logo
Bireysel Başvuru Kararları Kullanıcı Kılavuzu English

(Turgut Arslan [1.B.], B. No: 2021/945, 6/6/2024, § …)
Kararlar Bilgi Bankasında yayınlanan karar metni
editöryal düzeltmelere tabi tutulmuş olabilir.
   


 

 

 

 

TÜRKİYE CUMHURİYETİ

ANAYASA MAHKEMESİ

 

 

BİRİNCİ BÖLÜM

 

KARAR

 

TURGUT ARSLAN BAŞVURUSU

(Başvuru Numarası: 2021/945)

 

Karar Tarihi: 6/6/2024

 

BİRİNCİ BÖLÜM

 

KARAR

 

 

Başkan

:

Hasan Tahsin GÖKCAN

Üyeler

:

Recai AKYEL

 

 

Yusuf Şevki HAKYEMEZ

 

 

Selahaddin MENTEŞ

 

 

Yılmaz AKÇİL

Raportör

:

Mustafa ŞENOCAK

Başvurucu

:

Turgut ARSLAN

 

I. BAŞVURUNUN ÖZETİ

1. Başvuru, kararın sonucunu değiştirebilecek nitelikteki esaslı iddiaların karşılanmaması nedeniyle gerekçeli karar hakkının ihlal edildiği iddiasına ilişkindir.

2. Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı (Başsavcılık) başvurucu hakkında Fetullahçı Terör Örgütü/Paralel Devlet Yapılanması (FETÖ/PDY) üyesi olduğu, resmî belgede sahtecilik ve kamu kurumu aleyhine dolandırıcılık suçlarını işlediği şüphesiyle soruşturma başlatmıştır.

3. Silahlı terör örgütüne üye olma, resmî belgede sahtecilik ve kamu kurumu aleyhine dolandırıcılık suçlarını işlediği iddiasıyla Başsavcılıkça hazırlanan iddianamenin Ankara 25. Ağır Ceza Mahkemesince (Mahkeme) kabul edilmesiyle başvurucu hakkında kamu davası açılmıştır. Mahkemenin 8/7/2019 tarihli kararıyla başvurucunun silahlı terör örgütüne üye olma ve resmî belgede sahtecilik suçlarından beraatine, kamu kurumu aleyhine dolandırıcılık suçundan 2 yıl 1 ay hapis ve 6.240 TL adli para cezası ile cezalandırılmasına karar verilmiştir. Kamu kurumu aleyhine dolandırıcılık suçu yönünden gerekçeli kararın ilgili kısmı şöyledir:

"[Sanık] ...26/03/2011 tarihinde İçişleri Bakanlığı Emniyet Genel Müdürlüğü Komiser Yardımcılığı yazılı yarışma sınavına girerek sınavda sorulan 100 sorudan 89'unu doğru cevaplayıp, 100 puan üzerinden 89 puan alarak sınavı asil olarak kazanmış, akabinde katıldığı kursu tamamlayarak komiser yardımcısı olarak ataması yapılıp göreve başlamıştır. Sanığın cevap anahtarı, önceki girmiş olduğu sınavlar, Copydetect program verileri, iptal edilen ve hatalı olan sorulara doğru cevap verme oranı üzerinde yapılan bilirkişi incelemesi sonucu düzenlenen 09/02/2017 tarihli bilirkişi raporunda; şüpheli için değerlendirilen 6 ölçütten 5'ine yakalanarak soruları sınavdan önce elde edip kullandığına dair [ç]ok [k]uvvetli [ş]üpheli olduğu tespit edilmiştir.

BTK tarafından gönderilen HTS kayıtlarının incelenmesi sonucunda; sanığın kullandığı[]505 [...] 29 numaralı telefon hattı ile sınava giren diğer sanıklarla sınav öncesi ve sonrasında irtibatlı olduğu tespit edilmiştir.

Sanığın sebebiyet verdiği kamu zararının tespiti için yaptırılan bilirkişi raporunda, Sanık Turgut ARSLAN’ın 2011 Yılı Komiser Yardımcılığı Sınavı sonucunda Komiser Yardımcılığı unvanına naklen atanması nedeniyle, 212.175,38-TL maaş ve 1.099,12-TL Komiser Yardımcılığı Eğitim masrafı olmak üzere, toplam 213.274,50-TL gider yapıldığı, söz konusu dönemde sanığın yaptığı hizmete karşılık olarak alacağı Polis Memuru maaşı olan 208.046,13-TL mahsup edildiğinde, kalan 5.228,37-TL tutarın kamu zararı olarak kabul edilmesi gerektiği belirtilmiştir. Sanık tespit edilen ve sebebiyet verdiği kamu zararını kovuşturma aşamasında ödemiştir.

...

Soruşturma aşamasında alınmış bulunan ve hükme esas kabul edilen bilirkişi raporlarında sanığın 2011 yılında yapılan polislikten komiser yardımcılığına geçiş sınavından önce soruları örgütün mahrem imamları aracılığıyla elde edip kullandığına dair çok kuvvetli şüpheli olduğunun tespit edildiği ve ayrıca sanığın etkin pişmanlıktan yararlanma talebini içerir beyanlarında bu hususu doğrulayıp kabul ettiği, bu şekilde sanığın 2011 yılı komiser yardımcılığı sınav sorularını önceden alıp temin ettiği ve önceden elde ettiği bilgiler doğrultusunda sınav sorularını cevapladığı anlaşılmıştır. Buna göre; Sınav sorularını önceden elde etmesini sağlayacak bir hile ile soruları elde ederek ve doğru cevapları belli şekilde görmek, bu uygulamayı kabul etmek bu hileden yararlanmak ve sonuçta da polis memurluğundan komiser yardımcılığına yükselerek menfaat elde etmek suretiyle TCK'nun 158/1-e-son maddesinde tanımlı Kamu kurum ve kuruluşları aleyhine nitelikli dolandırıcılık suçunu işlediği..."

4. Başvurucu, istinaf dilekçesinde diğerlerinin yanı sıra cezanın azaltılmasına veya bireyselleştirilmesine ilişkin olarak yargılama aşamasında yazılı ve sözlü olarak ileri sürdüğü esaslı taleplerin karşılanmadığını belirtmiştir. Hüküm, kanun yolu denetiminden geçerek 25/11/2020 tarihinde kesinleşmiştir.

5. Başvurucu, nihai hükmü 26/11/2020 tarihinde öğrendikten sonra 25/12/2020 tarihinde bireysel başvuruda bulunmuştur.

6. Komisyon, hakkaniyete uygun yargılanma hakkıyla bağlantılı olarak gerekçeli karar hakkı dışındaki şikâyetlerin kabul edilemez olduğuna, anılan hakka ilişkin şikâyetlerin kabul edilebilirlik incelemesinin Bölüm tarafından yapılmasına karar vermiştir.

II. DEĞERLENDİRME

7. Başvurucu; savunmasında ileri sürdüğü iddialara neden itibar edilmediğinin gerekçeli kararda gösterilmediğini, davanın sonucuna etki edecek iddialarının karşılanmadığını belirterek gerekçeli karar hakkının ihlal edildiğini ileri sürmüştür.

8. Adalet Bakanlığı (Bakanlık) görüşünde; yargılama sürecindeki usule ilişkin işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, hükme esas alınan tüm delillerin hukuka uygun olarak elde edildiğinin belirlendiği, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların kanun yolu denetimini sağlayacak biçimde eksiksiz olarak sergilenip özü değiştirilmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı, eylemlerin doğru olarak nitelendirildiği, kanunda öngörülen suç tipine uyduğu, yaptırımların kanuni bağlamda şahsileştirilmek suretiyle uygulandığı değerlendirilmiştir.

9. Başvurucu, Bakanlık görüşüne ilişkin beyanında genel olarak bireysel başvuru formundaki iddialarını yinelemiştir.

10. Başvurucunun iddiaları adil yargılanma hakkı kapsamındaki gerekçeli karar hakkı yönünden incelenmiştir.

11. Anayasa'nın 36. maddesinin birinci fıkrasında herkesin adil yargılanma hakkına sahip olduğu belirtilmiş ancak gerekçeli karar hakkından açıkça söz edilmemiştir. Bununla birlikte Anayasa'nın 36. maddesine "...ile adil yargılanma" ibaresinin eklenmesine ilişkin gerekçede, Türkiye'nin taraf olduğu uluslararası sözleşmelerce de güvence altına alınan adil yargılama hakkının madde metnine dâhil edildiği vurgulanmıştır. Nitekim Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi'nin 6. maddesinin (1) numaralı fıkrasındaki hakkaniyete uygun yargılanma hakkının kapsamına gerekçeli karar hakkının da dâhil olduğu Avrupa İnsan Hakları Mahkemesinin birçok kararında vurgulanmıştır. Dolayısıyla Anayasa’nın 36. maddesinde düzenlenen adil yargılanma hakkının gerekçeli karar hakkı güvencesini de kapsadığının kabul edilmesi gerekir (Abdullah Topçu, B. No: 2014/8868, 19/4/2017, § 75).

12. Anayasa'nın 141. maddesinin üçüncü fıkrasında da “Bütün mahkemelerin her türlü kararları gerekçeli olarak yazılır.” denilerek mahkemelere kararlarını gerekçeli yazma yükümlülüğü yüklenmiştir. Anayasa’nın bütünlüğü ilkesi gereği anılan Anayasa kuralı da gerekçeli karar hakkının değerlendirilmesinde gözönünde bulundurulmalıdır (Abdullah Topçu, § 76).

13. Gerekçeli karar hakkı, yargılamada ileri sürülen tüm iddialara ayrıntılı şekilde yanıt verilmesi gerektiği şeklinde anlaşılamaz. Bu nedenle gerekçe gösterme zorunluluğunun kapsamı kararın niteliğine göre değişebilir (Mehmet Yavuz, B. No: 2013/2995, 20/2/2014, § 51). Kanun yolu incelemesi yapan mercinin yargılamayı yapan mahkemeyle aynı sonuca ulaşması, bunu aynı gerekçeyi kullanarak veya atıfla kararına yansıtması kararın gerekçelendirilmiş olması bakımından yeterlidir (Yasemin Ekşi, B. No: 2013/5486, 4/12/2013, § 57).

14. Somut olayda yapılan değerlendirme sonunda tarafların başvurunun sonucuna etkili olabilecek tüm iddia ve savunmaları tartışılarak verilen kararda hükme ulaşılması için yeterli gerekçe bulunduğu görülmüştür (bkz. § 3). Gerekçeli kararda; dosya kapsamındaki sanığın etkin pişmanlık kapsamında vermiş olduğu savunması, bilirkişi raporu, HTS kayıtları, elde edilen tüm delillere yönelik savunmalarla birlikte ayrı ayrı özetlenerek ilgisi açısından tercih edilen görüş ve değerlendirmeler açıklama yapılmak suretiyle belirtilmiştir. Kanun yolu incelemesi sonucunda verilen kararda değerlendirme konusu hüküm ve gerekçenin uygun bulunduğu dikkate alındığında gerekçeli karar hakkına yönelik bir ihlalin olmadığının açık olduğu anlaşılmıştır.

15. Açıklanan gerekçelerle başvurunun açıkça dayanaktan yoksun olması nedeniyle kabul edilemez olduğuna karar verilmesi gerekir.

III. HÜKÜM

Açıklanan gerekçelerle;

A. Gerekçeli karar hakkının ihlal edildiğine ilişkin iddianın açıkça dayanaktan yoksun olması nedeniyle KABUL EDİLEMEZ OLDUĞUNA,

B. Yargılama giderlerinin başvurucu üzerinde BIRAKILMASINA 6/6/2024 tarihinde OYBİRLİĞİYLE karar verildi.

I. KARAR KİMLİK BİLGİLERİ

Kararı Veren Birim Birinci Bölüm
Karar Türü (Başvuru Sonucu) Kabul Edilemezlik vd.
Künye
(Turgut Arslan [1.B.], B. No: 2021/945, 6/6/2024, § …)
   
Başvuru Adı TURGUT ARSLAN
Başvuru No 2021/945
Başvuru Tarihi 25/12/2020
Karar Tarihi 6/6/2024

II. BAŞVURU KONUSU


Başvuru, kararın sonucunu değiştirebilecek nitelikteki esaslı iddiaların karşılanmaması nedeniyle gerekçeli karar hakkının ihlal edildiği iddiasına ilişkindir.

III. İNCELEME SONUÇLARI


Hak Müdahale İddiası Sonuç Giderim
Adil yargılanma hakkı (Suç İsnadı) Gerekçeli karar hakkı (ceza) Açıkça Dayanaktan Yoksunluk
  • pdf
  • udf
  • word
  • whatsapp
  • yazdir
T.C. Anayasa Mahkemesi