TÜRKİYE CUMHURİYETİ
ANAYASA MAHKEMESİ
BİRİNCİ BÖLÜM
KARAR
MENDUH KOÇAK BAŞVURUSU
(Başvuru Numarası: 2019/652)
Karar Tarihi: 21/9/2023
Başkan
:
Hasan Tahsin GÖKCAN
Üyeler
Muammer TOPAL
Yusuf Şevki HAKYEMEZ
İrfan FİDAN
Muhterem İNCE
Raportör
Ferhat YILDIZ
Başvurucu
Menduh KOÇAK
I. BAŞVURUNUN ÖZETİ
1. Başvuru; işveren ile arasındaki güven ilişkisinin bozulduğu gerekçesiyle başvurucunun iş sözleşmesinin feshedilmesi nedeniyle özel hayata saygı hakkının ihlal edildiği iddiasına ilişkindir.
2. Van Büyükşehir Belediyesi (Belediye) bünyesinde hizmet alım sözleşmesi kapsamında iş gören özel bir şirkete bağlı olarak (işveren) olarak çalışan başvurucunun iş sözleşmesi terör örgütü ile irtibat veya iltisak içinde olduğu şüphesi ile feshedilmiştir. Başvurucunun, feshin geçersizliğinin tespiti ve işe iade istemiyle açtığı dava Van 1. İş Mahkemesinin 14/7/2017 tarihli kararıyla reddedilmiştir. Söz konusu karara karşı başvurucunun istinaf talebi ise Erzurum Bölge Adliye Mahkemesi 6. Hukuk Dairesi tarafından 21/12/2017 tarihinde reddedilmiştir. Son olarak Yargıtay 22. Hukuk Dairesinin 24/5/2018 tarihli kararıyla temyiz talebinin reddiyle Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına kesin olarak karar verilmiştir.
II. DEĞERLENDİRME
3. Ödeme gücünden yoksun olduğu anlaşılan başvurucunun adli yardım talebinin kabulüne karar verilmesi gerekir.
4. Başvurucu, iş akdinin haksız olarak feshedilmesi nedeniyle mülkiyet hakkının ve çalışma hakkının ihlal edildiğini ileri sürmüştür. Başvurucu ayrıca işine son verilmesine gerekçe olarak gösterilen fişleme evrakının özel hayatının gizliliğini ihlal ettiğini, fişleme evrakına dayanılarak işten atılması nedeniyle adil yargılanma hakkının, hakkında herhangi bir mahkûmiyet kararı olmadığı hâlde birtakım asılsız iddialarının iş sözleşmesinin feshine dayanak yapılması nedeniyle masumiyet karinesinin ihlal edildiğini iddia etmiştir. Başvurucu son olarak kendisiyle aynı durumda olan kişilerin işine son verilmemesi nedeniyle eşitlik ilkesinin, yargılamayı gerçekleştiren mahkemelerce muğlak ifadeler içeren ve ispatlanamayan bir KHK maddesine dayanılarak hüküm kurulması nedeniyle etkili başvuru hakkının ihlal edildiğini belirtmiştir.
5. Bakanlık görüşünde; nihai kararın 24/5/2018 tarihinde verildiği, bireysel başvurunun ise 31/12/2018 tarihinde yapıldığı, bu nedenle somut olayda başvurunun süresinde yapılıp yapılmadığının değerlendirilmesi gerektiği ifade edilmiştir. Görüşte ayrıca başvurucu tarafından ileri sürülen iddiaların kanun yolu şikâyeti niteliğinde olup olmadığının, yapılacak kabul edilebilirlik incelemesinde dikkate alınmasının faydalı olacağı belirtilmiştir. Görüşte son olarak başvurucu tarafından ileri sürülen iddiaların kanun yolu şikâyeti niteliğinde olup olmadığının, yapılacak incelemede dikkate alınmasının faydalı olacağı ifadelerine yer verilmiştir.
6. Anayasa Mahkemesi, olay ve olguları somut başvuru ile benzer nitelikte olan Hüseyin Aşkan (B. No: 2017/15649, 21/7/2020) kararında uygulanacak anayasal ilkeleri belirlemiştir. Kararda Ulusal Yargı Ağı Bilişim Sistemi'nde (UYAP) evrak işlem kütüğü üzerinde yapılan incelemede başvurucu vekili tarafından nihai kararın açılarak okunduğu tespit edilen tarih, nihai kararın sonucunun öğrenildiği tarih kabul edilerek bireysel başvuru süresi bu tarihten itibaren başlatılmış ve başvurunun süre aşımı nedeniyle kabul edilemez olduğu sonucuna ulaşılmıştır. Somut olayda da nihai kararın başvurucu vekili tarafından UYAP üzerinden 10/7/2018 tarihinde okunduğu ve başvurunun otuz günlük bireysel başvuru süresi geçtikten sonra 31/12/2018 tarihinde yapıldığı anlaşıldığından başvurunun süre aşımı nedeniyle kabul edilemez olduğuna karar verilmesi gerekir.
III. HÜKÜM
Açıklanan gerekçelerle;
A. Adli yardım talebinin KABULÜNE,
B. Başvurunun süre aşımı nedeniyle KABUL EDİLEMEZ OLDUĞUNA,
C. 12/1/2011 tarihli ve 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 339. maddesinin (2) numaralı fıkrası uyarınca tahsil edilmesi mağduriyetine neden olacağından adli yardım talebi kabul edilen başvurucunun yargılama giderlerini ödemekten TAMAMEN MUAF TUTULMASINA 21/9/2023 tarihinde OYBİRLİĞİYLE karar verildi.