logo
Bireysel Başvuru Kararları Kullanıcı Kılavuzu English

(Mehmet Öztürk (2) [2. B.], B. No: 2021/20075, 17/9/2025, § …)
Kararlar Bilgi Bankasında yayınlanan karar metni
editöryal düzeltmelere tabi tutulmuş olabilir.
   


 

 

 

 

TÜRKİYE CUMHURİYETİ

ANAYASA MAHKEMESİ

 

 

İKİNCİ BÖLÜM

 

KARAR

 

MEHMET ÖZTÜRK BAŞVURUSU (2)

(Başvuru Numarası: 2021/20075)

 

Karar Tarihi: 17/9/2025

 

İKİNCİ BÖLÜM

 

KARAR

 


Başkan

:

Basri BAĞCI

Üyeler

:

Engin YILDIRIM

 

 

Rıdvan GÜLEÇ

 

 

Yıldız SEFERİNOĞLU

 

 

Metin KIRATLI

Raportör

:

Sinan ARMAĞAN

Başvurucu

:

Mehmet ÖZTÜRK

 

I. BAŞVURUNUN ÖZETİ

1. Başvuru, ceza infaz kurumunda gerçekleşen yaralama olayının azmettirici olduğu iddia edilen infaz koruma memurları hakkında etkili ceza soruşturması yürütülmemesi nedeniyle kötü muamele yasağının ihlal edildiği iddiasına ilişkindir.

2. Düzce T Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumunda (İnfaz Kurumu) hükümlü olarak tutulan başvurucu 30/11/2019 günü tek kişilik odasındayken havalandırma bahçesinde bulunan mahkûm Y.B.nin attığı bir cisimle yaralanmıştır. Başvurucu, başında cam kesiği oluşacak şekilde yaralanmış ise de olayın tarafları yaralama olayının nasıl gerçekleştiği ve yaralamada kullanılan cam cismin ne olduğu konusunda farklı anlatımlarda bulunmuştur. Başvurucu, yaralanmasından sonra odada bulunan butona basarak görevli olan infaz koruma memurlarından yardım istemiştir. Başvurucu; önce kurum revirine, sonra sağlık raporu için Düzce Atatürk Devlet Hastanesine götürülmüştür. Başvurucu hakkında olay günü düzenlenen sağlık raporunda "Frontal üst bölgede 3-4 adet minimal cilt kesisi. Nazalde bir adet minimal cilt kesisi." şeklindeki bulguya yer verilmiş, yaralanmanın basit tıbbi müdahale ile giderilebileceği belirtilmiştir. Y.B. hakkında aynı hastanede düzenlenen aynı tarihli raporda ise "Boyun anteriorunda yüzeysel ekimoz." şeklindeki yaralanma kayıt altına alınmıştır.

3. İnfaz koruma memurları tarafından olayla ilgili düzenlenen 30/11/2019 tarihli tutanakta başvurucunun tutulduğu odadaki cam kırıklarından, yine havalandırma bahçesindeki kavanoz kapağından ve cam parçalarından numuneler alındığı, bu sırada kamera kaydı yapıldığı açıklanmıştır. Düzce Cumhuriyet Başsavcılığı (Başsavcılık) olayla ilgili olarak soruşturma başlatmıştır. Başvurucu 13/1/2020 tarihinde Cumhuriyet savcısına verdiği ifadesinde tek başına tutulduğu odasının önünde havalandırma bahçesi bulunduğunu, olay sabahı hükümlü Y.B.nin bu alanda olduğunu, kapalı olan penceresine vurduğunu ve kendisinden sigara için ateş istediğini, camı açıp odanın içine doğru üç dört adım atıp çakmağı aldığını, yüzünü döndüğü sırada Y.B.nin sarı kapaklı içinde şekerli sıvı olan bir kavanozu kendisine doğru fırlattığını, kavanozun pencerenin parmaklığında patladığını fakat cam parçaları ve sıvının yüzüne geldiğini, yüzünün kan içinde kaldığını, bunun üzerine infaz koruma memurlarını çağırdığını söylemiştir.

4. Başvurucu; ifadesinin devamında isimlerini belirttiği üç mahpustan duyduğuna göre olaydan önceki akşam, kim olduğunu bilmediği bir infaz koruma memurunun Y.B.nin tutulduğu odanın önüne gelerek kendisine "Annenin sana selamı var." dediğini, bir infaz koruma memurunun hiçbir hükümlüye selam getirmeyeceğini, böyle bir uygulama olmadığını, bunun şifreli bir mesaj olabileceğini, bu olayın sabahında yaralanmasının şüphelerini artırdığını, söz konusu infaz koruma memurunun tespit edilmesini istediğini, ayrıca havalandırma bahçesine çıkarken Y.B.yi gereken şekilde aramayarak yaralamada kullanılan kavanozu odasından çıkarmasına neden olan infaz koruma memurlarından da şikâyetçi olduğunu belirtmiştir.

5. Y.B. Başsavcılığa verdiği 13/1/2020 tarihli ifadesinde disiplin cezasını çektiği odada tutulduğu sırada tek kişilik odalardaki mahpusların muhalif gazeteleri sesli şekilde okuduklarını, hükûmet ve darbe teşebbüsü hakkında aralarında konuştuklarını duyduğunu, mahpus O.Ş.ye konuşmalarda geçen "evanjelist" kelimesinin ne anlama geldiğini sorduğunu, bu sırada başka bir odada tutulan başvurucunun kendisine "Yarın gel, ben sana anlatırım." dediğini, ertesi sabah havalandırma bahçesine çıktığında başvurucunun "Çay içer misin?" diye sorduğunu, içmek istemediğini söyleyip yanına gittiğini, başvurucuya "Darbede şehit olanlar tiyatro gereği mi öldüler yani?" diye sorduğunu söylemiştir. Başvurucunun yaklaşmasını istemesi üzerine pencereye doğru tereddütlü şekilde yaklaştığını, bu sırada bir eliyle eşofmanını, diğer eliyle de boğazını tuttuğunu, bunun üzerine elini pencerenin parmaklığından sokarak camın önündeki cam bardağı aldığını, cam bardağı parmaklığa vurarak dağıttığını, kendini çekerek kurtulduğunu, daha sonra kapıya vurarak infaz koruma memurlarını çağırdığını beyan etmiştir.

6. Başsavcılık, soruşturma kapsamında başvurucunun isimlerini bildirdiği üç mahpusdan ikisinin ifadesini almıştır. Başvurucunun isimlerini verdiği O.Ş. ve E.A. ifadelerinde Y.B.nin odasının yakınındaki tek kişilik odalarda tutulduklarını, infaz koruma memurlarının olaydan önceki gece (saat 21.00-23.00 arası) Y.B.nin odasının önüne gelerek "Annenin sana selamı var." dediğini duyduklarını, daha önce infaz koruma memurlarının bir mahkûma selam getirdiklerini duymadıklarını, yaralama olayının nasıl meydana geldiğini görmediklerini söylemiştir. O.Ş. ayrıca olay olduktan sonra başvurucunun bağırması üzerine havalandırma bahçesine baktığında Y.B.nin havalandırma bahçesinin kapısına doğru yürüdüğünü gördüğünü, bu sırada "Vatan hainleri!" diye bağırdığını beyan etmiştir. Tanık olarak dinlenen İ.Y. ifadesinde başvurucunun yanındaki tek kişilik odada tutulduğunu, Y.B.nin tutulduğu odanın üst katta olması nedeniyle selam getirme şeklindeki konuşmayı duyamayacağını, yaralama olayı öncesinde Y.B.nin pencere camını tıklattığını, camı açmadığını, bir dakika sonra cam şişe patlaması gibi ses duyduğunu, daha sonra Y.B.nin "Vatan hainleri!" diye bağırdığını, camı açtığında ise başvurucunun "Sen ne yapıyorsun?" diye bağırdığını ifade etmiştir.

7. İnfaz Kurumu, Başsavcılığın talebi üzerine yazdığı 28/1/2020 tarihli yazıda olayın gerçekleştiği alanda kamera olmadığını belirtmiş; Y.B.nin olay öncesinde havalandırma bahçesine çıkarılmasına ilişkin kamera görüntüsü ile cam kırıklarının toplanmasına ilişkin görüntüleri yazı ekinde sunmuştur. Ayrıca 25/2/2020 tarihli yazıyla olaydan bir gece önce Y.B.nin tutulduğu odanın önünü gösteren kamera görüntüsünü (saat 21.00-23.00 arası) ve buna ilişkin Çözümleme Tutanağı'nı göndermiştir. Çözümleme Tutanağı'nda sicili bildirilen iki infaz koruma memurunun saat 21.45'te Y.B.nin tutulduğu odanın önüne geldiği, bir infaz koruma memurunun kapının mazgalını açtığı, 23 saniye konuştukları, daha sonra mazgalı kapatarak odanın bulunduğu şebekeden ayrıldıkları belirtilmiştir. Tutanakta ayrıca saat 21.29'da Y.B.ye ilaç verildiği, saat 22.31'de koridordaki odaların camlardan kontrol edildiği anlara ilişkin anlatımlar yer almaktadır.

8. Öte yandan İnfaz Kurumu olayla ilgili yürüttüğü disiplin soruşturması evrakının bir örneğini Başsavcılığa göndermiştir. Disiplin soruşturması kapsamında olaydan sonra başvurucunun tutulduğu odaya giderek müdahale eden üç infaz koruma memuru ifadelerinde, ne olduğunu sorduklarında başvurucunun "Adama çay verdik, yüzümüze attı." şeklinde cevap verdiğini söylemiştir. 10/12/2019 tarihinde İnfaz Kurumu Disiplin Kurulu Başkanlığı, birbirlerini darbettiklerinden bahisle başvurucuya bir gün, Y.B.ye ise on bir gün hücreye koyma cezası vermiştir.

9. Kamera Çözümleme Tutanağı'nda mazgalı açtığı belirtilen iki infaz koruma memurunun 30/6/2020 ve 3/7/2020 tarihlerinde ifadeleri alınmıştır. S.K. ve R.A. ifadelerinde Y.B.ye "Annenin sana selamı var." demediklerini, hiçbir mahkûma özel olarak selam iletmediklerini, şifreli konuşmadıklarını, neden Y.B.nin odasının önüne gittiklerini ve ne konuştuklarını hatırlamadıklarını, odadaki düğmeye basması üzerine odasının önüne gitmiş ve ne olduğunu sormuş olabileceklerini belirtmiştir.

10. Başsavcılık, soruşturma sonunda Y.B.nin başvurucuyu camla yaralamasıyla ilgili olarak iddianame düzenlemiş; başvurucunun Y.B.yi yaralaması iddiasına ilişkin olarak dosyayı Uzlaştırma Bürosuna göndermiş; başvurucunun infaz koruma memurları hakkındaki şikâyeti kapsamında ise 3/11/2020 tarihinde ek kovuşturmaya yer olmadığına karar vermiştir. Kovuşturmaya yer olmadığına ilişkin kararda kamera kayıtlarında Y.B.nin havalandırma bahçesine çıkarılırken infaz koruma memurlarının üst araması yaparak görevlerini yerine getirdikleri, ayrıca "Sana annenin selamı var." şeklindeki şifreli mesaj yoluyla Y.B.yi azmettirdiklerine ilişkin olarak başvurucunun soyut beyanı dışında bir delil bulunmadığı belirtilmiştir. Başvurucu 26/11/2020 tarihinde verilen karara itiraz ederken dosyada bulunan kamera kayıtlarının kendisine verilmediğini, olayda kullanılan kavanozun nasıl havalandırmaya çıkarıldığının açıklığa kavuşturulmadığını, dinlenen tanıklara rağmen infaz koruma memurlarının azmettirici olduklarının gözardı edildiğini, olaydan bir gece önce infaz koruma memurlarının Y.B. ile görüşmesine ilişkin kamera kayıtlarının Başsavcılık tarafından incelenip incelenmediğini bilmediğini belirterek verilen kararın hukuka aykırı olduğunu iddia etmiştir. Düzce 2. Sulh Ceza Hâkimliği (Hâkimlik) tarafından 8/12/2020 tarihinde başvurucunun itirazı kesin olarak reddedilmiştir. Hâkimlik, kararının gerekçesinde "Annenin selamı var." şeklindeki söylemin tek başına, azmettirmek anlamına gelmeyip böyle değerlendirilemeyeceğini, delillerin toplanmasında bir eksiklik olmadığını, verilen kararın usule uygun olduğunu belirtmiştir.

11. Soruşturma dosyasının bir örneği ve itirazın reddine ilişkin 8/12/2020 tarihli karar 16/2/2021 tarihinde başvurucuya tebliğ edilmiştir. Başvurucu 9/3/2021 tarihinde bireysel başvuruda bulunmuştur.

12. Başvurucu, soruşturma kapsamındaki kamera görüntülerinin bir örneğini müteaddit defa istemiş; buna rağmen Başsavcılık göndermemiştir. Bununla birlikte Başsavcılığın talimatı üzerine dosyaya getirilen kamera görüntüleri infaz koruma memurları eşliğinde başvurucuya 6/3/2021 tarihinde izlettirilmiş, buna ilişkin tutanak düzenlenmiştir. Başvurucu, vasisi aracılığıyla olaya ilişkin kamera görüntülerini asliye ceza mahkemesinden temin ederek 2/7/2021 tarihli, vasisine ait dilekçeyle Anayasa Mahkemesine göndermiştir. Görüntülerle ilgili ek bir beyanda bulunulmamıştır.

13. Başvurucunun Y.B. tarafından yaralanmasına ilişkin düzenlenen iddianame kapsamında Düzce 7. Asliye Ceza Mahkemesinde (Asliye Ceza Mahkemesi) yargılama yapılmıştır. Yargılamanın 2/4/2021 tarihli ikinci duruşmasında (karar duruşması) Y.B. ifadesinin bir kısmında kimsenin kendisini azmettirmediğini ifade etmiştir. Duruşmada ayrıca olayla ilgili kamera görüntüleri başvurucuya izlettirilmiştir. Asliye Ceza Mahkemesi yargılama sonunda Y.B.yi haksız tahrik altında cam kavanozla başvurucuyu yaraladığı gerekçesiyle 3 ay 22 gün hapis cezasıyla cezalandırmıştır. Verilen karar Sakarya Bölge Adliye Mahkemesi 1. Ceza Dairesinin 6/12/2021 tarihli istinaf isteminin reddine ilişkin kararıyla kesinleşmiştir. Başvurucunun bu kararla ilgili yaptığı bireysel başvuru bulunmamaktadır.

II. DEĞERLENDİRME

14. Ödeme gücünden yoksun olduğu anlaşılan başvurucunun adli yardım talebinin kabulüne karar verilmesi gerekir.

15. Başvurucu; İnfaz Kurumunda kendisini yaralayan Y.B.nin infaz koruma memurları tarafından azmettirildiğinden şüphelendiği için şikâyetçi olduğunu, Y.B.nin tutulduğu odaya olaydan bir gün önce infaz koruma memurlarının gittiğinin kamera kayıtlarından anlaşılabileceğini, görevlilerin sağ bloktan geldiklerini, hâlbuki sol blokta bulunan odanın ikaz butonunun yakılması durumunda sağ bloktaki görevlilerin bu butonu göremeyeceklerini, ayrıca sol blok sorumluluk alanlarında olmadığı için söz konusu odayı kontrol etmelerinin mümkün olmadığını, dolayısıyla bu kişilerin verdikleri beyanların gerçek dışı olduğunu, bu hususun Başsavcılık tarafından yeterince araştırılmadığını, bildirdiği tanıkların anlatımlarına, kamera görüntülerine ve bunlara ilişkin Çözümleme Tutanaklarına rağmen Başsavcılığın verdiği kararın hukuka aykırı olduğu itirazının ise Hâkimlikçe haksız yere reddedildiğini, ilgili kamera kayıtlarının tarafına gönderilmediğini, bu kayıtları infaz koruma memurları önünde baskı altında izlemek zorunda bırakıldığını belirterek adil yargılanma hakkı ve etkili başvuru hakkının ihlal edildiğini iddia etmiştir. Adalet Bakanlığı (Bakanlık) görüşünde; Başsavcılığın yürüttüğü soruşturmanın etkili olduğu, başvurucunun usul güvencelerinden yararlandığı, yapılacak değerlendirmede Anayasa Mahkemesinin önceki içtihatlarının dikkate alınması gerektiği bildirilmiştir. Başvurucu, Bakanlık görüşüne karşı beyanında başvuru dilekçesindeki iddialarını yinelemiştir.

16. Başvuru, kötü muamele yasağı kapsamında incelenmiştir.

17. Devletin kötü muamele yasağı kapsamındaki pozitif yükümlülüklerinin usuli yönü (usul yükümlülüğü), savunulabilir nitelikteki her kötü muamele olayının sorumlularının belirlenmesini ve gerekiyorsa cezalandırılmasını sağlayabilecek etkili bir soruşturma yürütmeyi gerektirir. Bu soruşturmanın temel amacı, insan onurunu koruyan hukukun etkili bir şekilde uygulanmasını ve kamu görevlilerinin veya diğer bireylerin kötü muamele niteliğindeki fiilleri nedeniyle hesap vermelerini sağlamaktır. Kötü muamelenin kasten yapıldığının ileri sürüldüğü durumlarda iddia hakkında ivedilikle bir ceza soruşturması başlatılmalıdır. Ceza soruşturmasının Anayasa'nın 17. maddesinin gerektirdiği şekilde etkili olduğunun kabul edilebilmesi için soruşturmada olayı aydınlatabilecek ve sorumluların belirlenmesini sağlayabilecek tüm deliller toplanmalıdır. Dahası soruşturma süreci gerektiği ölçüde kamu denetimine açık olmalı, mağdur soruşturmaya etkili şekilde katılabilmeli ve soruşturmada makul bir özen ve süratle hareket edilmelidir. Yetkililer, soruşturmayı sonlandırmak için aceleci davranmamalı ve temelden yoksun sonuçlara dayanmamalıdır (Tahir Canan [1. B.], B. No: 2012/969, 18/9/2013, § 25; Cezmi Demir ve diğerleri [1. B.], B. No: 2013/293, 17/7/2014, §§ 110-112, 114-117; Ali Rıza Özer ve diğerleri [GK], B. No: 2013/3924, 6/1/2015, §§ 101-103).

18. Bir ceza soruşturması veya yargılaması sürecinde kovuşturmasızlık, beraat, mahkûmiyet veya hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararları ile farklı zamanlarda neticelenmiş aşamalar bulunması durumunda -bu aşamaların tek bir olay için farklı kişilerin sorumluluklarına yönelik olduğu gözetildiğinde- soruşturmaların bir bütün olarak değerlendirilmesi gerekebileceğinden (S.D. [1. B.], B. No: 2013/3017, 16/12/2015, § 69) hareket eden Anayasa Mahkemesi, aynı olaya ilişkin sorumluluğu bulunduğu iddia edilen, birden fazla kişi hakkında yürütülen adli süreçlerin bir kısmı devam ederken bazı şüpheli/sanık bakımından sürecin sona ermesi üzerine yapılan bireysel başvurularda somut olayın ve tüm adli sürecin bir bütün olarak değerlendirilmesi gerektiği gerekçesiyle başvuru yollarının tüketilmediği sonucuna ulaşmıştır (Bülent Kurt [1. B.], B. No: 2013/7408, 20/1/2016, § 40; Bilal Turan ve diğerleri (3) [1. B.], B. No: 2013/7418, 31/3/2016, § 72; Gülcan Keleş ve diğerleri [1. B.], B. No: 2014/797, 22/3/2017, §§ 30, 31).

19. Somut olayda İnfaz Kurumunda tutulan başvurucu, odasında bulunduğu bir sırada havalandırma bahçesindeki başka bir hükümlü tarafından yaralanmıştır. Başvurucu, bu olaya ilişkin şikâyetini Başsavcılıkta dile getirirken infaz koruma memurlarının olayın faili Y.B.yi azmettirmiş olabileceğini iddia ederek olayın araştırılmasını talep etmiştir. Başsavcılığın infaz koruma memurları hakkında ek kovuşturmaya yer olmadığı kararı vermesi üzerine başvurucu, bireysel başvuruda bulunmuştur. Öte yandan Başsavcılığın yürüttüğü soruşturmanın başka bir parçası olan ve yaralama eylemini gerçekleştiren failin yargılandığı ceza davasının 6/12/2021 tarihinde kesinleştiği görülmüştür. Bu durumda başvuru yollarının tüketilip tüketilmediğine ilişkin bir inceleme yapılmasının gerekli olmadığı değerlendirilmiştir.

20. Hem soruşturma aşamasındaki hem de bireysel başvuru formundaki beyanlarına bakıldığında başvurucunun infaz koruma memurları hakkındaki iddiayı ileri sürmesinin başlıca nedeninin önceki gece infaz koruma memurlarının Y.B.nin odasına giderek "Annenin sana selamı var." demeleridir. Başvurucu, dinlenen tanıkların ifadelerinde de bunu dile getirdiklerini fakat Başsavcılık ve Hâkimliğin bu beyanları gözardı ettiklerini iddia etmiştir. Bununla birlikte başvurucu, hiçbir beyanında infaz koruma memurlarının neden Y.B.yi azmettirmiş olabileceklerini açıklamamış veya infaz koruma memurları ile arasındaki bir husumetten söz etmemiştir.

21. Başvurucunun tanıklarının aksine infaz koruma memurları Y.B.ye "Annenin sana selamı var." demediklerini, şifreli bir konuşma yapmadıklarını beyan etmiştir. İnfaz koruma memurları, Y.B. ile önceki akşam kapı mazgalından ne konuştuklarını hatırlamadıklarını söylemişseler de -bir an için iddia edildiği gibi bu sözlerin sarf edildiği kabul edilse dahi- bu sözler ile gerçekleştirilen eylem arasında makul bir bağlantı bulunmadığı, dolayısıyla tek başına bu sözün infaz koruma memurlarını yaralama olayının azmettiricisi veya farklı bir iştirakten sorumlu kabul edebilmek için yeterli olmadığı, başkaca unsurlarla bu iddianın desteklenmesi gerektiği anlaşılmıştır.

22. Başsavcılık, yürüttüğü soruşturma kapsamında olaydan önceki akşam Y.B.nin tutulduğu odayı gösteren kamera kayıtlarını, havalandırma bahçesine çıkarılırken bu kişinin üst aramasının yapılmasına ilişkin görüntüleri incelemiştir. Ayrıca yaralama olayının yaşandığı alanda kamera bulunmadığını tespit etmiştir. Olayın faili, olayla ilgili görgü ve bilgiye sahip tanıklar, başvurucuya göre azmettirici olan infaz koruma memurları ve de başvurucu Başsavcılık tarafından bizzat dinlenilmiştir. Alınan beyanlarda infaz koruma memurlarını, gerçekleştirilen eylemden sorumlu tutmayı gerektiren bir anlatım gözükmemektedir. Olayın faili olan Y.B. başvurucuyla arasında geçen konuşma ve tartışma sonrasında bu eylemi gerçekleştirdiğini ifade etmiş, yaralama eylemiyle ilgili yargılama yapan Asliye Ceza Mahkemesi de bu yönde karar vermiştir. Her ne kadar olayın faili Y.B.ye soruşturma aşamasında sorulmamış ise de söz konusu kişi Asliye Ceza Mahkemesinde açıkça kimsenin kendisini azmettirmediğini söylemiştir. Diğer taraftan başvurucu, olayla ilgili kamera görüntülerini soruşturma bittikten sonra dahi olsa hem İnfaz Kurumunda hem de Asliye Ceza Mahkemesinde izleyebilme imkânı bulmuştur. Görüntüler kapsamında başvurucunun bireysel başvuru formunda dile getirdiği hususların azmettirme iddiasını destekleyen somut veriler olmadığı görülmüştür.

23. Sonuç itibarıyla Başsavcılık tarafından yürütülen soruşturmada infaz koruma memurlarının başvurucunun yaralanmasında azmettiren olarak veya farklı tür bir sorumlulukları olduğu yönünde bir delile rastlanılmamış, başvurucunun dayandığı olguların da infaz koruma memurları hakkında şüphe oluşmasına neden olacak yeterlilikte olmadığı anlaşılmıştır.

24. Başvurucuyu yaralayan kişi hakkında soruşturma yapılıp ceza davası açıldığı da dikkate alındığında başvurucunun azmettirme iddiasına ilişkin olarak yürütülen soruşturma kapsamında Başsavcılığın olayı aydınlatma isteğinden ve soruşturmanın etkililiğinden kuşku duyulmasını gerektiren bir neden bulunmadığı sonucuna ulaşılmıştır.

25. Açıklanan gerekçelerle başvurunun açıkça dayanaktan yoksun olması nedeniyle kabul edilemez olduğuna karar verilmesi gerekir.

III. HÜKÜM

Açıklanan gerekçelerle;

A. Adli yardım talebinin KABULÜNE,

B. Başvurunun açıkça dayanaktan yoksun olması nedeniyle KABUL EDİLEMEZ OLDUĞUNA,

C. 12/1/2011 tarihli ve 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 339. maddesinin (2) numaralı fıkrası uyarınca tahsil edilmesi mağduriyetine neden olacağından adli yardım talebi kabul edilen başvurucunun yargılama giderlerini ödemekten TAMAMEN MUAF TUTULMASINA 17/9/2025 tarihinde OYBİRLİĞİYLE karar verildi.

I. KARAR KİMLİK BİLGİLERİ

Kararı Veren Birim İkinci Bölüm
Karar Türü (Başvuru Sonucu) Kabul Edilemezlik vd.
Künye
(Mehmet Öztürk (2) [2. B.], B. No: 2021/20075, 17/9/2025, § …)
   
Başvuru Adı MEHMET ÖZTÜRK (2)
Başvuru No 2021/20075
Başvuru Tarihi 9/3/2021
Karar Tarihi 17/9/2025

II. BAŞVURU KONUSU


Başvuru, ceza infaz kurumunda gerçekleşen yaralama olayının azmettirici olduğu iddia edilen infaz koruma memurları hakkında etkili ceza soruşturması yürütülmemesi nedeniyle kötü muamele yasağının ihlal edildiği iddiasına ilişkindir.

III. İNCELEME SONUÇLARI


Hak Müdahale İddiası Sonuç Giderim
Kötü muamele yasağı Diğer kötü muamele iddiaları Açıkça Dayanaktan Yoksunluk
  • pdf
  • udf
  • word
  • whatsapp
  • yazdir
T.C. Anayasa Mahkemesi