logo
Bireysel Başvuru Kararları Kullanıcı Kılavuzu English

(Abdül Habib Osmani [1.B.], B. No: 2022/71895, 21/1/2025, § …)
Kararlar Bilgi Bankasında yayınlanan karar metni
editöryal düzeltmelere tabi tutulmuş olabilir.
   


 

 

 

 

TÜRKİYE CUMHURİYETİ

ANAYASA MAHKEMESİ

 

 

BİRİNCİ BÖLÜM

 

KARAR

 

ABDÜL HABİB OSMANİ BAŞVURUSU

(Başvuru Numarası: 2022/71895)

 

Karar Tarihi: 21/1/2025

 

BİRİNCİ BÖLÜM

 

KARAR

 

 

Başkan

:

Hasan Tahsin GÖKCAN

Üyeler

:

Recai AKYEL

 

 

Selahaddin MENTEŞ

 

 

Muhterem İNCE

 

 

Yılmaz AKÇİL

Raportör

:

Yüksel GÜNARSLAN

Başvurucu

:

Abdül Habib OSMANİ

Vekili

:

Av. Baturay ULU

 

I. BAŞVURUNUN ÖZETİ

1. Başvuru, idari gözetim altında tutmanın hukuki olmaması ve tutmaya karşı etkili bir başvuru imkânı sağlanmaması nedeniyle kişi hürriyeti ve güvenliği hakkının ihlal edildiği iddiasına ilişkindir.

2. Afgan vatandaşı olan başvurucu İstanbul Valiliği İl Göç İdaresi Sultanbeyli Koordinasyon Bürosuna ikamet izni başvurusu yapmak için gittiğinde başvurucunun farklı isimle birden fazla kaydının bulunduğu tespit edilerek kolluk görevlilerine ihbarda bulunulmuştur.

3. İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı, başvurucu hakkında resmî belgenin düzenlenmesinde yalan beyan suçundan soruşturma başlatmıştır.

4. İstanbul Valiliği İl Göç İdaresi Müdürlüğü (Göç İdaresi); kamu düzeni açısından tehdit oluşturduğu, kaçma ve kaybolma riskinin bulunduğu, Türkiye'ye giriş ve çıkış kurallarını ihlal ettiği gerekçeleriyle 4/4/2013 tarihli ve 6458 sayılı Yabancılar ve Uluslararası Koruma Kanunu'nun 54. maddesinin (1) numaralı fıkrasının (d) ve (h) bentleri uyarınca başvurucunun sınır dışı edilmesine ve aynı Kanun'un 57. maddesi gereğince 6 ay süreyle idari gözetim altına alınmasına 28/6/2022 tarihinde karar vermiştir. Söz konusu kararda başvurucunun adı ve soyadı "ABDUL HABIB OSMANI" olarak belirtilmiştir.

5. Başvurucu, anılan idari gözetim kararına İstanbul 2. Sulh Ceza Hâkimliği (Hâkimlik) nezdinde 6/7/2022 tarihinde itirazda bulunmuştur. Başvurucu, itiraz dilekçesinin ekinde -diğerlerinin yanı sıra- 28/6/2022 tarihli ve 11844815.101.18.03.9 sayılı idari gözetim kararını da ibraz etmiştir.

6. Hâkimlik 7/7/2022 tarihinde Göç İdaresine müzekkere yazarak başvurucu hakkındaki kayıt ve belgelerin gönderilmesini istemiştir. Göç İdaresi tarafından gönderilen cevabi yazıda başvurucu vekilinin yeterli bilgi ve belge sunmaması nedeniyle sağlıklı bir araştırma yapılamadığı ancak tesis edilen sınır dışı ve idari gözetim kararının tarih ve sayısının bildirilmesi hâlinde daha detaylı bir sorgulama yapılabileceği belirtilerek itiraz dilekçesindeki eksikliklerden dolayı başvurunun incelenmeksizin reddine karar verilmesi talep edilmiştir. Cevabi yazı ekinde başvurucuya ilişkin sorgulamanın "ABDÜL HABİB OSMANİ" bilgileri girilerek yapıldığına ve herhangi bir sonuca ulaşılamadığına dair bir ekran çıktısına yer verilmiştir.

7. Hâkimlik 22/7/2022 tarihinde geri gönderme merkezinde başvurucu hakkında herhangi bir kayda rastlanmadığı gerekçesiyle itiraz hakkında karar verilmesine yer olmadığına kesin olarak karar vermiştir.

8. Başvurucu, söz konusu kararı 22/7/2022 tarihinde öğrendikten sonra 26/7/2022 tarihinde bireysel başvuruda bulunmuştur.

9. Başvurucu 6458 sayılı Kanun'un 57/A maddesi gereğince idari gözetime alternatif yükümlülükler yüklenmek suretiyle 22/8/2022 tarihinde serbest bırakılmıştır.

10. Komisyonca adli yardım talebinin kabulüne, başvurunun kabul edilebilirlik ve esas incelemesinin Bölüm tarafından yapılmasına karar verilmiştir.

II. DEĞERLENDİRME

11. Başvurucu; idari gözetim altında tutulmasının hukuka aykırı olduğunu, itiraz dilekçesi ekinde idari gözetim kararını sunmasına rağmen Göç İdaresinin yanıltıcı cevabı dikkate alınarak karar verildiğini, idari gözetim kararının hukuka aykırılığı kapsamında ileri sürdüğü iddialara ilişkin değerlendirme yapılmadığını ve bu karara karşı etkin bir itiraz mekanizmasından yararlandırılmadığını beyan ederek kişi hürriyeti ve güvenliği hakkının ihlal edildiğini ileri sürmüştür. Başvurucu ayrıca kendi iddialarıyla ilgili herhangi bir değerlendirme yapılmadığı hâlde idarenin savunmasına istinaden karar verilmesi ve mevzuata göre beş günde sonuçlandırılması gereken incelemenin 16 günde bitirilmesi nedeniyle adil yargılanma hakkının ihlal edildiğini ileri sürmüştür.

12. Adalet Bakanlığının (Bakanlık) başvuruya ilişkin görüşünde; yapılacak incelemede Anayasa ve mevzuat hükümleri doğrultusunda somut olayın kendine özgü koşullarının gözönüne alınması gerektiği belirtilmiştir. Başvurucu, Bakanlığın görüşüne karşı beyanda bulunmamıştır.

13. Başvuru, Anayasa'nın 19. maddesinin sekizinci fıkrasında güvence altına alınan kişi hürriyeti ve güvenliği hakkı kapsamında incelenmiştir.

14. 6458 sayılı Kanun'un 57. maddesinin (6) numaralı fıkrasına göre idari gözetim kararına karşı sulh ceza hâkimliklerine itirazda bulunulabilmektedir. Böylece idari gözetim kararının hukuka uygun olup olmadığı hususu sulh ceza hâkimliklerince incelenebilecektir. Kanun koyucu, hukuki niteliği itibarıyla idari bir işlem olduğu hâlde idari gözetim altına alma kararına karşı itiraz mercii olarak sulh ceza hâkimliklerini tayin etmiştir. İdari gözetim altına alma kararının hukuka uygunluğunun idari işlemlere ilişkin genel görevli yargı yeri olan idare mahkemeleri yerine sulh ceza hâkimliklerince yapılması öngörülürken idari gözetim kararının yabancıyı özgürlüğünden yoksun bırakan mahiyetinin dikkate alındığı anlaşılmaktadır. Bu açıdan idare mahkemelerinin idari gözetim kararının hukuka uygunluğunun denetimi konusunda herhangi bir yetkisi bulunmamaktadır (B.T. [GK], B. No: 2014/15769, 30/11/2017, § 70).

15. Buna karşın idari veya adli yargıda açılacak tazminat davasında ilgili yargı yerinin yetkisi idari gözetim kararı nedeniyle herhangi bir zararın doğup doğmadığını ve bir zarar doğmuşsa miktarını tespit etmekten ibaret olup 6458 sayılı Kanun'a göre idari gözetim kararının hukuka uygun olup olmadığını denetleme yetkisi bulunmamaktadır. Zira kanun koyucu idari gözetim kararının hukukiliğini denetleme yetkisini münhasıran sulh ceza hâkimliklerine vermiştir. Bu durumda idari gözetim kararına karşı sulh ceza hâkimliğine itiraz edilmeden ve bu itiraz hakkında sulh ceza hâkimliğince verilecek kararın sonucu beklenmeden işlemden kaynaklanan zararın tazmini için tazminat davası açılamayacağı anlaşılmaktadır (B.T., § 71).

16. Somut olayda Hâkimlik, idari gözetim tedbiri kapsamında özgürlüğünden mahrum bırakılan başvurucunun serbest bırakılma yönündeki talebine ilişkin olarak tutmanın hukuka uygun olup olmadığına dair herhangi bir değerlendirme yapmadan karar verilmesine yer olmadığına karar vermiştir. Başvurucunun bu kapsamdaki şikâyetinin özü hukuka aykırı olduğu ileri sürülen idari gözetim tedbirine karşı etkili başvuru imkânı sunulmadığına ilişkindir. Dolayısıyla incelemeye konu hukuki sorun, bir idari işlem olan idari gözetim kararından değil yargısal nitelikteki hâkimlik kararından kaynaklanmaktadır. Dahası, idari gözetim kararının hukukiliğini denetleme yetkisi münhasıran sulh ceza hâkimliklerine ait olduğundan idari yargı yerlerinin bu hususa ilişkin bir değerlendirme yaparak başvurucunun serbest bırakılmasına karar verme yetkisi de bulunmamaktadır. Bu bakımından başvurucu hakkındaki iddiaya konu idari gözetim tedbirinin sona erdiği tespit edilmiş olsa da somut başvuruda başvuru yollarının tüketilmesine dair kabul edilebilirlik kriteri bakımından bir eksiklik bulunmadığı değerlendirilmiştir.

17. Açıkça dayanaktan yoksun olmadığı ve kabul edilemezliğine karar verilmesini gerektirecek başka bir neden de bulunmadığı anlaşılan başvurunun kabul edilebilir olduğuna karar verilmesi gerekir.

18. Anayasa'nın 19. maddesinin sekizinci fıkrası uyarınca hürriyeti kısıtlanan kişi kısa sürede durumu hakkında karar verilmesini ve bu kısıtlamanın kanuna aykırılığı hâlinde hemen serbest bırakılmasını sağlamak amacıyla yetkili bir yargı merciine başvurma hakkına sahiptir (Mehmet Haberal, B. No: 2012/849, 4/12/2013, § 122). Aynı fıkrada "Her ne sebeple olursa olsun, hürriyeti kısıtlanan kişi" ibaresine yer verildiğinden bu hak Anayasa'nın 19. maddesindeki tüm tutma hâllerinde geçerlidir (M.L., B. No: 2020/15539, 22/11/2022, § 92).

19. Hürriyeti kısıtlanan kişinin şikâyetleriyle ilgili olarak yetkili yargı merciince yapılacak değerlendirmenin adli nitelik taşıması ve özgürlükten mahrum bırakılan kişilerin itirazları bakımından uygun olan teminatları sağlaması gerekmektedir (Firas Aslan ve Hebat Aslan, § 64; B.T., § 105). Söz konusu yargısal denetim, yeri geldiğinde başvuruda bulunan kişinin serbest bırakılmasını temin edebilmelidir. Bu şekilde öngörülen hukuk yolunun sadece teoride değil uygulamada da yeterince sonuç alınabilir bir yol olması gerekir. Aksi hâlde söz konusu hükmün amaçları açısından gerekli olan erişilebilirlik ve etkili olma özelliğinden söz edilemez (K.A. [GK], B. No: 2014/13044, 11/11/2015, § 152; B.T., § 106).

20. Somut olayda başvurucu 28/6/2022 tarihli idari gözetim kararına karşı 6/7/2022 tarihinde itirazda bulunmuştur. Hâkimlik, Göç İdaresine müzekkere yazarak başvurucuya ilişkin kayıt ve belgeleri istemiştir. İdare tarafından gönderilen yazı ve ekindeki ekran çıktısından başvurucu hakkındaki araştırmanın "ABDÜL HABİB OSMANİ" ismiyle yapıldığı ve bu arama sonucunda herhangi bir kayda rastlanmadığı anlaşılmaktadır. Anılan cevabi yazıda ayrıca idari gözetim kararının tarih ve sayı bilgilerinin iletilmesi hâlinde daha detaylı bir sorgulama yapılabileceği bildirilmiştir.

21. Hâkimlik, başvurucunun itiraz dilekçesi ekinde ibraz ettiği idari gözetim kararının tarih ve sayısını Göç İdaresine bildirerek daha detaylı bir sorgulama yapılmasını sağlamak yerine başvurucunun geri gönderme merkezlerinde kaydının bulunmadığı gerekçesiyle karar verilmesine yer olmadığına karar vermiştir.

22. Anayasa Mahkemesine bireysel başvuruya konu olan bir olayda, Valilikçe hakkında idari gözetim kararı verilmeyen bir başvurucu belli tarihe kadar adli ya da idari bir merciden durumunun gözden geçirilmesini talep edememiştir. İdari gözetim kararı verildikten sonra sulh ceza mahkemesine yapılan itirazın incelenmesi aşamasında başvurucunun tutulmasının temel yasal ön şartı olan sınır dışı etme kararının bulunmaması da tutmanın hukuka aykırı olduğunun değerlendirmesi yapılırken dikkate alınmamıştır. Anayasa Mahkemesine göre bu durum, itiraz kanun yolunun başvurucu açısından bir güvence oluşturacak şekilde gerekli özen içinde yürütüldüğünün söylenebilmesini mümkün kılmamaktadır (B.T., §§ 104-111).

23. Başvurucunun itiraz dilekçesi ekinde idari gözetim kararının bir örneğine yer vermiş olması nedeniyle Göç İdaresinin cevabi yazısında belirtildiğinin aksine başvurucunun eksik bilgi sağladığı ve bu suretle itiraz başvurusu sırasında gerekli özeni göstermediği söylenemez.

24. Somut olayda Hâkimlik, başvurucunun derhâl serbest bırakılma talebine ilişkin itirazının esasını incelememiştir. Göç İdaresinin cevabi yazısında idari gözetim kararına ilişkin bilgilerin gönderilmesi hâlinde daha detaylı bir sorgulama yapılacağına ilişkin açıklama ve başvurucunun itiraz dilekçesi ekinde sunduğu idari gözetim kararı örneği gözönüne alındığında Hâkimliğin somut başvuruya konu incelemeyi gerekli özeni göstermeden yaptığı anlaşılmaktadır. Hâkimlik, başvurucu idari gözetim kararına ilişkin tüm bilgi ve belgeleri ibraz etmesine rağmen Göç İdaresinin harf hatasından kaynaklandığı ilk bakışta anlaşılan eksik sorgulamasına ilişkin ekran çıktısı ve başvurucunun durumu hakkında kesin bir tespit içermeyen cevabi yazısına üstünlük tanıyarak incelemeyi sonlandırmıştır. Dolayısıyla idari bir işlemle hürriyeti kısıtlanan başvurucunun serbest bırakılma talebinin yargısal makamlarca cevaplanmadığı anlaşılmaktadır.

25. Yukarıda açıklandığı üzere 6458 sayılı Kanun'da öngörülen ve başvurucunun hukuki durumunda yaşanan değişikliklere göre bir değerlendirme yapılarak kendisinin salıverilmesi sonucunu doğurabilecek başvuru yollarının somut olayda etkili bir şekilde işlemediği sonucuna ulaşılmıştır.

26. Açıklanan gerekçelerle başvurucunun Anayasa'nın 19. maddesinin sekizinci fıkrasında güvence altına alınan, özgürlüğünden yoksun bırakılmasının hukuka uygunluğunun özünü oluşturan usule ve esasa ilişkin koşullarla ilgili olarak etkili bir yargı merciine başvurma hakkının ihlal edildiğine karar verilmesi gerekir.

III. GİDERİM

27. Başvurucu; ihlalin tespiti, yeniden yargılama yapılması ve 20.000 TL manevi tazminat talebinde bulunmuştur.

28. Başvurucu 22/8/2022 tarihinde serbest bırakıldığından ihlalin ve sonuçlarının ortadan kaldırılması için yeniden yargılama yapılmasında hukuki yarar bulunmamaktadır.

29. Eski hâle getirme kuralı çerçevesinde ihlalin sonuçlarının bütünüyle ortadan kaldırılabilmesi için başvurucuya manevi zararları karşılığında talebiyle bağlı kalınarak net 20.000 TL manevi tazminat ödenmesine karar verilmesi gerekir.

IV. HÜKÜM

Açıklanan gerekçelerle;

A. Kişi hürriyeti ve güvenliği hakkının ihlal edildiğine ilişkin iddianın KABUL EDİLEBİLİR OLDUĞUNA,

B. İdari gözetim kararına karşı etkili bir başvuru imkânı sağlanmaması nedeniyle Anayasa'nın 19. maddesinin sekizinci fıkrasında güvence altına alınan kişi hürriyeti ve güvenliği hakkının İHLAL EDİLDİĞİNE,

C. Başvurucuya net 20.000 TL manevi tazminat ÖDENMESİNE,

D. 30.000 TL vekâlet ücretinden oluşan yargılama giderinin başvurucuya ÖDENMESİNE,

E. Ödemelerin kararın tebliğini takiben başvurucunun Hazine ve Maliye Bakanlığına başvuru tarihinden itibaren dört ay içinde yapılmasına, ödemede gecikme olması hâlinde bu sürenin sona erdiği tarihten ödeme tarihine kadar geçen süre için yasal FAİZ UYGULANMASINA,

F. Kararın bir örneğinin bilgi için İstanbul 2. Sulh Ceza Hâkimliğine (2022/7474 D. İş) GÖNDERİLMESİNE,

G. Kararın bir örneğinin Adalet Bakanlığına GÖNDERİLMESİNE 21/1/2025 tarihinde OYBİRLİĞİYLE karar verildi.

I. KARAR KİMLİK BİLGİLERİ

Kararı Veren Birim Birinci Bölüm
Karar Türü (Başvuru Sonucu) Esas (İhlal)
Künye
(Abdül Habib Osmani [1.B.], B. No: 2022/71895, 21/1/2025, § …)
   
Başvuru Adı ABDÜL HABİB OSMANİ
Başvuru No 2022/71895
Başvuru Tarihi 26/7/2022
Karar Tarihi 21/1/2025

II. BAŞVURU KONUSU


Başvuru, idari gözetim altında tutmanın hukuki olmaması ve tutmaya karşı etkili bir başvuru imkânı sağlanmaması nedeniyle kişi hürriyeti ve güvenliği hakkının ihlal edildiği iddiasına ilişkindir.

III. İNCELEME SONUÇLARI


Hak Müdahale İddiası Sonuç Giderim
Kişi özgürlüğü ve güvenliği hakkı İdari gözetim İhlal Manevi tazminat
  • pdf
  • udf
  • word
  • whatsapp
  • yazdir
T.C. Anayasa Mahkemesi