TÜRKİYE CUMHURİYETİ
ANAYASA MAHKEMESİ
İKİNCİ BÖLÜM
KARAR
HACI SİNCER BAŞVURUSU
(Başvuru Numarası: 2021/10449)
Karar Tarihi:18/9/2024
Başkan
:
Basri BAĞCI
Üyeler
Engin YILDIRIM
Rıdvan GÜLEÇ
Yıldız SEFERİNOĞLU
Metin KIRATLI
Raportör
Hasan SARAÇ
Başvurucu
Hacı SİNCER
I. BAŞVURUNUN ÖZETİ
1. Başvuru, disiplin cezasına karşı infaz hâkimliğine yapılan şikâyette hâkim tarafından sözlü savunma alınmadan karar verilmesi nedeniyle adil yargılanma hakkının ihlal edildiği iddiasına ilişkindir.
2. Başvurucu, Türkoğlu 2 Nolu L Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumunda (İnfaz Kurumu) hükümlü olarak bulunmaktayken açlık grevi yapma eylemi nedeniyle hakkında disiplin soruşturması başlatılmıştır.
3. Başvurucuya hakkında disiplin soruşturması başlatıldığı, üç gün içerisinde yazılı veya sözlü savunma vermesi gerektiği tebliğ edilmiştir. Başvurucu, yazılı veya sözlü bir savunma yapmamıştır.
4. Disiplin Kurulu 24/12/2020 tarihinde, 13/12/2004 tarihli ve 5275 sayılı Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanun'un 40. maddesinin 2. numaralı fıkrasının (g) bendi uyarınca başvurucunun bir ay süre ile bazı etkinliklere katılmaktan alıkoyma disiplin cezası ile cezalandırılmasına karar vermiştir.
5. Başvurucu 11/1/2021 tarihinde bu karara karşı şikâyet yoluyla Kahramanmaraş İnfaz Hâkimliğine (İnfaz Hâkimliği) başvurmuş ve dilekçesinde Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi (SEGBİS) aracılığıyla sözlü savunma yapmak istediğini belirtmiştir.
6. İnfaz Hâkimliği, aynı gün şikâyeti inceleyerek dosya üzerinden ret kararı vermiştir. Kararın gerekçesinin ilgili kısmı şöyledir:
"...Hükümlünün Adalet Bakanlığına yazmış olduğu 11/12/2020 tarihli dilekçesi ile 12-15 Aralık tarihleri itibariyle 5 günlük açlık grevine girdiğini belirtir dilekçesi ibraz ettiği; yine 16/12/2020 tarihi itibariyle açlık grevini sonlandırdığına dair dilekçe ibraz ettiği görülmüştür.
Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde, hükümlünün Adalet Bakanlığına gönderilmek üzere kurum idaresine açlık grevine girdiğine dair dilekçe ibraz ettiği ve 16/12/2020 tarihli dilekçesi ile sonlandırdığına dair tekrar dilekçe ibraz ettiği, tüm dosya kapsamından ve dilekçeleri ile eylemi sabit olduğundan itirazın reddi ile Türkoğlu 2 Nolu L Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumu Müdürlüğü'nün 24/12/2020 tarih, 2020/1713 Karar sayılı kararı ile 5275 Sayılı CGTİHK'nun 40/2-g maddesi gereğince açlık grevi yapmak eyleminden bir (1) ay bazı etkinliklere katılmaktan alıkoyma cezasının usul ve yasaya uygun olması nedeniyle itirazın reddine...''
7. İnfaz Hâkimliğinin kararına karşı başvurucu, Kahramanmaraş 1. Ağır Ceza Mahkemesine (Ağır Ceza Mahkemesi) itirazda bulunmuştur.
8. Ağır Ceza Mahkemesi 26/1/2021 tarihinde kararın usul ve kanuna uygun olduğu gerekçesiyle başvurucunun itirazını reddetmiştir.
9. Başvurucu 22/2/2021 tarihinde Anayasa Mahkemesine bireysel başvuruda bulunmuştur.
10. Komisyon, başvurunun kabul edilebilirlik ve esas incelemesinin Bölüm tarafından yapılmasına karar vermiştir.
II. DEĞERLENDİRME
A. Adli Yardım Talebi Yönünden
11. Başvurucu, bireysel başvuru harç ve masraflarını karşılama imkânının bulunmadığını belirterek adli yardım talebinde bulunmuştur.
12. Anayasa Mahkemesinin Mehmet Şerif Ay (B. No: 2012/1181, 17/9/2013) kararında belirtilen ilkeler dikkate alınarak, geçimini önemli ölçüde zor duruma düşürmeksizin yargılama giderlerini ödeme gücünden yoksun olduğu anlaşılan başvurucunun adli yardım talebinin kabulüne karar verilmesi gerekir.
B. Sözlü Yargılanma Hakkının İhlal Edildiğine İlişkin İddia Yönünden
13. Başvurucu; Disiplin Kurulu kararına karşı SEGBİS aracılığıyla savunma yapmak istediğini belirttiğini, bu talebinin görmezden gelinerek aynı gün içerisinde hukuka aykırı bir şekilde karar verildiğini, savunma hakkının ve adil yargılanma hakkının ihlal edildiğini öne sürmüştür.
14. Bakanlık, başvurucunun şikâyetine ilişkin yapılacak incelemede başvurucunun, İnfaz Hâkimliğinin dosya üzerinden inceleme yapmasının kendisini ne şekilde dezavatajlı duruma düşürdüğüne dair herhangi bir açıklamasının bulunmaması ve incelemeye konu maddi vakıanın karmaşık olmayan niteliğinin gözönünde bulundurulması gerektiğini belirtmiştir.
15. Başvurucu, Bakanlık görüşüne karşı bireysel başvuru formunda ileri sürdüğü hususları tekrarlamıştır.
16. Başvurucunun iddiaları adil yargılanma hakkı kapsamındaki sözlü yargılanma hakkı kapsamında incelenmiştir.
17. Açıkça dayanaktan yoksun olmadığı ve kabul edilemezliğine karar verilmesini gerektirecek başka bir neden de bulunmadığı anlaşılan başvurunun kabul edilebilir olduğuna karar verilmesi gerekir.
18. Anayasa Mahkemesi somut başvuru ile benzer nitelikteki ihlal iddialarını Talet Şanlı [GK] (B. No: 2017/20526, 17/1/2023) kararında incelemiştir. Anılan kararda 16/5/2001 tarihli ve 4675 sayılı İnfaz Hâkimliği Kanunu’nun 6. maddesinin ikinci fıkrasında “Disiplin cezasına karşı yapılan şikâyet üzerine infaz hâkimi, hükümlü veya tutuklunun savunmasını aldıktan ve talep edilen diğer delilleri toplayıp değerlendirdikten sonra kararını verir. Hükümlü veya tutuklu, savunmasını, hazır bulunmak ve vekaletnamesini ibraz etmek koşuluyla avukatıyla birlikte veya avukatı aracılığıyla yapabilir. İnfaz hâkimi gerekli görmesi durumunda hükümlü veya tutuklunun savunmasını ceza infaz kurumunda da alabilir.” hükmüne yer verildiği belirtilmiş, söz konusu hükmün esas olarak disiplin cezalarına yönelik şikâyetlerin karara bağlanmasından önce ilgilinin savunmasının infaz hâkimi tarafından dinlenmesini ve talep edilen diğer delillerin toplanıp değerlendirilmesini gerektirdiği ifade edilmiştir. Hükümlü ya da tutuklunun mahkeme huzurunda bulunmasının usul hukuku bağlamında duruşma veya farklı yöntemlerle sağlanabileceğine, nitekim anılan Kanun’da infaz hâkiminin söz konusu savunmayı duruşma açmak suretiyle ya da duruşma yapmaksızın odasında veya duruşma salonunda yahut ceza infaz kurumunda almasına imkân tanındığına işaret edilen kararda, Kanun’da öngörülen söz konusu usuldeki temel amacın disiplin yaptırımı uygulanan hükümlü ya da tutuklunun hâkim karşısında meramını anlatabilmesini, dosyada aleyhine olan delillere etkili bir şekilde karşı çıkabilmesini sağlamak olduğu vurgulanmıştır. Bu tespit ve değerlendirmeler ışığında kararda; 4675 sayılı Kanun'un 6. maddesinde disiplin cezalarına karşı yapılan şikâyette başvurucuya, savunmasını hâkim önünde bizzat hazır bulunmak suretiyle veya avukatı aracılığıyla dile getirme imkânı tanındığı hâlde İnfaz Hâkimliğinin başvurucunun bu yöndeki talebini dikkate almaksızın şikâyetin esasını dosya üzerinden değerlendirerek karara bağlamasının başvurucunun sözlü yargılanma hakkına yapılan müdahaleyi kanunilik unsurundan yoksun bıraktığı belirtilerek başvurucunun Anayasa'nın 36. maddesinde güvence altına alınan adil yargılanma hakkı kapsamındaki sözlü yargılanma hakkının ihlal edildiği sonucuna ulaşılmıştır (Talet Şanlı, §§ 48-69).
19. Somut başvuruda da başvurucunun İnfaz Hâkimliği önünde SEGBİS aracılığı ile sözlü olarak savunma yapmak istediğine dair talebinin bulunmasına rağmen, İnfaz Hâkimliği tarafından bu hakkın başvurucuya sağlanmadığı görüldüğünden Talet Şanlı kararında açıklanan gerekçelerden ve ulaşılan sonuçtan ayrılmayı gerektiren bir durum bulunmamaktadır.
20. Açıklanan gerekçelerle başvurucunun Anayasa'nın 36. maddesinde güvence altına alınan adil yargılanma hakkı kapsamındaki sözlü yargılanma hakkının ihlal edildiğine karar verilmesi gerekir.
III. GİDERİM
21. Başvurucu; ihlalin tespiti ile yeniden yargılama yapılması ve 5.000 TL manevi tazminat talebinde bulunmuştur.
22. Başvuruda tespit edilen hak ihlalinin sonuçlarının ortadan kaldırılması için yeniden yargılama yapılmasında hukuki yarar bulunmaktadır. Bu kapsamda kararın gönderildiği yargı mercilerince yapılması gereken iş, yeniden yargılama işlemlerini başlatmak ve Anayasa Mahkemesini ihlal sonucuna ulaştıran nedenleri gideren, ihlal kararında belirtilen ilkelere uygun yeni bir karar vermektir (30/3/2011 tarihli ve 6216 sayılı Anayasa Mahkemesinin Kuruluşu ve Yargılama Usulleri Hakkında Kanun'un 50. maddesinin (2) numaralı fıkrasında düzenlenen bireysel başvuruya özgü yeniden yargılama kurumunun özelliklerine ilişkin kapsamlı açıklamalar için bkz. Mehmet Doğan [GK], B. No: 2014/8875, 7/6/2018, §§ 54-60; Aligül Alkaya ve diğerleri (2), B. No: 2016/12506, 7/11/2019, §§ 53-60, 66; Kadri Enis Berberoğlu (3) [GK], B. No: 2020/32949, 21/1/2021, §§ 93-100).
23. İhlalin ve sonuçlarının ortadan kaldırılması için yeniden yargılama yapılmasının yeterli bir giderim sağlayacağı anlaşıldığından tazminat talebinin reddine karar verilmesi gerekir.
IV. HÜKÜM
Açıklanan gerekçelerle;
A. Adli yardım talebinin KABULÜNE,
B. Sözlü yargılanma hakkının ihlal edildiğine ilişkin iddianın KABUL EDİLEBİLİR OLDUĞUNA,
C. Anayasa’nın 36. maddesinde güvence altına alınan adil yargılanma hakkı kapsamındaki sözlü yargılanma hakkının İHLAL EDİLDİĞİNE,
D. Kararın bir örneğinin sözlü yargılama hakkının ihlalinin sonuçlarının ortadan kaldırılması için yeniden yargılama yapılmak üzere Kahramanmaraş İnfaz Hâkimliğine (E. 2021/114, K.2021/96) GÖNDERİLMESİNE,
E. Başvurucunun tazminat talebinin REDDİNE,
F. Kararın bir örneğinin Adalet Bakanlığına GÖNDERİLMESİNE 18/9/2024 tarihinde OYBİRLİĞİYLE karar verildi