logo
Bireysel Başvuru Kararları Kullanıcı Kılavuzu English

(Osman Ataş [1. B.], B. No: 2021/18621, 13/3/2025, § …)
Kararlar Bilgi Bankasında yayınlanan karar metni
editöryal düzeltmelere tabi tutulmuş olabilir.
   


 

 

 

 

TÜRKİYE CUMHURİYETİ

ANAYASA MAHKEMESİ

 

 

BİRİNCİ BÖLÜM

 

KARAR

 

OSMAN ATAŞ BAŞVURUSU

(Başvuru Numarası: 2021/18621)

 

Karar Tarihi: 13/3/2025

 

BİRİNCİ BÖLÜM

 

KARAR

 

 

Başkan

:

Hasan Tahsin GÖKCAN

Üyeler

:

Recai AKYEL

 

 

Yusuf Şevki HAKYEMEZ

 

 

İrfan FİDAN

 

 

Yılmaz AKÇİL

Raportör

:

Murat BAŞPINAR

Başvurucu

:

Osman ATAŞ

 

I. BAŞVURUNUN ÖZETİ

1. Başvuru, Bölge Adliye Mahkemesi kararının sanığa tebliğ edilmemesi nedeniyle mahkemeye erişim hakkının ihlal edildiği iddiasına ilişkindir.

2. Ordu Cumhuriyet Başsavcılığı (Başsavcılık), Fetullahçı Terör Örgütü/Paralel Devlet Yapılanması (FETÖ/PDY) üyesi olduğu şüphesiyle başvurucu hakkında soruşturma başlatmıştır.

3. Soruşturma neticesinde Başsavcılık, başvurucunun silahlı terör örgütüne üye olma suçundan cezalandırılması talebiyle 12/6/2017 tarihli iddianame düzenlemiştir.

4. İddianamenin kabulü ile açılan dava, Ordu 2. Ağır Ceza Mahkemesince görülmeye başlanmıştır. Başvurucu, Ordu 2. Ağır Ceza Mahkemesince (Mahkeme) FETÖ/PDY'ye üye olma suçundan 6 yıl 3 ay hapis cezasına mahkûm edilmiştir.

5. Başvurucunun bu karara karşı yaptığı istinaf kanun yolu başvurusu Samsun Bölge Adliye Mahkemesi 2. Ceza Dairesinin (Daire) 6/3/2018 tarihli kararıyla esastan reddedilmiştir. Anılan karar, başvurucu müdafiine 12/3/2018 tarihinde tebliğ edilmiştir.

6. Başvurucu müdafii, Daire kararına karşı 30/3/2018 tarihli dilekçesiyle temyiz talebinde bulunmuştur.

7. Başvurucu, Ulusal Yargı Ağı Bilişim Sistemi (UYAP) vatandaş portalı üzerinden yaptığı sorgulamada müdafinin yaptığı temyiz talebinin süre yönünden reddine dair Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığınca hazırlanan tebliğnameyi görmesi üzerine kendisi de 14/10/2019 tarihinde temyiz talebinde bulunmuştur. Başvurucu, avukatının zamanında yapmadığı başvuru nedeniyle savunma hakkının kısıtlandığını belirterek hukuki bilgisi yeterli olmadığından, müdafiinin hatası nedeniyle telafisi imkânsız zarar görmemesi için tebliğnamenin kabul edilmemesini ve yapılacak temyiz incelemesi sonucunda da mahkûmiyet hükmünün bozulmasını talep etmiştir. Dosya içeriğine göre söz konusu kararın Daire tarafından başvurucuya tebliğ edilmediği anlaşılmıştır.

8. (Kapatılan) Yargıtay 16. Ceza Dairesi 16/12/2020 tarihinde yaptığı incelemeyle temyiz talebinin süre yönünden reddine karar vermiştir. Kararın ilgili kısmı şöyledir:

"Bölge Adliye Mahkemesi kararının sanık müdafiine 12.03.2018 tarihinde usulüne uygun olarak tebliğ edildiği, kararın 5271 sayılı Kanunun 291/1. maddesinde görülen on beş günlük yasal süresinden sonra 30.03.2018 tarihinde temyiz edildiği anlaşılmakla, CMK 298. maddesi uyarınca temyiz talebinin süre yönünden reddine,"

9. Başvurucu; hakkında verilen ve kesinleşen hükmü 18/3/2021 tarihinde öğrendiğini belirterek 24/3/2021 tarihinde bireysel başvuruda bulunmuştur.

10. Komisyon, başvurunun kabul edilebilirlik ve esas incelemesinin Bölüm tarafından yapılmasına karar vermiştir.

II. DEĞERLENDİRME

11. Başvurucu; Mahkeme kararına karşı müdafiinin istinaf kanun yoluna başvurduğunu ancak Daire kararının sadece müdafiine tebliğ edilmesi nedeniyle kararı öğrenemediğini ve müdafiinin de temyiz süresini geçirmesi nedeniyle mağdur edildiğini, yaptığı UYAP sorgulamasında Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının hazırladığı tebliğnameyi görünce kendisinin de temyiz dilekçesi sunduğunu,istinaf dairesi kararının kendisine tebliğ edilmemesi nedeniyle temyiz hakkını kullanamadığını belirterek adil yargılanma hakkının ihlal edildiğini ileri sürmüştür.

12. Adalet Bakanlığı (Bakanlık) görüşünde, mahkemeye erişim hakkının ihlal edilip edilmediği konusunda yapılacak incelemede Anayasa ve mevzuat hükümleri doğrultusunda, Anayasa Mahkemesi ve AİHM içtihatları ile somut olayın kendine özgü koşullarının gözönüne alınması gerektiğini belirtmiştir. Başvurucu, Bakanlık görüşüne karşı beyanda bulunmamıştır.

13. Başvuru, adil yargılanma hakkı kapsamındaki mahkemeye erişim hakkı kapsamında incelenmiştir.

14. Açıkça dayanaktan yoksun olmadığı ve kabul edilemezliğine karar verilmesini gerektirecek başka bir neden de bulunmadığı anlaşılan mahkemeye erişim hakkının ihlal edildiğine ilişkin iddianın kabul edilebilir olduğuna karar verilmesi gerekir.

15. Anayasa Mahkemesi daha önce benzer bir şikâyeti Hakan Dağ ([1. B.], B. No: 2020/32671, 28/11/2024) ve Behiye Çağlıyan ([2. B.], B. No: 2021/34076, 14/1/2025) başvurularında incelemiş ve karara bağlamıştır. Anayasa Mahkemesi anılan başvurularda 11/2/1959 tarihli ve 7201 sayılı Tebligat Kanunu'nun 11. maddesi, anılan maddede 6/6/1985 tarihli ve 3220 sayılı Kanun ile yapılan değişiklik ve gerekçesine göre; ceza davalarında istinaf ve temyiz kanun yolu başvurularına ilişkin kararların sanıklar yerine müdafiine tebliğiyle yetinilmeyeceğini vurgulamıştır. Dolayısıyla açık kanunî düzenleme ve kanun gerekçesine rağmen kararların sanıklara tebliğ edilmemesiyle gerçekleşen müdahalenin kanuni dayanağının bulunmadığı ve mahkemeye erişim hakkının ihlal edildiği sonucuna ulaşmıştır.

16. Somut olayda başvurucunun istinaf kanun yolu talebinin esastan reddine ilişkin Daire kararının kendisine tebliğ edilmediğini belirtmesine rağmen anılan kararın Daire tarafından başvurucuya tebliğ edilmediği anlaşılmıştır (bkz. § 7).

17. Dolayısıyla eldeki başvuruda da yukarıda anılan kararlardan ayrılmayı gerektiren bir husus bulunmadığından başvurucunun mahkemeye erişim hakkının ihlal edildiği sonucuna varılmıştır.

18. Açıklanan gerekçelerle Anayasa'nın 36. maddesinde güvence altına alınan adil yargılanma hakkı kapsamında mahkemeye erişim hakkının ihlal edildiğine karar verilmesi gerekir.

III. GİDERİM

19. Başvurucu; ihlalin tespiti ve yargılamanın yenilenmesi talebinde bulunmuştur.

20. Başvuruda tespit edilen anayasal hak ihlalinin sonuçlarının ortadan kaldırılması için yeniden yargılama yapılmasında hukuki yarar ve zorunluluk bulunmaktadır. Anayasa'nın 148. ve 153. maddeleri ile 30/3/2011 tarihli ve 6216 sayılı Anayasa Mahkemesinin Kuruluşu ve Yargılama Usulleri Hakkında Kanun'un 50. ve 66. maddeleri uyarınca ihlal kararının gönderildiği yargı mercilerince yapılması gereken iş, yeniden yargılama işlemlerini başlatıp Anayasa Mahkemesinin ihlal kararında belirtilen ilkelere ve gerekçelere uygun biçimde yürütülecek yargılama sonunda hak ihlalinin nedenlerini gidererek yeni bir karar vermektir (yeniden yargılama konusunda bkz. Mehmet Doğan [GK], B. No: 2014/8875, 7/6/2018, §§ 54-60; Aligül Alkaya ve diğerleri (2), B. No: 2016/12506, 7/11/2019, §§ 53-60, 66; Kadri Enis Berberoğlu (3) [GK], B. No: 2020/32949, 21/1/2021, §§ 93-100).

21. Öte yandan hak ihlali kararından Anayasa Mahkemesinin davanın sonucuyla ilgili olarak bir tutum sergilediği sonucu çıkarılmamalıdır. Anayasa Mahkemesince verilen hak ihlali kararı uyuşmazlığın sonuçlarından bağımsız olup davanın kabulüne, reddine ya da beraate veya mahkûmiyete karar verilmesi gerektiği anlamına gelmemektedir. Kural olarak, yargılamanın her aşamasında olduğu gibi ihlalin sonuçlarını gidermek üzere yeniden yapılacak yargılama sonunda da delillerin dava ile ilişkisini kurma ve bunları değerlendirip sonuç çıkarma yetkisi ilgili mahkemelere aittir.

IV. HÜKÜM

Açıklanan gerekçelerle;

A. Mahkemeye erişim hakkının ihlal edildiğine ilişkin iddianın KABUL EDİLEBİLİR OLDUĞUNA,

B. Anayasa’nın 36. maddesinde güvence altına alınan adil yargılanma hakkı kapsamındaki mahkemeye erişim hakkının İHLAL EDİLDİĞİNE,

C. Kararın bir örneğinin mahkemeye erişim hakkının ihlalinin sonuçlarının ortadan kaldırılması için yeniden yargılama yapılmak üzere Yargıtay 16. Ceza Dairesine iletilmek üzere Ordu 2. Ağır Ceza Mahkemesine (E.2017/41, K.2017/136) GÖNDERİLMESİNE,

D. 487,60 TL harçtan oluşan yargılama giderinin başvurucuya ÖDENMESİNE,

E. Ödemenin kararın tebliğini takiben başvurucunun Hazine ve Maliye Bakanlığına başvuru tarihinden itibaren dört ay içinde yapılmasına, ödemede gecikme olması hâlinde bu sürenin sona erdiği tarihten ödeme tarihine kadar geçen süre için yasal FAİZ UYGULANMASINA,

F. Kararın bir örneğinin Adalet Bakanlığına GÖNDERİLMESİNE 13/3/2025 tarihinde OYBİRLİĞİYLE karar verildi.

I. KARAR KİMLİK BİLGİLERİ

Kararı Veren Birim Birinci Bölüm
Karar Türü (Başvuru Sonucu) Esas (İhlal)
Künye
(Osman Ataş [1. B.], B. No: 2021/18621, 13/3/2025, § …)
   
Başvuru Adı OSMAN ATAŞ
Başvuru No 2021/18621
Başvuru Tarihi 24/3/2021
Karar Tarihi 13/3/2025

II. BAŞVURU KONUSU


Başvuru, Bölge Adliye Mahkemesi kararının sanığa tebliğ edilmemesi nedeniyle mahkemeye erişim hakkının ihlal edildiği iddiasına ilişkindir.

III. İNCELEME SONUÇLARI


Hak Müdahale İddiası Sonuç Giderim
Adil yargılanma hakkı (Suç İsnadı) Mahkemeye erişim hakkı İhlal Yeniden yargılama
  • pdf
  • udf
  • word
  • whatsapp
  • yazdir
T.C. Anayasa Mahkemesi