TÜRKİYE CUMHURİYETİ
ANAYASA MAHKEMESİ
BİRİNCİ BÖLÜM
KARAR
AHMET KOÇER BAŞVURUSU
(Başvuru Numarası: 2019/18986)
Karar Tarihi: 16/6/2022
Başkan
:
Hasan Tahsin GÖKCAN
Üyeler
Hicabi DURSUN
Yusuf Şevki HAKYEMEZ
Selahaddin MENTEŞ
İrfan FİDAN
Raportör
Habip OĞUZ
Başvurucu
Ahmet KOÇER
Vekili
Av. Mustafa Umut TUNA
I. BAŞVURUNUN KONUSU
1. Başvuru, ceza mahkemesi kararına karşı yapılan temyiz başvurusunun süre yönünden reddedilmesi nedeniyle mahkemeye erişim hakkının ihlal edildiği iddiasına ilişkindir.
II. BAŞVURU SÜRECİ
2. Başvuru 29/5/2019 tarihinde yapılmıştır. Komisyon, mahkemeye erişim hakkına ilişkin şikâyetin kabul edilebilirlik incelemesinin Bölüm tarafından yapılmasına karar vermiştir.
3. Başvuru belgelerinin bir örneği bilgi için Adalet Bakanlığına gönderilmiştir.
III. OLAY VE OLGULAR
4. Başvuru formu ve eklerinde ifade edildiği şekliyle ilgili olaylar özetle şöyledir:
5. Başvurucu hakkında Düzce Cumhuriyet Başsavcılığının 13/10/2016 tarihli iddianamesi ile silahlı terör örgütüne üye olma suçundan cezalandırılması talebiyle Düzce 2. Ağır Ceza Mahkemesinde (Mahkeme) kamu davası açılmıştır. Mahkemenin 24/3/2017 tarihli kararıyla başvurucunun atılı suçtan 8 yıl hapis cezasıyla cezalandırılmasına karar verilmiştir.
6. Başvurucu, anılan karara karşı 27/3/2017 tarihinde istinaf başvurusunda bulunmuştur. Başvurucunun istinaf başvurusu Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 4. Ceza Dairesi (Ceza Dairesi) tarafından duruşma açılmak suretiyle incelenmiştir. İstinaf başvurusu 5/10/2017 tarihinde başvurucu ve müdafiine tefhim edilerek esastan reddedilmiştir.
7. Ceza Dairesinin hüküm fıkrasında kanun yoluna ilişkin şu hususlara yer verilmiştir:
"... CMK'nin 280/2 ve 286 maddeleri uyarınca verilen karara yönelik olarak, duruşmada hazır bulunanlar sanık Ahmet Koçer ve müdafiileri yönünden tefhim tarihinden, yokluğunda karar verilenler sanık [L.K.] ve müdafiileri yönünden ise tebliğ tarihinden itibaren onbeş gün içerisinde hükmü veren Dairemize bir dilekçe verilmesi ya da zabıt kâtibine beyanda bulunup tutanak tutturup hâkime onaylatmak veya bir başka ilk derece ceza mahkemesi ya da bölge adliye mahkemesi ceza dairesi aracılığıyla dilekçe gönderilmek, ilgilinin ceza evinde bulunması halinde, ceza infaz kurumu ve tutukevi müdürüne beyanda bulunmak veya bu hususta bir dilekçe vermek suretiyle, CMK'nin 286/1 maddesi uyarınca Yargıtay ilgili Ceza Dairesinde TEMYİZ kanun yolu açık olmak üzere..."
8. Başvurucu müdafii kararı 5/10/2017 tarihinde, başvurucu ise 10/10/2017 tarihinde temyiz etmiş ancak ilgili dilekçelerde temyiz sebepleri bildirilmemiştir. Ceza Dairesi gerekçeli kararı başvurucu müdafiine 9/11/2017, başvurucuya 18/7/2018 tarihinde tebliğ etmiştir. Başvurucu müdafii 22/11/2017 tarihinde temyiz sebeplerini gösterir dilekçeyi Ceza Dairesine sunmuştur. Başvurucu ise gerekçeli temyiz dilekçesi sunmamıştır.
9. Yapılan temyiz incelemesi sonucunda Yargıtay 16. Ceza Dairesi 13/3/2019 tarihinde; 4/12/2004 tarihli ve 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 295. maddesinde belirtilen yedi günlük yasal süre geçtikten sonra, başvurucu müdafiinin 22/11/2017 tarihli temyiz sebeplerini gösterir dilekçeyi sunduğu gerekçesiyle 5271 sayılı Kanun'un 298. maddesi uyarınca temyiz isteminin reddine karar vermiştir.
10. Başvurucu 29/5/2019 tarihinde bireysel başvuruda bulunmuştur.
IV. İLGİLİ HUKUK
11. Mahkemeye erişim hakkına ilişkin ilgili hukuk için bkz. Merge Polat, B. No: 2018/26121, 28/1/2021, §§ 17-30.
V. İNCELEME VE GEREKÇE
12. Anayasa Mahkemesinin 16/6/2022 tarihinde yapmış olduğu toplantıda başvuru incelenip gereği düşünüldü:
A. Başvurucunun İddiaları
13. Başvurucu, hem kısa kararda hem gerekçeli kararda temyiz süresinin on beş gün olarak belirtildiğini, on beş gün içinde gerekçeli temyiz dilekçesini sunduğunu, buna rağmen süresi içinde temyiz sebepleri bildirilmediğinden temyiz isteminin reddine karar verildiğini belirterek bu durumun mahkemeye erişim hakkını ihlal ettiğini ileri sürmüştür.
B. Değerlendirme
14. Ceza Dairesinin hüküm fıkrasında tefhim tarihinden itibaren on beş gün içerisinde kararın temyiz edilebileceğinin belirtildiği görülmektedir. 5271 sayılı Kanun'un 295. maddesinde ise temyiz başvurusunda temyiz nedenleri gösterilmemişse temyiz başvurusu için belirlenen sürenin bitmesinden veya gerekçeli kararın tebliğinden itibaren yedi gün içinde hükmü temyiz olunan bölge adliye mahkemesine bu nedenleri içeren bir ek dilekçe verileceği belirtilmiştir. Anılan maddede temyiz nedenlerini içeren dilekçenin ne zaman verileceğinin açık olarak düzenlendiği ve başvurucunun bu konuda Ceza Dairesi tarafından yanıltılmadığı anlaşılmıştır.
15. Anayasa Mahkemesi daha önce temyiz sebeplerini içermeyen temyiz başvurusunun süre yönünden reddedilmesine ilişkin iddiayı mahkemeye erişim hakkı yönünden incelemiş ve açıkça dayanaktan yoksun olduğu sonucuna varmıştır (Merge Polat, §§ 36-60). Bu başvuruda da söz konusu karardan ayrılmayı gerektirecek bir durum söz konusu değildir.
16. Açıklanan gerekçelerle başvurunun açıkça dayanaktan yoksun olması nedeniyle kabul edilemez olduğuna karar verilmesi gerekir.
VI. HÜKÜM
Açıklanan gerekçelerle;
A. Mahkemeye erişim hakkının ihlal edildiğine ilişkin iddianın açıkça dayanaktan yoksun olması nedeniyle KABUL EDİLEMEZ OLDUĞUNA,
B. Yargılama giderlerinin başvurucu üzerinde BIRAKILMASINA 16/6/2022 tarihinde OYBİRLİĞİYLE karar verildi.