logo
Bireysel Başvuru Kararları Kullanıcı Kılavuzu English

(Yaşar Turgut [1. B.], B. No: 2020/4461, 13/3/2025, § …)
Kararlar Bilgi Bankasında yayınlanan karar metni
editöryal düzeltmelere tabi tutulmuş olabilir.
   


 

 

 

 

TÜRKİYE CUMHURİYETİ

ANAYASA MAHKEMESİ

 

 

BİRİNCİ BÖLÜM

 

KARAR

 

YAŞAR TURGUT BAŞVURUSU

(Başvuru Numarası: 2020/4461)

 

Karar Tarihi: 13/3/2025

 

BİRİNCİ BÖLÜM

 

KARAR

 

 

Başkan

:

Hasan Tahsin GÖKCAN

Üyeler

:

Recai AKYEL

 

 

Yusuf Şevki HAKYEMEZ

 

 

İrfan FİDAN

 

 

Yılmaz AKÇİL

Raportör

:

C. Ece YALIM

Başvurucu

:

Yaşar TURGUT

 

I. BAŞVURUNUN ÖZETİ

1. Başvuru, emekli ikramiyesi ödenmemesi nedeniyle mülkiyet hakkının ihlal edildiği iddiasına ilişkindir.

A. Bireysel Başvuru Süreci

2. Gümrük ve muhafaza memuru olarak görev yapmakta iken 22/4/1998 tarihinde istifa ederek görevinden ayrılan başvurucu 2/1/2017 tarihinde emeklilik başvurusunda bulunmuş, Sosyal Güvenlik Kurumu (SGK) tarafından başvurucunun emekliye ayrılmasına karar verilmiştir. Başvurucuya8/6/1949 tarihli ve 5434 sayılı Türkiye Cumhuriyeti Emekli Sandığı Kanunu'na tabi toplam 18 yıl 7 ay 14 gün hizmeti esas alınarak 1/2/2017 tarihinden geçerli olmak üzere emekli aylığı bağlanmış ancak başvurucunun 8/9/1999 tarihinden önce istifa ettiği, kıdem tazminatı ödenmesini gerektirecek bir nedenle görevinden ayrılmadığı gerekçesi ile başvurucuya emekli ikramiyesi ödenmemiştir.

3. Başvurucu, emekli ikramiyesinin ödenmesi talebiyle idareye başvurmuş; talebinin reddedilmesi üzerine bu işlemin iptali ve emekli ikramiyesinin yasal faizi ile birlikle ödenmesi istemiyle Ankara 2. İdare Mahkemesinde (İdare Mahkemesi) dava açmıştır. İdare Mahkemesi 30/3/2018 tarihli kararıyla davanın reddine karar vermiştir. Anılan karara karşı başvurucunun istinaf kanun yoluna başvurması üzerine Ankara Bölge İdare Mahkemesi On Birinci İdari Dava Dairesi (Bölge İdare Mahkemesi) 14/11/2019 tarihinde istinaf başvurusunun reddine kesin olarak karar vermiştir. Bölge İdare Mahkemesi karar gerekçesinde başvurucunun görevinin kıdem tazminatı ödenmesini gerektirecek şekilde sona ermemesi nedeniyle emekli ikramiyesi ödenmemesi şeklinde tesis edilen işlemde hukuka aykırılık bulunmadığını belirtmiştir.

4. Başvurucu, nihai kararı 2/1/2020 tarihinde öğrendikten sonra 3/2/2020 tarihinde bireysel başvuruda bulunmuştur.

B. Bireysel Başvuru Sonrası Süreç

5. SGK Başkanlığı tarafından Adalet Bakanlığına (Bakanlık) gönderilen 8/12/2022 tarihli yazıda 5434 sayılı Kanun'a tabi hizmet süreleri üzerinden aylık bağlanan başvurucuya memuriyet görevinin sona erme biçimi bakımından kıdem tazminatı koşulları aranmaksızın ikramiye ödenmesi gerekirken sehven birleştirilmiş hizmet süreleri üzerinden aylık bağlananlar gibi memuriyet görevinin sona ermesinde kıdem tazminatı koşullarının arandığı belirtilerek işlem yapıldığının tespit edilmesi üzerine 5434 sayılı Kanun kapsamındaki toplam 18 yıl hizmet süresine karşılık aylık bağlandığı 1/2/2017 tarihinde yürürlükte bulunan katsayılar üzerinden toplam 39.608,92 TL emekli ikramiyesi tahakkuk ettirilerek bu tutarın7/11/2022 tarihinde Denizbank A.Ş. Ankara Maltepe Şubesine gönderildiği bildirilmiştir.

6. Anayasa Mahkemesi tarafından 11/9/2024 tarihinde başvurucuya müzekkere yazılarak tahakkuk ettirildiği belirtilen emekli ikramiyesinin kendisine ödenip ödenmediğinin sorulması üzerine başvurucu 28/11/2024 tarihli cevabında 39.608,92 TL emekli ikramiyesinin 8/11/2022 tarihinde ödendiğini bildirmiştir.

7. Komisyon başvurunun kabul edilebilirlik incelemesinin Bölüm tarafından yapılmasına karar vermiştir.

II. DEĞERLENDİRME

8. Başvurucu, farklı sigortalılık statüsünde hizmet süresinin bulunmadığı halde hizmet birleştirilmesi yapılarak emekliye ayrılmış gibi işlem yapıldığını, emekli aylığı bağlanmasına rağmen emekli ikramiyesi verilmemesinin hukuka aykırı olduğunu ileri sürmüştür.

9. Genel olarak bir hakkın açıkça öngörüldüğü amaç dışında ve başkalarını zarara sokacak şekilde kullanılmasının hukuk düzenince himaye edilmeyeceğini ifade eden hakkın kötüye kullanılmasının bireysel başvuru alanında özel olarak ele alındığı görülmektedir. Bu bağlamda bireysel başvuru usulünün amacına açıkça aykırı olan ve mahkemenin başvuruyu gereği gibi değerlendirmesini engelleyen davranışların başvuru hakkının kötüye kullanılması olarak değerlendirilmesi mümkündür (Mehmet Güven Ulusoy [GK], B. No: 2013/1013, 2/7/2015, § 31; S.Ö., B. No: 2013/7087, 18/9/2014, § 28).

10. Bu kapsamda özellikle mahkemeyi yanıltmak amacıyla gerçek olmayan maddi vakıalara dayanılması veya bu nitelikte bilgi ve belge sunulması, başvurunun değerlendirilmesi noktasında esaslı olan bir unsur hakkında bilgi verilmemesi, başvurunun değerlendirilmesi sürecinde vuku bulan ve söz konusu değerlendirmeyi etkileyecek nitelikte yeni ve önemli gelişmeler hakkında mahkemenin bilgilendirilmemesi suretiyle başvuru hakkında doğru bir kanaat oluşturulmasının engellenmesi, medeni ve meşru eleştiri sınırları saklı kalmak kaydıyla bireysel başvuru amacıyla bağdaşmayacak surette hakaret, tehdit veya tahrik edici bir üslup kullanılması ile söz konusu başvuru yolu kapsamında ihlalin tespiti ile ihlal ve sonuçlarının ortadan kaldırılmasına ilişkin amaçla bağdaşmayacak surette içeriksiz bir başvuruda bulunulması durumunda başvuru hakkının kötüye kullanıldığı kabul edilebilecektir (Mehmet Güven Ulusoy, § 32; S.Ö., § 29).

11. Anayasa Mahkemesi İçtüzüğü'nün (İçtüzük) 83. maddesi ile 30/3/2011 tarihli ve 6216 sayılı Anayasa Mahkemesinin Kuruluşu ve Yargılama Usulleri Hakkında Kanun'un 51. maddesi gereği başvurucunun istismar edici, yanıltıcı ve benzeri nitelikteki davranışlarıyla bireysel başvuru hakkını açıkça kötüye kullandığının tespit edilmesi hâlinde başvuru reddedilir ve yargılama giderleri dışında ilgilinin 2.000 Türk lirasından fazla olmamak üzere disiplin para cezasıyla cezalandırılmasına karar verilir.

12. Somut olayda başvurucu, bireysel başvurusuna konu olan emekli ikramiyesi ödemesinin SGK tarafından bireysel başvuruda bulunduğu tarihten sonra yapıldığı hususunda Anayasa Mahkemesini bilgilendirmemiştir.

13. Bireysel başvurunun yapılmasından sonraki süreçteki gelişmelerin bildirilmesi başvurucunun mağdur statüsünün değerlendirilmesine yönelik kabul edilebilirlik ve esas incelemesi bakımından oldukça önem taşımaktadır. Buna karşılık başvurucu İçtüzük'ün 59. maddesinin (5) numaralı fıkrasında belirtilen yükümlülüklerine açıkça aykırı bir şekilde yukarıda ifade edilen olgulara ilişkin olarak herhangi bir bildirimde bulunmamıştır.

14. Açıklanan gerekçelerle başvurucunun başvurusunun değerlendirilmesi noktasında esaslı olan bir unsur hakkında bilgi vermediği, bu süreçte vuku bulan ve söz konusu değerlendirmeyi etkileyecek nitelikte yeni ve önemli gelişmeler hakkında Anayasa Mahkemesini bilgilendirmemek suretiyle başvuru hakkında doğru bir kanaat oluşturulmasını engellediği anlaşıldığından başvurunun başvuru hakkının kötüye kullanımı nedeniyle reddine karar verilmesi gerekir.

15. Başvurunun mahiyeti dikkate alınarak 6216 sayılı Kanun'un 51. maddesi ve İçtüzük’ün 83. maddesi uyarınca başvurucu aleyhine disiplin para cezasına hükmedilmesine gerek görülmemiştir.

III. HÜKÜM

Açıklanan gerekçelerle;

A. Başvurunun başvuru hakkının kötüye kullanılması nedeniyle REDDİNE,

B. Yargılama giderlerinin başvurucu üzerinde BIRAKILMASINA 13/3/2025 tarihinde OYBİRLİĞİYLE karar verildi.

I. KARAR KİMLİK BİLGİLERİ

Kararı Veren Birim Birinci Bölüm
Karar Türü (Başvuru Sonucu) Kabul Edilemezlik vd.
Künye
(Yaşar Turgut [1. B.], B. No: 2020/4461, 13/3/2025, § …)
   
Başvuru Adı YAŞAR TURGUT
Başvuru No 2020/4461
Başvuru Tarihi 3/2/2020
Karar Tarihi 13/3/2025

II. BAŞVURU KONUSU


Başvuru, emekli ikramiyesi ödenmemesi nedeniyle mülkiyet hakkının ihlal edildiği iddiasına ilişkindir.

III. İNCELEME SONUÇLARI


Hak Müdahale İddiası Sonuç Giderim
Mülkiyet hakkı Sosyal güvenlik Başvurunun Reddi
  • pdf
  • udf
  • word
  • whatsapp
  • yazdir
T.C. Anayasa Mahkemesi