logo
Bireysel Başvuru Kararları Kullanıcı Kılavuzu English

(Elmaz Kırımlı [2.B.], B. No: 2018/35678, 21/10/2020, § …)
Kararlar Bilgi Bankasında yayınlanan karar metni
editöryal düzeltmelere tabi tutulmuş olabilir.
   


 

 

 

 

TÜRKİYE CUMHURİYETİ

ANAYASA MAHKEMESİ

 

 

İKİNCİ BÖLÜM

 

KARAR

 

ELMAZ KIRIMLI BAŞVURUSU

(Başvuru Numarası: 2018/35678)

 

Karar Tarihi: 21/10/2020

 

İKİNCİ BÖLÜM

 

KARAR

 

 

Başkan

:

Kadir ÖZKAYA

Üyeler

:

M. Emin KUZ

 

 

Rıdvan GÜLEÇ

 

 

Yıldız SEFERİNOĞLU

 

 

Basri BAĞCI

Raportör

:

Eren Can BENAKAY

Başvurucu

:

Elmaz KIRIMLI

Vekili

:

Av. Kemal AYBEK

 

I. BAŞVURUNUN KONUSU

1. Başvuru, evlenme yoluyla Türk vatandaşlığına geçme talebinin reddedilmesi nedeniyle adil yargılanma hakkının ihlal edildiği iddiasına ilişkindir.

II. BAŞVURU SÜRECİ

2. Başvuru 7/12/2018 tarihinde yapılmıştır.

3. Başvuru, başvuru formu ve eklerinin idari yönden yapılan ön incelemesinden sonra Komisyona sunulmuştur.

4. Komisyonca başvurunun kabul edilebilirlik incelemesinin Bölüm tarafından yapılmasına karar verilmiştir. Bölüme sevk kararı kısmi kabul edilmezlik kararı ile yapılmış olup başvurunun aile hayatına saygı hakkı kısmı açıkça dayanaktan yoksun olması nedeniyle kabul edilemez bulunmuştur.

5. Bölüm Başkanı tarafından başvurunun adil yargılanma hakkının ihlal edildiği iddiası yönünden kabul edilebilirlik ve esas incelemesinin birlikte yapılmasına karar verilmiştir.

6. Başvuru belgelerinin bir örneği bilgi için Adalet Bakanlığına (Bakanlık) gönderilmiştir. Bakanlık görüşünü bildirmiştir.

7. Başvurucu, Bakanlığın görüşüne karşı süresinde beyanda bulunmuştur.

III. OLAY VE OLGULAR

8. Başvuru formu ve eklerinde ifade edildiği şekliyle ve Ulusal Yargı Ağı Bilişim Sisteminden (UYAP) erişilen bilgi ve belgeler çerçevesinde olaylar özetle şöyledir:

9. Ukrayna vatandaşı olan başvurucu 2/6/2013 tarihinde Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı ile evlenmiştir.

10. Başvurucu, evlenme yoluyla Türk vatandaşlığı kazanmak için Ankara Valiliğine başvurmuştur.

11. Vatandaşlık İnceleme ve Araştırma Komisyonunca 19/3/2017 tarihinde mülakat yapılmıştır. Söz konusu mülakatta; başvurucu ve eşinin evlilik birliklerinin kurulu olduğu, başvurucunun eşi ile birlikte ikamet ettiği, müşterek çocuklarının olmadığı, Türk eşinin üniversite öğretim elemanı olduğu tespit edilerek başvurucunun 29/5/2009 tarihli ve 5901 sayılı Türk Vatandaşlığı Kanunu'nun 16. maddesinde aranan şartları taşıdığı yönünde kanaate ulaşılmıştır.

12. Başvurucu hakkında yapılan arşiv araştırması neticesinde herhangi bir bilgi bulunamamış, ancak Türk vatandaşı eşi ile ilgili olarak istihbari mahiyette bilgiler bulunduğu belirtilmiştir.

13. Elde edilen söz konusu bilgilerin değerlendirilmesi neticesinde başvurucunun Türk vatandaşlığına geçme talebi İçişleri Bakanlığınca reddedilmiştir.

14. Türk vatandaşlığına geçme talebinin reddedilmesine yönelik işlemin iptali istemiyle başvurucu tarafından 5/1/2018 tarihinde dava açılmıştır.

15. Ankara 10. İdare Mahkemesi 23/5/2018 tarihinde davayı reddetmiştir. Kararın gerekçesinde başvurucunun "millî güvenlik ve kamu düzeni bakımından engel teşkil edecek bir halinin bulunmaması" şartını sağlamadığı belirtilmiştir.

16. İstinaf yoluna başvurulan karar Ankara Bölge İdare Mahkemesi 10. İdari Dava Dairesinin 18/10/2018 tarihli kararı ile onanmıştır.

17. Nihai karar 9/11/2018 tarihinde tebliğ edilmiştir.

18. Başvurucu 7/12/2018 tarihinde bireysel başvuruda bulunmuştur.

IV. İNCELEME VE GEREKÇE

19. Mahkemenin 21/10/2020 tarihinde yapmış olduğu toplantıda başvuru incelenip gereği düşünüldü:

A. Başvurucunun İddiaları ve Bakanlık Görüşü

20. Başvurucu; mahkeme kararında aile birliğinin korunması yönündeki kişisel haklarının dikkate alınmadığını, vatandaşlık talebinin reddedilmesinin sebebinin mahkeme kararında belirtilmediğini, kendisi ve eşi hakkında elde edilen verilerin değerlendirilerek kararda yer alması gerektiğini, kararda hiçbir yorumun yer almadığını belirterek adil yargılanma hakkının ihlal edildiğini ileri sürmüştür.

21. Bakanlık görüşünde; vatandaşlık elde etme talebine ilişkin uyuşmazlıkları konu alan yargılama süreçlerinin Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi içtihatları uyarınca Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nin (Sözleşme) 6. maddesinin koruma alanı dışında yer aldığı, bu nedenle Anayasa’nın 36. maddesine dayanan ihlal iddiasının konusunun Anayasa’da güvence altına alınmış ve Sözleşme kapsamında yer alan temel hak ve özgürlüklerin koruma alanı dışında kaldığı belirtilmiştir.

22. Başvurucu; Bakanlık görüşüne karşı beyanında, eşi hakkında elde edilen bilgiler sebebiyle Türk vatandaşlığına geçme talebinin reddedildiğini, işlemin kendisi hakkında elde edilen veriler sebebiyle tesis edilmediğinden Bakanlığın görüşünün aksine Anayasa Mahkemesinin yetkisine girdiğini ve adil yargılanma hakkının ihlal edildiğini ileri sürmüştür. Başvurucu ayrıca kendisi hakkında elde edilen bilgilerden hareket edilmemesi nedeniyle masumiyet karinesi ile suçta ve cezada kanunilik ilkesinin ihlal edildiğini de belirtmiştir.

B. Değerlendirme

23. Anayasa Mahkemesi, olayların başvurucu tarafından yapılan hukuki nitelendirmesi ile bağlı olmayıp olay ve olguların hukuki tavsifini kendisi takdir eder (Tahir Canan, B. No: 2012/969, 18/9/2013, § 16). Başvurucunun şikâyetlerinin özünün yargılamanın sonucuna ilişkin olması nedeniyle başvurucunun suçta ve cezada kanunilik ilkesinin ihlal edildiğine dair şikâyeti de adil yargılanma hakkı kapsamında incelenmiştir.

24. Anayasa Mahkemesine yapılan bir bireysel başvurunun esasının incelenebilmesi için kamu gücü tarafından müdahale edildiği iddia edilen hakkın Anayasa’da güvence altına alınmış olmasının yanı sıra Sözleşme ve Türkiye’nin taraf olduğu ek protokollerinin kapsamına da girmesi gerekir. Bir başka ifadeyle Anayasa ve Sözleşme’nin ortak koruma alanı dışında kalan bir hak ihlali iddiasını içeren başvurunun kabul edilebilir olduğuna karar verilmesi mümkün değildir (Onurhan Solmaz, B. No: 2012/1049, 26/3/2013, § 18).

25. Anayasa’nın 36. maddesinin birinci fıkrasında herkesin meşru vasıta ve yollardan faydalanmak suretiyle yargı mercileri önünde davacı veya davalı olarak iddiada bulunma, savunma ve adil yargılanma haklarına sahip olduğu belirtilmiştir. Maddede geçen “adil yargılanma” ifadesi 3/10/2001 tarihli ve 4709 sayılı Kanun ile Anayasa’ya eklenmiştir. Anayasa’da adil yargılanma hakkının kapsamı düzenlenmediğinden bu hakkın kapsam ve içeriğinin Sözleşme’nin “Adil yargılanma hakkı” kenar başlıklı 6. maddesi çerçevesinde belirlenmesi gerekir (Onurhan Solmaz, § 22).

26. Sözleşme’nin adil yargılanma hakkını düzenleyen 6. maddesinde adil yargılanmaya ilişkin hak ve ilkelerin “medeni hak ve yükümlülükler ile ilgili uyuşmazlıkların” ve bir “suç isnadının” esasının karara bağlanması esnasında geçerli olduğu belirtilerek hakkın kapsamı bu konularla sınırlandırılmıştır. Bu ifadeden hak arama hürriyetinin ihlal edildiği gerekçesiyle bireysel başvuruda bulunabilmek için başvurucunun ya medeni hak ve yükümlülükleriyle ilgili bir uyuşmazlığın tarafı olması ya da başvurucuya yönelik bir suç isnadı hakkında karar verilmiş olması gerektiği anlaşılmaktadır. Dolayısıyla bahsedilen hâller dışında kalan adil yargılanma hakkının ihlali iddiasına dayanan başvurular Anayasa ve Sözleşme kapsamı dışında kalacağından bireysel başvuruya konu olamaz (Onurhan Solmaz, § 23).

27. Başvurucu, hakkında yürütülmekte olan ceza ve/veya disiplin soruşturmasından veya verilen bir cezadan söz etmediğine göre somut olayda suç isnadı söz konusu değildir. Bu durumda adil yargılanma hakkına ilişkin güvence ve ilkelerin somut başvuruya uygulanabilirliği, başvuru konusu uyuşmazlığın medeni hak ve yükümlülükler ile ilgili uyuşmazlıklar kapsamında olmasına bağlıdır. Vatandaşlık hakkı ile ilgili uyuşmazlıklar ise adil yargılanma hakkı bağlamında medeni hak ve yükümlülük değildir. Bu nedenle başvurunun adil yargılanma hakkı yönünden incelenmesi mümkün değildir.

28. Açıklanan gerekçelerle başvurunun diğer kabul edilebilirlik koşulları yönünden incelenmeksizin konu bakımından yetkisizlik nedeniyle kabul edilemez olduğuna karar verilmesi gerekir.

V. HÜKÜM

Açıklanan gerekçelerle;

A. Başvurunun konu bakımından yetkisizlik nedeniyle KABUL EDİLEMEZ olduğuna,

B. Yargılama giderlerinin başvurucu üzerinde BIRAKILMASINA 21/10/2020 tarihinde OYBİRLİĞİYLE karar verildi.

I. KARAR KİMLİK BİLGİLERİ

Kararı Veren Birim İkinci Bölüm
Karar Türü (Başvuru Sonucu) Kabul Edilemezlik vd.
Künye
(Elmaz Kırımlı [2.B.], B. No: 2018/35678, 21/10/2020, § …)
   
Başvuru Adı ELMAZ KIRIMLI
Başvuru No 2018/35678
Başvuru Tarihi 7/12/2018
Karar Tarihi 21/10/2020

II. BAŞVURU KONUSU


Başvuru, evlenme yoluyla Türk vatandaşlığına geçme talebinin reddedilmesi nedeniyle adil yargılanma hakkının ihlal edildiği iddiasına ilişkindir.

III. İNCELEME SONUÇLARI


Hak Müdahale İddiası Sonuç Giderim
Adil yargılanma hakkı (Medeni Hak ve Yükümlülükler) Kanun yolu şikâyeti (idare) Konu Bakımından Yetkisizlik
  • pdf
  • udf
  • word
  • whatsapp
  • yazdir
T.C. Anayasa Mahkemesi