TÜRKİYE CUMHURİYETİ
ANAYASA MAHKEMESİ
İKİNCİ BÖLÜM
KARAR
TURKUVAZ HABERLEŞME VE YAYINCILIK A.Ş. BAŞVURUSU
(Başvuru Numarası: 2020/22289)
Karar Tarihi: 15/6/2022
Başkan
:
Kadir ÖZKAYA
Üyeler
Engin YILDIRIM
Rıdvan GÜLEÇ
Basri BAĞCI
Kenan YAŞAR
Raportör
Ali Erdem ŞAHİN
Başvurucu
Turkuvaz Haberleşme ve Yayıncılık A.Ş.
Vekilleri
Av. Açelya GÜNEŞ CAN
Av. Fatih SAVAŞ
I. BAŞVURUNUN KONUSU
1. Başvuru, bir siyasi parti hakkında yapılan gazete haberleri nedeniyle başvurucu aleyhine tazminata hükmedilmesinin ifade ve basın özgürlüklerini ihlal ettiği iddiasına ilişkindir.
II. BAŞVURU SÜRECİ
2. Başvuru 7/8/2020 tarihinde yapılmıştır. Komisyon, başvurunun kabul edilebilirlik incelemesinin Bölüm tarafından yapılmasına karar vermiştir.
III. OLAY VE OLGULAR
3. Başvuru formu ve eklerinde ifade edildiği şekliyle ve Ulusal Yargı Ağı Bilişim Sistemi (UYAP) aracılığıyla erişilen bilgi ve belgeler çerçevesinde olaylar özetle şöyledir:
4. Başvurucu olayların geçtiği tarihte ve hâlen Takvim gazetesinin (gazete) sahibidir. Davacılar ise Cumhuriyet Halk Partisinin (CHP) genel başkanı Kemal Kılıçdaroğlu ve parti tüzel kişiliğidir.
5. Gazetenin 20/2/2015 tarihli nüshalarında yayınlanan üç haber nedeniyle davacılar, kişilik haklarına saldırıda bulunulduğu iddiasıyla başvurucu aleyhine 3/3/2015 tarihinde Ankara 26. Asliye Hukuk Mahkemesinde (Mahkeme) toplam 120.000 TL tutarlı manevi tazminat davası açmıştır. Mahkeme 1/3/2016 tarihli kararla davanın kısmen kabulü ile başvurucunun davacılara ayrı ayrı 10.000 TL tazminat ödemesine karar vermiştir.
6. Başvurucunun temyizi üzerine karar, Yargıtay 4. Hukuk Dairesince 18/9/2019 tarihinde oybirliğiyle onanmıştır. Başvurucu 10/10/2019 tarihli dilekçe ile karar düzeltme talebinde bulunmuştur. Daire 8/6/2020 tarihinde karar düzeltmeye konu tutarın 19.680 TL'den az olması durumunda bu yola başvurulamayacağı, somut olayda söz konusu tutarın bu düzeye ulaşmadığı gerekçesiyle dilekçenin reddine karar vermiştir.
7. Söz konusu karar düzeltme talepli dilekçenin reddi kararı başvurucuya 12/7/2020 tarihinde tebliğ edilmiş olup başvurucu 7/8/2020 tarihinde bireysel başvuruda bulunmuştur.
IV. İNCELEME VE GEREKÇE
8. Anayasa Mahkemesinin 15/6/2022 tarihinde yapmış olduğu toplantıda başvuru incelenip gereği düşünüldü:
A. Başvurucunun İddiaları
9. Başvurucu, haberlerde kullanılan ifadeler nedeniyle aleyhine manevi tazminata hükmedilmesinin ifade ve basın özgürlükleri ile adil yargılanma hakkını ihlal ettiğini iddia etmiştir.
B. Değerlendirme
10. Bireysel başvurunun ön şartlarından biri de başvuru süresidir. Süre, başvurunun her aşamasında dikkate alınması gereken bir usul hükmüdür.
11. 30/3/2011 tarihli ve 6216 sayılı Anayasa Mahkemesinin Kuruluşu ve Yargılama Usulleri Hakkında Kanun’un 47. maddesinin (5) numaralı fıkrası ile Anayasa Mahkemesi İçtüzüğü'nün 64. maddesinin (1) numaralı fıkrası gereği bireysel başvurunun başvuru yollarının tüketildiği, başvuru yolu öngörülmemiş ise ihlalin öğrenildiği tarihten itibaren otuz gün içinde yapılması gerekir.
12. Başvuru konusu olayda, davacı tarafından Ankara 26. Asliye Hukuk Mahkemesinde açılan manevi tazminat davasında verilen 3/3/2015 tarihli kararla dava kısmen kabul edilmiş ve başvurucunun davacılara ayrı ayrı 10.000 TL manevi tazminat ödemesine karar verilmiştir. Başvurucunun temyiz isteği üzerine Yargıtay 4. Hukuk Dairesinin 18/9/2019 tarihli kararıyla anılan hükmün onanmasına karar verilmiştir. Başvurucu tarafından onama kararına karşı, karar düzeltme yoluna başvurulmuş; Yargıtay 4. Hukuk Dairesince dava değeri itibarıyla karar düzeltme yoluna başvurulamayacağı gerekçesiyle 8/6/2020 tarihinde karar düzeltme dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
13. Karar düzeltme yolu kapalı olan hüküm, temyiz onama karar tarihi itibarıyla kesinleşir. Somut olayda her ne kadar başvurucunun davacılara ayrı ayrı 10.000 TL olmak üzere toplam 20.000 TL manevi tazminat ödemesine aynı mahkeme kararında hükmedilmişse de davacılar yönünden ayrı ayrı hüküm kurulması karşısında toplam tazminat tutarı üzerinden karar düzeltme sınırının değerlendirilmediği anlaşılmaktadır. Bu durumda ilgili onama kararında karar düzeltme yoluna gidilebileceğine ilişkin bir ibare yer almadığı ve inceleme tarihi itibarıyla uyuşmazlığa konu değer karar düzeltme sınırının altında olduğundan karar düzeltme dilekçesi reddedilmiş olmakla hükmün 18/9/2019 tarihli onama kararıyla kesinleştiği ve başvurucunun nihai kararı en geç karar düzeltme talebinde bulunduğu 10/10/2019 tarihinde öğrendiği kabul edilmelidir. Başvurucunun nihai kararı öğrendiği 10/10/2019 tarihinden itibaren otuz günlük başvuru süresi geçtikten sonra 7/8/2020 tarihinde bireysel başvuruda bulunduğu anlaşılmıştır (benzer yöndeki bir karar için bkz. Erendiz Önal, B. No: 2014/1133, 30/6/2014).
14. Açıklanan gerekçelerle başvuru yollarının tüketildiği tarihten itibaren otuz gün içinde yapılmayan bireysel başvurunun diğer kabul edilebilirlik şartları yönünden incelenmeksizin süre aşımı nedeniyle kabul edilemez olduğuna karar verilmesi gerekir.
V. HÜKÜM
Açıklanan gerekçelerle;
A. Başvurunun süre aşımı nedeniyle KABUL EDİLEMEZ OLDUĞUNA,
B. Yargılama giderlerinin başvurucu üzerinde BIRAKILMASINA 15/6/2022 tarihinde OYBİRLİĞİYLE karar verildi.