamında ismini Ceza İnfaz Kurumu idaresine bildirdiği B.Y.nin ziyaretçi listesinden çıkarılması ve H.E. isimli şahsın listeye eklenmesi yolundaki isteminin reddedilmesi nedeniyle görüşme hakkının kısıtlandığını, ziyaretçi listesini oluşturduğu esnada B.Y.nin ceza infaz kurumunda bulunduğunu bilmediğini, öğrendiğinde ziyaretçi listesini değiştirmek istediğini ancak izin verilmediğini, bu nedenle mağdur olduğunu ileri sürmüştür.
19. Bakanlık görüşünde; başvurucunun ihlal iddiasına konu kararın Yargıtay 1. Ceza Dairesi tarafından kanun yararına bozulması sonrasında Karşıyaka 2. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından kaldırıldığı, bu nedenle düşme kararı verilmesi gerektiği belirtilmiştir. Devamında, düşme kararı verilmemesi durumunda ceza infaz kurumlarında disiplinin sağlanması ile hükümlü ve tutukluların öznel durumlarının dikkate alınması ve somut olayda bunlar arasında makul bir dengenin gözetilmesi gerektiği ifade edilmiştir.
20. Başvurucu; Bakanlık görüşüne karşı beyanında, ziyaretçi değiştirme talebinin meşru ve haklı bir talep olmasına rağmen zamanında kabul edilmemesi nedeniyle mağdur olduğunu, bu nedenle davaya devam edilmesi gerektiğini ifade etmiştir.
2. Değerlendirme
21. Anayasa Mahkemesi İçtüzüğü'nün 80. maddesinin (1) numaralı fıkrasının (c) bendi gereği Anayasa Mahkemesi, ihlalin ve sonuçlarının ortadan kalkmış olması hâlinde başvurunun düşmesine karar verebilir (S.Ö., B. No: 2013/7087, 18/9/2014, § 23; Mehmet Emin Bülbül, B. No: 2014/4463, 16/6/2016, §§ 46-48).
22. Somut olayda, UYAP üzerinden yapılan incelemede, başvurucunun kanun yararına bozma talebinin Yargıtay 1. Ceza Dairesi tarafından kabul edilmesinin ardından Karşıyaka 2. Ağır Ceza Mahkemesince yeniden yapılan yargılama sonucunda başvurucunun itirazının kabulüne ve İnfaz Hâkimliği kararının kaldırılmasına karar verildiği anlaşıldığından, ihlalin ve sonuçlarının ortadan kaldırılarak başvurucunun mağdurluk statüsünün sona erdiği ve başvurunun incelenmesine devam edilmesini gerektiren bir husus bulunmadığı anlaşılmaktadır.
23. Açıklanan gerekçelerle başvurunun diğer kabul edilebilirlik koşulları yönünden incelenmeksizin düşmesine karar verilmesi gerekir.
V. HÜKÜM
Açıklanan gerekçelerle;
A. Adli yardım talebinin KABULÜNE,
B. Başvurunun incelenmesinin sürdürülmesini haklı kılan bir neden kalmaması nedeniyle DÜŞMESİNE,
C. 12/1/2011 tarihli ve 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 339. maddesinin (2) numaralı fıkrası uyarınca tahsil edilmesi mağduriyetine neden olacağından başvurucunun yargılama giderlerini ödemekten TAMAMEN MUAF TUTULMASINA 10/3/2020 tarihinde OYBİRLİĞİYLE karar verildi.