TÜRKİYE CUMHURİYETİ
ANAYASA MAHKEMESİ
İKİNCİ BÖLÜM
KARAR
ASİYE UY VE DİĞERLERİ BAŞVURUSU
(Başvuru Numarası: 2021/63662)
Karar Tarihi: 15/4/2025
Başkan
:
Basri BAĞCI
Üyeler
Yıldız SEFERİNOĞLU
Kenan YAŞAR
Ömer ÇINAR
Metin KIRATLI
Raportör
Olcay ÖZCAN
Başvurucular
1. Asiye UY
2. Fahrettin ŞENER
3. Faik ŞENER
4. Hatice ŞENER
5. Mediha ÇEVİK
6. Şükran KAYA
Vekili
Av. Kadir ÇALIŞKAN
I. BAŞVURUNUN ÖZETİ
1. Başvuru; adlarına tapuya kayıtlı taşınmazın tapu kaydının iptali ile Hazine adına tescil edilmesinden dolayı uğranılan zararın tazmin edilmesi talebiyle açılan davada, bedelin düşük belirlenmesi nedeniyle mülkiyet hakkının ve yargılamanın uzun sürmesi nedeniyle de makul sürede yargılanma hakkının ihlal edildiği iddialarına ilişkindir.
2. Başvurucular 5/1/2015 tarihinde Maliye Bakanlığı (Hazine) aleyhine açtıkları davada, Yalova'nın Çınarcık ilçesinde bulunan taşınmazın tapulu yerlerden olmasına rağmen orman olduğu gerekçesiyle açılan dava sonucunda tapusunun iptal edildiğini belirterek 22/11/2001 tarihli ve 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 1007. maddesi uyarınca taşınmazın belirlenecek değerinin tapu kaydının iptal tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte tahsilini talep etmiştir.
3. Yalova 1. Asliye Hukuk Mahkemesi (Asliye Hukuk Mahkemesi) 17/2/2016 tarihinde davanın kabulüne, 712.721,65 TL'nin taşınmazın tapu kaydının iptaline ilişkin kararın kesinleşme tarihi olan 22/1/2008 tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalı Hazineden tahsiline karar vermiştir. Yapılan temyiz başvurusunu inceleyen Yargıtay 20. Hukuk Dairesi 1/3/2018 tarihinde hesaplama yöntemi yönünden kararı bozmuştur.
4. Bozmaya uyan Asliye Hukuk Mahkemesi 23/5/2019 tarihinde davanın kabulüne, 712.721,65 TL tazminatın tapu iptali ve tescil kararının kesinleşme tarihi olan 22/1/2008 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte Hazineden tahsili ile başvuruculara hisseleri oranında ödenmesine karar vermiştir. Bu karara karşı başvurucular ve Hazine tarafından temyiz talebinde bulunulmuştur. Yargıtay 5. Hukuk Dairesi (5. Hukuk Dairesi) 7/4/2021 tarihinde kararı onamıştır. Onama kararı başvurucular vekiline 9/5/2021 tarihinde tebliğ edilmiştir.
5. Onama kararı sonrasında davalı Hazine karar düzeltme yoluna başvurmuştur. 5. Hukuk Dairesi 23/11/2021 tarihinde karar düzeltme talebini reddetmiştir. Bu karar başvuruculara tebliğ edilmemiş, başvurucular vekilinin Ulusal Yargı Ağı Bilişim Sistemi üzerinden kararı 15/12/2021 tarihinde okuduğu anlaşılmıştır.
6. Başvurucular, 24/12/2021 tarihinde bireysel başvuruda bulunmuştur.
7. Başvurunun kabul edilebilirlik incelemesinin Bölüm tarafından yapılmasına karar verilmiştir.
II. DEĞERLENDİRME
A. Makul Sürede Yargılanma Hakkının İhlal Edildiğine İlişkin İddia
8. Başvurucular, yargılamanın uzun sürmesi nedeniyle makul sürede yargılanma hakkının ihlal edildiğinden yakınmıştır.
9. Anayasa Mahkemesi, olay ve olguları somut başvuru ile benzer nitelikte olan Veysi Ado ([GK], B. No: 2022/100837, 27/4/2023) kararında uygulanacak anayasal ilkeleri belirlemiştir. Bu çerçevede Anayasa Mahkemesi 9/1/2013 tarihli ve 6384 sayılı Avrupa İnsan Hakları Mahkemesine Yapılmış Bazı Başvuruların Tazminat Ödenmek Suretiyle Çözümüne Dair Kanun'un geçici 2. maddesinde 28/3/2023 tarihli ve 7445 sayılı Kanun'un 40. maddesi ile yapılan değişikliğe göre 9/3/2023 tarihi (bu tarih dâhil) itibarıyla derdest olan, yargılamaların makul sürede sonuçlandırılmadığı iddialarıyla yapılan başvurulara ilişkin olarak Tazminat Komisyonuna başvuru yolu tüketilmeden yapılan başvurunun incelenmesinin bireysel başvurunun ikincil niteliği ile bağdaşmayacağı neticesine varmıştır. Somut başvuruda da anılan kararda açıklanan ilkelerden ve ulaşılan sonuçtan ayrılmayı gerektiren bir durum bulunmamaktadır.
10. Açıklanan gerekçelerle başvurunun bu kısmının başvuru yollarının tüketilmemesi nedeniyle kabul edilemez olduğuna karar verilmesi gerekir.
B. Mülkiyet Hakkının İhlal Edildiğine İlişkin İddia
11. Başvurucular; taşınmazın tapusu iptal edilmemiş olsaydı elde edecekleri ekonomik menfaatin dikkate alınmadığını, gerçek zararları tespit edilmeksizin karar verildiğini, tazminatın 712.721,65 TL olarak hesap edilmesi sonucunda hak kaybı olmaması için bu bedel üzerinden ıslah yapıldığını, oysa daha sonra alınan bilirkişi raporunda taşınmazın değerinin 913.560 TL hesap edildiğini belirterek adil yargılanma hakkının ve mülkiyet hakkının ihlal edildiğini ileri sürmüştür.
12. Başvuru, mülkiyet hakkı kapsamında incelenmiştir.
13. Anayasa Mahkemesi, Fikret Güney ([2. B.], B. No: 2013/1936, 18/9/2013); Taner Kurban ([2. B.], B. No: 2013/1582, 7/11/2013); Kudret Hatipoğlu ve Selma Hatipoğlu ([2. B.], B. No: 2013/1428, 8/9/2014) ile Abdulkadir Önen ([2. B.], B. No: 2014/16212, 28/9/2016) başvurularında bireysel başvuruda bulunmak için hükmün kesinleşmesi şartının başvuru yollarının tüketilmesi anlamında değerlendirilmesi gerektiğini belirtmiştir. Ancak başvurucuların etkili yol olarak görmedikleri karar düzeltme yoluna başvurmamaları durumunda temyiz onama kararıyla başvuru yollarını tükettiklerini ve dolayısıyla onama kararını öğrenmelerinden itibaren otuz gün içinde bireysel başvuruda bulunmaları gerektiğini ifade etmiştir.
14. Somut olayda başvurucuların 5. Hukuk Dairesinin onama kararı üzerine karar düzeltme talebinde bulunmadığı, davalı Hazine tarafından yapılan karar düzeltme başvurusunun reddi üzerine bireysel başvuruda bulunduğu anlaşılmıştır. Yukarıda yer verilen kararlar dikkate alındığında karar düzeltme yolunun etkili olmadığını düşünen başvurucuların onama kararının kendilerine tebliğ edildiği 9/5/2021 tarihinden itibaren 30 gün içinde bireysel başvuruda bulunması gerekirken karar düzeltme ret kararını öğrenmeleri üzerine 24/12/2021 tarihinde yaptıkları bireysel başvuru süresinde değildir.
15. Açıklanan gerekçelerle başvurunun bu kısmının süre aşımı nedeniyle kabul edilemez olduğuna karar verilmesi gerekir.
III. HÜKÜM
Açıklanan gerekçelerle;
A. 1. Makul sürede yargılanma hakkının ihlal edildiğine ilişkin iddianın başvuru yollarının tüketilmemesi nedeniyle KABUL EDİLEMEZ OLDUĞUNA,
2. Mülkiyet hakkının ihlal edildiğine ilişkin iddianın süre aşımı nedeniyle KABUL EDİLEMEZ OLDUĞUNA,
B. Yargılama giderlerinin başvurucular üzerinde BIRAKILMASINA 15/4/2025 tarihinde OYBİRLİĞİYLE karar verildi.