logo
Bireysel Başvuru Kararları Kullanıcı Kılavuzu English

(Hasine Çaça [1. B.], B. No: 2021/21258, 24/6/2025, § …)
Kararlar Bilgi Bankasında yayınlanan karar metni
editöryal düzeltmelere tabi tutulmuş olabilir.
   


 

 

 

 

TÜRKİYE CUMHURİYETİ

ANAYASA MAHKEMESİ

 

 

BİRİNCİ BÖLÜM

 

KARAR

 

HASİNE ÇAÇA BAŞVURUSU

(Başvuru Numarası: 2021/21258)

 

Karar Tarihi: 24/6/2025

 

BİRİNCİ BÖLÜM

 

KARAR

 

 

Başkan

:

Hasan Tahsin GÖKCAN

Üyeler

:

Recai AKYEL

 

 

Selahaddin MENTEŞ

 

 

İrfan FİDAN

 

 

Yılmaz AKÇİL

Raportör

:

Mutlu ALAF

Başvurucu

:

Hasine ÇAÇA

Vekili

:

Av. Ali KAHRAMAN

 

I. BAŞVURUNUN ÖZETİ

1. Başvuru, uyuşmazlığın esasına etkili iddiaların karşılanmaması nedeniyle gerekçeli karar hakkının ihlal edildiği iddiasına ilişkindir.

2. Başvurucunun murisinden kalan uyuşmazlık konusu taşınmazlar, davalı diğer mirasçılara 2007 yılında devredilmiştir. Başvurucu, devir işlemlerinin muvazaalı olduğu iddiasıyla 13/8/2015 tarihinde tapu iptal tescil davası ile ecrimisil davası açmıştır.

3. Kızıltepe 1. Asliye Hukuk Mahkemesinde (Mahkeme) görülen davada 22/5/2018 tarihli kararla davanın reddine karar verilmiştir. Mahkeme gerekçesinde başvurucunun, murisin mirasçılarından mal kaçırmasını gerektiren bir olgunun veya sebebin varlığı ile murisin Türkçe bilmediğini ispata yönelik hiçbir delili dosyaya sunmadığına işaret etmiştir. Ayrıca mahkeme, muris muvazaasının unsurlarından "Gizli Sözleşme" unsurunun bulunduğunun ispatlanamadığı, dava konusu taşınmazların davalılara devrinin satış yolu ile gerçekleşmiş olduğu, iddiasını ispat yükü üzerinde olan başvurucunun davasını ispatlayamadığı değerlendirmesini yapmıştır.

4. Başvurucu istinaf kanun yoluna başvurmuştur. Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesi 1. Hukuk Dairesi (Daire) 26/12/2019 tarihli kararı ile istinaf başvurusunu esastan reddetmiştir. Daire gerekçesinde Yargıtay içtihatlarına atıf yaparak murisin iradesinin mal kaçırma olup olmadığının tespitinin önemli olduğunu vurgulamıştır. Bu noktada ispat yükünün de iddia edilen vakıaya bağlanan hukuki sonuçtan kendi lehine hak çıkaran tarafa ait olduğu tespitini yapmıştır. Gerekçenin devamında başvurucunun iddialarını ispat hususunda mahkemeye kanaat verecek delil bildirmediğine, tanık deliline de dayanmadığına işaret etmiştir. Daire, dava dışı mirasçıların tanık olarak alınan beyanlarında ve mahkemeye ibraz ettikleri dilekçelerinde davalının savunmalarını doğruladıklarını, bu tanıkların, temlikin bedel karşılığında yapıldığını, murisin satış bedelinden başvurucuya hissesini verdiğini, ayrıca başvurucuyu diğer mirasçılardan daha fazla himaye ettiğini belirttiklerini vurgulamıştır. Ayrıca salt satış bedelinin düşüklüğünün tek başına muvazaanın ispatı için yeterli olmadığına işaret etmiştir. Netice olarak başvurucunun iddiasını ispatlayamadığı sonucuna varmıştır. Başvurucu bu karara karşı temyiz kanun yoluna başvurmuştur. Yargıtay 1. Hukuk Dairesi (Yargıtay) 1/3/2021 tarihinde kararı onamıştır.

5. Başvurucu nihai hükmü 13/3/2021 tarihinde öğrendikten sonra 30/3/2021 tarihinde süresinde bireysel başvuruda bulunmuştur. Başvurunun kabul edilebilirlik incelemesinin Bölüm tarafından yapılmasına karar verilmiştir.

II. DEĞERLENDİRME

6. Başvurucu; mahkeme gerekçesinin yetersiz olduğunu, iddialarının gerekçede karşılanmadığını, Yargıtay 1. Hukuk Dairesinin kendi içtihatlarına aykırı karar verdiğini, mahkemenin resen gözönüne alması gereken hususları araştırmadığını, ülke ve yörenin geleneklerinin dikkate alınmadığını, murisin satış sonrası para hareketlerinin incelenmediğini, aynı konuda aynı muris bakımından açılan ve Mardin'de görülen davada lehe karar verildiğini belirterek adil yargılanma hakkının ihlal edildiğini ileri sürmüştür.

7. Anayasa Mahkemesi, olayların başvurucu tarafından yapılan hukuki nitelendirmesi ile bağlı olmayıp olay ve olguların hukuki tavsifini kendisi takdir eder (Tahir Canan [1. B.], B. No: 2012/969, 18/9/2013, § 16). Başvurucunun iddiaları gerekçeli karar hakkı kapsamında değerlendirilmiştir.

8. Anayasa'nın 36. maddesinde güvence altına alınan adil yargılanma hakkı kapsamındaki gerekçeli karar hakkı, kişilerin hakkaniyete uygun bir şekilde yargılanmalarını sağlamayı ve bu amaca uygunluk yönünden yargılamanın denetlenmesini amaçlamaktadır. Mahkeme kararlarının, davanın temel maddi ve hukuki sorunları ile taraflarca ileri sürülen ve davanın sonucunu etkileyen iddia ve itirazlar hakkında delillerle bağ kurulmak suretiyle yeterli gerekçe içermesi zorunludur. Uyuşmazlığın hukuki ve maddi sorunlarıyla ilgisiz değerlendirmelere kararda yer verilmesi de gerekçeli karar hakkıyla bağdaşmamaktadır. Karar gerekçesinin belirtilen unsurları taşıması, yargılamanın adil yargılanma hakkı güvencelerine uygun şekilde yürütülüp yürütülmediğinin taraflarca öğrenilmesini sağladığı gibi ayrıca demokratik bir toplumda kendi adlarına verilen yargı kararlarının sebeplerini toplumun öğrenmesinin sağlanması için de gereklidir (bazı eklemeler ve farklılıklarla birlikte bkz. Sencer Başat ve diğerleri [GK], B. No: 2013/7800, 18/6/2014, §§ 31, 34).

9. Diğer taraftan kanun yolu incelemesi yapan merciin, yargılamayı yapan mahkemeyle aynı sonuca ulaşması ve bunu aynı gerekçeyi kullanarak veya aynı atıfla kararına yansıtması, kararın gerekçelendirilmiş olması bakımından yeterli görülebilir. Bununla birlikte ilk derece mahkemesince karşılanmayan veya ancak ilk defa kanun yolu merciine ileri sürülebilecek nitelikteki esaslı iddia ve itirazların kanun yolu merciince de değerlendirilmemesi gerekçeli karar hakkının ihlaline yol açabilir (bazı eklemeler ve farklılıklarla birlikte bkz. Mehmet Yavuz [1.B.], B. No: 2013/2995, 20/2/2014, § 51).

10. Somut olayda başvurucunun murisinden kalan dava konusu taşınmazlar, davalı diğer mirasçılara 2007 yılında devredilmiştir. Başvurucu; devir işlemlerinin muvazaalı olduğunu, taraflar arasında bir para alışverişinin olmadığını, esasa etkili iddialarının değerlendirilmediğini ileri sürmektedir.

11. Dava dilekçesi incelendiğinde başvurucunun muris ile diğer davalı mirasçılar arasında gerçek bir satışın olmadığını, taraflar arasında para işleminin gerçekleşmediğini, murisin Türkçe de bilmediğini, malların kabul edilebilir bir şekilde taksim edilmediğini ileri sürdüğü görülmüştür.

12. Mahkeme gerekçesinde başvurucunun murisin mirasçılarından mal kaçırmasını gerektiren bir olgunun veya sebebin varlığı ile murisin Türkçe bilmediğini ispata yönelik hiçbir delili dosyaya sunmadığına dayanmıştır.

13. Daire gerekçesinde ise başvurucunun iddialarını ispata yönelik delil sunmadığını, tanık deliline dayanmadığını, tanık olarak dinlenen dava dışı mirasçıların davalı beyanlarını doğruladığını ve bu beyanlara itibar edilmesi gerektiğini, salt satış bedelinin düşüklüğünün tek başına muvazaanın ispatı için yeterli olmadığını vurgulamıştır.

14. Mahkeme ve Daire dosya kapsamındaki delillerin başvurucunun iddiasını ispatlar nitelikte olmadığına kanaat getirmiştir. Mahkemenin ve Dairenin davanın reddi kararına ne şekilde ulaştığını -dinlenen tanık ve taraf beyanları, keşif ve bilirkişi incelemesi yaptırılması ile dosyadaki bilgi ve belgeler çerçevesinde değerlendirme yapmak suretiyle- esaslı iddiaları karşılayacak ölçüde, objektif, kabul edilebilir nedenlerle açıkladığı anlaşılmaktadır. Daire kararında, tarafların davanın sonucuna etkili olabilecek tüm iddia ve savunmalarının tartışılmak suretiyle hükme ulaşılması için yeterli gerekçe bulunduğu görülmektedir.

15. Dolayısıyla yargılama makamlarının kararlarında makul yeterli gerekçe bulunduğu , esasa etkili iddiaların karşılandığı gerekçeli karar hakkına yönelik bir ihlalin bulunmadığının açık olduğu sonucuna ulaşılmıştır.

16. Açıklanan gerekçelerle başvurunun açıkça dayanaktan yoksun olması nedeniyle kabul edilemez olduğuna karar verilmesi gerekir.

III. HÜKÜM

Açıklanan gerekçelerle;

A. Gerekçeli karar hakkının ihlal edildiğine ilişkin iddianın açıkça dayanaktan yoksun olması nedeniyle KABUL EDİLEMEZ OLDUĞUNA,

B. Yargılama giderlerinin başvurucu üzerinde BIRAKILMASINA 24/6/2025 tarihinde OYBİRLİĞİYLE karar verildi.

I. KARAR KİMLİK BİLGİLERİ

Kararı Veren Birim Birinci Bölüm
Karar Türü (Başvuru Sonucu) Kabul Edilemezlik vd.
Künye
(Hasine Çaça [1. B.], B. No: 2021/21258, 24/6/2025, § …)
   
Başvuru Adı HASİNE ÇAÇA
Başvuru No 2021/21258
Başvuru Tarihi 30/3/2021
Karar Tarihi 24/6/2025

II. BAŞVURU KONUSU


Başvuru, uyuşmazlığın esasına etkili iddiaların karşılanmaması nedeniyle gerekçeli karar hakkının ihlal edildiği iddiasına ilişkindir.

III. İNCELEME SONUÇLARI


Hak Müdahale İddiası Sonuç Giderim
Adil yargılanma hakkı (Medeni Hak ve Yükümlülükler) Gerekçeli karar hakkı (hukuk) Açıkça Dayanaktan Yoksunluk
  • pdf
  • udf
  • word
  • whatsapp
  • yazdir
T.C. Anayasa Mahkemesi